Süheyl Aygül [email protected] Süheyl Aygül

12 yakıcı kariyer hatası

10 Haziran 2025, 12:38 ---

Kariyer bitimsiz bir oyundur. Sonlu oyunlar kazanmak için sonsuz oyunlar ise oynamak için oynanır. Amaç oyunda kalmak, iyi bir şekilde kalmak, yol boyunca kendine ve çevrene katkı sunmak, yeri geldiğinde yolu değiştirebilmek,  oyun bittiğinde ise yankılanır olmaktır.

Ancak bu oyunu iyi oynamanın ilk şartı; ‘’oyunun kurallarını bilmek’’ dir.

Geçenlerde MT’lik döneminden beri tanıdığım, otuz beş yıllık iş hayatımda gördüğüm analitik zekası en keskin beyaz yakalı profillerden biri olarak takdirle izlediğim eski mentim  seans talep edip çıka geldi.

Parlak zekasıyla kısa sürede Müdür olmuştu. Katkılı ancak görünmeyen bir iş yaptığı için uzun yıllardır terfi alamıyordu. Düştüğü kariyer platosundan kurtulmak için bir çare arıyordu. Kurumda birimine ve diğer birimlere sağladığı katkıları uzun uzun anlattı. İyi bir eğitimi vardı. Analitik, sistematik, metodik, çalışkan, dürüst, son derece güvenilir, yabancı dili iyi,  aidiyeti yüksek biri olmasına rağmen;  karşılığını kariyerinde bir türlü alamamaktan şikâyet ediyordu. Ayrıca çok iyi bir aile babası olup, çocuklarına inanılmaz ilgi gösteriyordu. Evle iş arasında doğru bildiği bir konfor alanı, iş-özel yaşam dengesi inşa etmişti. Kurumun/HR’ın ona kariyer yolculuğunda dokunmayışından yakınıyordu. Kendisi kök-değer ve mevcut kariyer düşüncesi çerçevesinde; kendisinde ve performansında herhangi bir noksanlık da görmüyordu.

Kariyer, yetiştirildiği çevre ve eğitim sistemi tarafından belki de ona şöyle yüklenmişti; ‘’Bir meslek, bir kurum seç, geri kalan çalışma hayatın boyunca sadakatle, liyakat ve aidiyetle girdiğin kuruma hizmet et. Kurumları bir gemi,  başındakini geminin kaptanı ve diğerlerini de yolcu olarak görerek hizmet ver. Gerisi zaten gelir.’’

Ancak, günümüzde yeni dünyanın bir gerçeği olarak beyaz yakalıların çalışma süreleri kurumların faaliyet sürelerini aşmaları nedeniyle artık herkes dalgalı denizlerde kendi gemisinin kaptanı deryası olmak zorunda kaldığı gerçeğini fark edememişti.  Bugün işveren ile çalışan arasındaki geçmiş dönemin psikolojik sözleşmelerinin önemi pek kalmadı. Vefa ve aidiyet artık nostaljik kavramlara dönüştü. Dev bir teknoloji otabanında ilerlerken, yaşanan pandemi, kürselleşme, girişimcilikteki zorunlu patlama, çevik şirketlerin yaygınlaşması ile rekabet stratejilerinde alınan yol ile ofis kuralları ve iş yapış şekilleri komple değişmeye başladığı gerçeğini unutuyordu. On yıl sonra da çalışmaya devam edecekti ancak çalıştığı kurum belki faaliyette olmayacaktı.

Bu arada, kariyer platosu bilmeyenler için söyleyelim. ‘’Kişinin profesyonel yaşamında kendini sıkışmış hissettiği, mevcut rolünde meydan okuma eksikliği algıladığı ve kariyerinde ilerlemek için görünür veya yakın fırsatları fark edemediği bir aşamadır.’’

Plato kişisel olabilir veya organizasyonel olabilir. Veya her ikisi bir arada olabilir. Mentim hem kendi kariyer hatalarından hem de HR biriminin kayıtsızlığından etkileniyordu.  

Aşağıda belirttiğim başlıklar üzerinden kendisinden kaynaklı olabilecek hataları anlatmaya çalıştım. Başlıklar bitince;  ‘’Hepsi bana birebir uyuyor, kesinlikle tam bingo, tombala çeksek bu kadar olmaz çok şaşkınım…’’ gibi söylemlerle yüksek sesle düşünmeye başladı kendi kendine üzüntüyle…

Yazımızın ana başlığı da bu şekilde oluştu. ‘’12 Yakıcı Kariyer Hatası’’ veya bilinse de pek söz edilmeyen ‘’Oyunun Kuralları’’ Her bir başlıktan sonra açılan parantezlerde de kısaca ne yapılması gerektiğini ifade etmeye çalıştım.

1 – Kendi yerinizin doldurulmaz olduğunu sanmak. Bir rolde çok uzun süre kalmak. Çok çalışmanın  yeterli olduğunu düşünmek. Tohumunuza güvenip, toprağı/ormanı, iklimi yok saymak. (Farkındalık içerisinde olun. Görünürlük stratejisi oluşturun. 2-3 yılda bir rol değiştirin. İçeride yan roller alın. Büyümek için alan yaratın. Yaratamıyorsanız yeni alanlar keşfetmek için ormana bakın.)

2 – Hep güvenli sularda oynamak. Hesaplanmış riskler almamak.  (Büyüme ve gelişim konfor alanının dışında yaşar. Kariyer değişiklikleri başarısızlık değildir. Bir kurumdan ayrılmak hayattan ayrılmak hiç değildir.  Beyaz yakalıların dünyasında hak eden değil,  hareket eden kazanır. B planınız olsun hatta C ve D)

3 – Diplomaların bir raf ömrü olduğunu (max 5 yıl) teknik becerilerin (hard-skill) son kullanım tarihi bulunduğu yeni dünyada, bunların kendi başlarına ne kadar iyi olursa olsun başarıyı garanti etmediğini unutmak. (Hard skill dediğimiz ısıran yetenekler kadar soft-skill’ler yani fısıldayan yeteneklere önem vermek, bu doğrultuda psiko-sosyal sermayeyi güçlendirmek fark yaratır. Sadece eğitim sığınmacılığı, y.lisans, sertifika, doktora sizi beklediğiniz yere doğrudan götürmez.)

4 – Beceriler yerine ünvanları kovalamak. HR birimine safiyane güvenmek. Sizin için kurumda birilerinin kariyer haritaları çizdiğine ve başarılarınızı takip ettiğine inanmak. Kurum içinde yarattığınız özel tarihinizin ve kariyer haritalarınızın kurumdan exit ederken sizle birlikte buharlaştığını ıskalamak. (Kariyerinizin sorumluluğunu bizzat almanız gerekir. HR Müdürü de, Performans-Yetenek Müdürü de Head-Hunter da sizsiniz. Avukatınız da. Başkası değil, istese de olamaz da. Kendinizden mezun olmadan yolculuğu başlatamazsınız. Kimsenin sizi sizden iyi tanıması mümkün değildir)

5 – Ofis politikalarını görmezden gelmek. İnsan olduğu her yerde kıskançlık, rekabet ve taht oyunları/savaşları olacaktır. (Kariyer piramiti daraldıkça eksilmemek için mücadele etmek gerekir.  Kimse sana karşı değildir. Herkes kendisinden yanadır. İçeride ve dışarıda Müttefikler bulun. Tetikte ve her şeye hazır olun. Habersiz kalmayın, öğlenleri yalnız yemeyin. Ev ile iş arasında gidip-gelen bir sarkaç olmayın)

6 – Size ait olmayan sorunları çözmek, başkalarının sorumluluklarını almak. (Başkalarının maymununu sırtınıza almayın. Bir süre sonra görev addeterler.  Kurtarıcı rolünüzü benimsediğinizde ve hep onların işini yapıp karşılık görmediğinizde ise ileride zorbalaşma durumunuz bile söz konusu olabilir. Sınırlarınızı belirleyin. Ve en önemlisi hayatınızın geri kalanını ormanda kaçıp saklanan maymununuzu arayarak geçirmek durumunda kalmayın.)

7 – Kariyer bir oyunsa oyunu başlatanın CV olduğunu unutmak. CV’ye gerekli değeri vermemek. Bir kurumda CV’nizi birden fazla kişinin farklı perspektifle bakacağını ve sizden önce plaza kapılarından süzüldüğünü fark etmemek. Görüşmeye girmeden önce kabul edilmeniz gerçeğini görmezden gelmek. (Standart bir CV değil, istemci kurumla ve onun ihtiyaç ve beklentileri ile uyumlu esnek bir CV oluşturmak. Kariyer doğrusal bir çizgi değil, dağınık bir keşif yolculuğudur.)

8 –  Ruhunuzu çalıştığınız kurumun çitleri ile sınırlamak. (Kurumlar nihayetinde cansız tabelalardan ibarettir. Onları ete kemiğe dönüştüren insanlardır. Kurumlar ve birimler arasındaki ilişkiler bir noktadan sonra insanlar arasındaki ilişkilere indirgenir.  Her kurum zirvedeki adamın gölgesidir. İşveren markası dedikleri girişte değil, çıkışta belli olur. Kurumlar gider, insanlar ve ilişkiler kalır)

9 – Özellikle fazla analitik insanların duygusal zekayı soyut olmasından dolayı (somuta indirgeyemediğinden) yok sayması veya zayıflık olarak görmesi. Nerede akıl nerede kalp devreye gireceğini bilmiyor olmaları ve yolu hissetmemeleri nedeniyle; kendilerini genellikle duyguyla başkalarını akılla yönetmeye çalışması ve sonuçta hayal kırıklığına uğramaları. Ne yaparlarsa yapsınlar, insanlar duygularıyla satın alıp aklıyla onayladıkları realitesini ıskaladıkları için; yaptıklarının çevrelerince satın alınmamasına şaşırmaları. Kariyer sendromlarında (mobbing, burn-out, glass-ceiling, bossing gibi) çaresiz kalmaları. (Duygusal zeka nerede akıl (öz-yönetim) nerede kalp (ilişki-yönetimi) devreye girmesini bize fısıldayan bir ar-ge merkezidir. Kariyerin olmazsa olmazı duygusal zekadır. En iyi duygusal zeka, uygulanan duygusal zekadır. Sizi uyguladıkça güçlendirip, özgürleştirir, öz-seçimlerinizi yapabilmenizi ve  kariyerinize hükmeder hale gelmenizi sağlar.)

10 – Bağ değil ağ kurmak. Bir kez katıldığınız etkinlikler, kulüpler veya STK’lardan aşırı beklentili olmak. Kurumun fitness salonuna gitmeyi veya kurum içi yemeklerine katılımı sosyalleşme, linkedin de yer alan takipçi sayısını bağ sanmak. (Örümcekler ağ kurarak insanlar bağ kurarak büyürler. Aktif dinleme, empati ve şefkat dili ile katkı sunmak farkı yaratır. Şafkat, başkalarının görmediğini görmenizi sağlar. Katkı sunarken niyetinizin sarih ve iyi olması gerekir. İçinize çekmediğiniz bir şeyi dışarı üfleyince yapıştıramaz, bağ kurup, güven oluşturamazsınız.)

11 – Konformizm batağından çıkmayı başarıp,  kurumlar arası geçişlerde; sadece  sunulan para paketine aritmetik olarak bakıp gelişim ve büyüme olanaklarını göz ardı etmek. Kazanacaklarınıza değil kaybedeceklerinize odaklanmak. (Tekliflere bütünsel bakış açısı ile bakmakta yarar vardır. Öz-farkındalığınız, kim olduğunuz (güçlü yönleriniz, değer pusulanız, tutkunuz) ve onların üzerine inşa edeceğiniz düşünüze ulaşmanız halinde başarıyı boş ellerle ve boş kalplerle karşılamak durumunda kalmazsınız.)

12 – Doğru zaman efsanesi olduğuna inanmak. (Şu mevsimde, yeni yılda, emeklilikte, beş yıl sonra, çocuk mezun olunca) Bu katı zaman duruşunun konformist insanların hayatı kavrayış tarzı olduğunu fark etmemek.  Her şeyi ‘’ertelemek’’ ve ‘’zamana yaymak’’. (Doğru zamanı bir çizginin üzerine çizecek olsaydık bu asla olmasını istemediğimiz yerde olmayan bir nokta olmadığı gerçeğini nedense hatırlamayız. Zamanın iki boyutu vardır. Uzunluğu güneşe, derinliği tutkulara bağlıdır. Asıl olan zamanla yarışmak değil, zamanla barışmak, zamanın ruhunu yakalamaktır. En iyi kariyerler planlı kariyerler değildir. Siz hazır olduğunuzda gelişir. Hayat yankı vadisidir. Siz ne için hazırsanız o da sizin için hazırdır.)

Etrafınızdaki bazı insanlar sizin birkaç adım ilerinizde durabilir, bazıları ise sizin gerinizde kalabilir. Herkes kendi yarışında, kendi zamanındadır. Onlara kıskançlık beslememek, kralcı olup taklitte etmemek lazım. Onlar kendi zamanında siz de kendi zamanınızda yaşayacaksınız. Değerli olan, başkalarından değil dünkü halinizden daha iyi olmak ve kendinizden mezun olmayı başarmaktır. Mutluluğun ve başarının kapısında ‘’kendi olmayan giremez yazar’’ Hayat kırkından sonra değil farkından sonra başlar. Akıl ile kalbi birleştirdiğiniz işleri yapın. Yaptığınız işi severseniz başarılı olursunuz. Sevdiğiniz işi yaparsanız özgür olursunuz.

Kariyer yolculuğunuz gücünüzü ve düşünüzü bulduğunuz, mavi alevinizi yakarak kendinizi ve çevrenizi parlattığınız bir yolculuk olsun.

ETİKETLER :
YORUMLAR (2)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 59,20 -1,33 307.840.000.000,00
ALBRK 7,31 -2,01 18.275.000.000,00
GARAN 119,00 -1,73 499.800.000.000,00
HALKB 21,06 -1,03 151.311.425.564,52
ICBCT 15,26 -4,09 13.123.600.000,00
ISCTR 11,51 -3,20 287.749.654.700,00
SKBNK 4,66 -2,51 11.650.000.000,00
TSKB 11,43 -4,03 32.004.000.000,00
VAKBN 24,26 -1,94 240.560.256.147,98
YKBNK 27,66 -2,54 233.645.438.515,44
DM TV YAYINDA! ABONE OL!