"Kredi vermek için büyük çaba harcıyoruz"
Krizle birlikte en çok kabuğuna çekilen ve etrafına kalın duvarlar ören sektör bankacılık oldu. Krizin ardından refleks olarak reel sektörün kredi musluklarını kapatan ve kimi kredilerini vadesinden önce çağıran bankalar artık temkinli bir iyimserlik içinde. Katılım bankacılığı sektörünün tecrübeli ismi Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdürü Yunus Nacar, Yaşamak için kredi vermek zorundayız çünkü elimizde likidite fazlası var diyor. Sanayide yaşanan daralmanın bankacılık sektörüne olumsuz yansıdığının altını çizen Yunus Nacarla, krizin finans sektöründe yaşattığı iklim değişikliği ve gelecek planları üzerine konuştuk.
2008in son çeyreğini panikle geçiren bir sektör olarak 2009dan neler bekliyorsunuz?
15 Eylülden itibaren toplum olarak beklentilerimiz kırıldı. Bu krizle birlikte hiçbir şeyin eskisi gibi olmadığını biliyoruz. Sektör olarak sendikasyon kredilerinin yenilenemeyeceği endişemiz vardı ama o endişelerimiz büyük oranda ortadan kalktı. Sonuçta dünyada da bir para var, o para bir yere gitmedi. Şu anda sektör olarak çok daha umutluyuz. Sendikasyon kredilerini yenileyebilecek güçte olduğumuzu gördük. Kredilerin yüzde 60-70 oranında yenilenmesi bizi zora sokmaz.
Aslında sıkıntınız hala fazla likit olmak galiba?
Evet, şu anda fazla likiditemiz var.
Sonuçta kredi vermeniz lazım, bu likiditeyi nasıl krediye dönüştüreceksiniz?
Tabii bankaların mevduat ve kredi olmak üzere iki önemli ayağı vardır. Bunun herhangi birinin kesilmesi krize sebep olur. Bankalar kredi kullandırmak durumunda. Hatta buna mecburuz, paranın likit kalması her halükarda kayıp yaratır. Bu nedenle biz de dahil tüm bankaların, kredi kullandırma yarışı ya da başka bir deyişle azmi içinde olduğunu söyleyebilirim.
Bunun için neler yapıyorsunuz?
Bankalar faizlerini hızla aşağı çekiyor. Katılım bankaları olarak biz de kar payı ve maliyetlerimizi düşürerek imkanları cazip hale getiriyoruz. Hem kurumsal hem de bireysel kredilerde bunu yapıyoruz. Zaten bunun yansımasını konut kredilerinde açık bir şekilde görmek mümkün. Şu anda konut kredileri çok cazip, ayrıca konut fiyatları da çok düştü.
Kredi şartlarının cazip olması talebi nasıl etkiliyor?
Şu anda finans sektörü oyarak, reel sektörün yaşadığı talep daralmasının yarattığı problemlerle uğraşıyoruz. Çünkü vatandaş beklemeye geçmiş durumda. Kriz var, bekleyerek bunu bir atlatalım diye talepler erteleniyor. Bu durum bize zarar vermeye başladı. Sonuçta sanayide ciddi bir daralma var, sanayici ürettiğini satamıyor, bu durumda istihdam da daralıyor. Bu da işsizliği körüklüyor. Mutlaka iç talebi canlandırmamız gerekiyor.
Siz kredi talebi yaratma konusunda neler yapıyorsunuz?
Şu anda en yoğun çalıştırdığımız bölüm pazarlama. Aslında herkes gibi kredi verme konusunda krizle birlikte kendimizi 15-20 gün tutmuştuk. Kendimizi tutunca elimizde çok ciddi bir para birikti ve aralık ayında KOBİlere bir ayda 600 milyon dolarlık kredi kullandırdık.
Halen durum nasıl?
Şubelerimize mevduat toplamaktan daha ziyade kredi kullandırın talimatı veriyoruz. Hatta mevcut müşterilerimizin yanı sıra yeni müşterilere ulaşmalarını istiyoruz onlardan.
Diğer bankaların kredi konusundaki aşırı temkini sonucu size yönelme oldu mu?
Aralık ayında artış oldu ama diğer bankalar kısa sürede hata yaptıklarını görünce bu kararlarından vazgeçtiler. Şimdi imalat sanayinde yaşanan daralma nedeniyle kredi talebinde bir yavaşlama var. Şu anda Türkiyenin talep daralmasını ortadan kaldıracak çözümlere ihtiyacı var.
İşletmelerin faaliyeti daralınca işletme kredisi ihtiyacı daralıyor. Bankalar da risk yönetimi nedeniyle arzı daraltıyorlar. Bu da pazarı küçültüyor.
IMF ile yapılacak bir anlaşma piyasaları bir miktar rahatlatır herhalde?
Hükümet Oradan 10 milyar dolar alsak, ne olur almasak ne olur diye bakıyor olabilirâ¦
Alsa iyi olur amaâ¦
Tabii alsa daha iyi olabilir, anlaşma Türkiye için güven unsuru ve bir çıpa olur. Bence önemli olan müzakerelerin devam ediyor olması.
Bu ortamda bu yıl 25 şube açma hedefinize revize ettiniz mi?
Halen 178 şubemiz var. Bu yıl 25 şube açma hedefimiz vardı, bundan vazgeçmedik. Ancak ilk altı ayda bekleme kararı aldık. Ortamı iyi bir gözlemleyelim bir hata yapmayalım, dönüşü olmayan bir şey yapmayalım ikinci yarıda şubelerimizi açarız diye düşündük. 25 şubeyi inşallah ikinci yarıda açacağız. Bu da 300 yeni personel alacağımız anlamına geliyor. Bu planımız devam ediyor. İnsan kaynağını etkin kullanmak en büyük hedefimiz.
Kriz istihdam politikanızda bir değişikliğe neden oldu mu?
3200 çalışanı olan bir bankayız. Şubelerimizin norm kadrosu belli, her şubede 12 ila 20 arasında çalışan var. Bizim için verimlilik çok önemli. Bir şubedeki personelimizi alıp da başka bir şubeye verdiğimiz zaman oradaki servis kesinlikle aksar. Dolayısıyla yeni şubelere mevcut çalışanlarımızı kaydırmamız asla söz konusu değil. Etkin ve verimli çalışmaya özen gösteriyoruz. 2008de en çok değer verdiğimiz yatırımlar teknoloji yatırımlarıydı. Yaptığımız teknolojik yatırımlardan sonra müşterilerimiz birçok işlemini kendisi yapıyor. Bu nedenle bazı şubelerimizde personel fazlalığı ortaya çıkabiliyor.
Kriz nedeniyle bu tür yatırımlara ara verdiniz mi?
Bankacılıkta yatırım bitmez, bu nedenle teknolojik yatımlara devam edeceğiz.
Takipteki kredi oranlarınızda artış oldu mu?
Yüzde yarımlarla ifade edilecek oranlarda oldu. Yüzde 2,5 olan oran üçlere çıktı.
2009 büyüme hedefleriniz neler?
2009 iş planlarımızı tedbirli iyimser yaptık. Mevduat ve aktif büyüklüğü hedeflerimizde geçen yıla göre yüzde 20nin üzerinde artış öngördük.
Ekonomide düzelme ne zaman olur? Tahmininiz ne?
Nisan ayından itibaren krizin yavaşlayacağını düşünüyorum. Ayrıca Türk halkının hafızası altı aydır, milletimiz unutur. Şimdiye kadar önemli bir şey olmadığına göre bir şey olmayacak diyebilir⦠Kaldı ki piyasada bir canlanma var ve bu da kredilere yansıyor.
Yurtdışı yatırım planlarınız krizle birlikte rafa mı kalktı?
Hiçbir banka, kurum ve kuruluş stratejik hedeflerini askıya almaz. Sadece bir müddet park eder. Biz de güvenli bir yere park ettik. Bunun uzun süreli olacağı kanaatinde değiliz. Stratejileri sürekli kontrol etmek lazım, geçen yıl için doğru olan her şey bu yıl için yanlış. Geçen yıl türev ürünlerimiz olmadığı için biz kendimizi geri görüyorduk, şimdi çok daha ileri görüyoruz. Dolayısıyla yurtdışı yatırımlarım planlarımız konjonktür nedeniyle beklemede.
YUNUS NACAR KİMDİR?
⢠1951 Kahramanmaraş doğumlu olan Yunus Nacar, Ankara Üniverstesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat-Maliye Bölümü mezunu.
⢠Maliye Bakanlığında Hesap Uzmanı olarak iş yaşamına başlayan Nacar, katılım bankacılığı sektörünün köklü kuruluşlarında üst düzey yöneticilik yapmış bir isim.
⢠Bir yönetici olarak son dönemlerdeki bütün krizleri yaşayan Nacar, birçok bankada çalışan ve bizzat kuruluşunda yer alan biri olarak Kriz olsa bile emek zayi olmaz diyor.
⢠Kriz dönemlerde asla gevşemeyeceksin yeise kapılmayacaksın prensibiyle çalışıyor.
⢠Yönetici kuralları uygulayan lider ise inandığını ekibine inandıran adamdır diyen Nacar, yöneticilikten ziyade liderliği ön planda tutuyor.
⢠Aileden bana çiftçilik mesleği kaldı diyen Nacar, ilkbahar geldiğinde Beykozdaki köy evine gidiyor. Buradaki bahçesinde çapalama dahil toprakla ilgili her türlü işi kendisi yapıyor. Burada birçok meyve ve sebze yetiştiriyor.
⢠Evli olan Nacarın iki oğlu ve iki torunu var.
İŞ'TE İNSAN âFeride CEM
[email protected]