Reel sektörün riskini kamu bankaları satın aldı

Küresel krizin Türkiye'de hissedilmeye başladığı 2008'in son çeyreğinden itibaren bankalar kredi musluklarını kıstı. Bu dönemde dış talebin daralmasıyla sıkıntıya giren reel sektörün nakit ihtiyacını kamu bankaları sağladı. ING Bank KOBİ Bankacılığı Grup Müdürü Yaprak Soykan, "Türkiye, ciddi bir krizden geçti. Devlet bankaları bu riskin önemli bir kısmını satın aldı. Kamu bankalarıyla mücadele etmek bazı dönemlerde haksız rekabete dönüşse de varlıkları çok lüzumlu bu ülkeye." dedi. Özel bankaların hizmet farkı, hız ve profesyonel destekle belli bir fiyatı hak edebileceğini kaydeden Soykan, müşterilerin kaliteli hizmet karşılığında bu farkı ödemeyi kabul edeceğini dile getirdi. Bankacılıkta başarının doğru zamanda doğru çözümü üretip hızlı hareket ederek doğru hizmeti vermekle alakalı olduğuna işaret eden Yaprak Soykan, KOBİ'lerin de artık iyi hizmet aldığı bankaya yöneldiğine dikkat çekti. Bankaların kredileri kestiği dönemde KOBİ kredilerinde yüzde 3,4 oranında azalma yaşandı. Geçen ağustostan itibaren hareketlenmeye başlayan piyasada bankalar tekrar rekabete girdi. Reel sektöre destek olmak konusunda KOSGEB'in çalışmalarından memnun olduklarını ifade eden Grup Müdürü, Kredi Garanti Fonu'nun ortaklık yapısının değişmesiyle de devlet, KOBİ organizasyonları ve bankaların başlattığı seferberliğin sonuçlarının alınmaya başlandığının altını çizdi. Bankalar, KOSGEB'le KOBİ'lere verilecek krediler için hem faiz oranlarında hem de dosya masraflarında belirli sınırlama yaparak önden el sıkışıyor. KOSGEB'de bankaların özel sektöre kullandırdığı kredilerin faizlerini ödüyor. Soykan, istihdam, ihracat, sanayi üretim verilerine bakıldığında işlerin düzelme yolunda olduğunu ifade etti. Bankalar 2004-2008 yılları arasında KOBİ'leri keşfetti. Türkiye, bu yıllarda dengeli ve düşük enflasyonlu yıllarla tanışınca Türk bankaları büyüme kabiliyetine sahip KOBİ'lere verilecek yüksek karlılığı olan kredilere yöneldi. Bu segmentin bütün krediler içinde yüzde 8 olan payı yüzde 25'e çıktı. Bu pastadan paylarını artırmak için yola çıktıklarını vurgulayan Soykan, 300 şubelerinde 600 kişilik satış ekibi kurarak pazar paylarını geçen yıl yüzde 1,4'ten 2'lere çıkardıklarını kaydetti. Merkez Bankası faiz indirimleri kredi faizlerine hemen yansımaz Krizin Türkiye'deki etkilerini azaltmak için Merkez Bankası radikal faiz indirimlerine gitti. Bankaların kredi fiyatlarında risk maliyetinin olduğunun altını çizen Yaprak Soykan, "Merkez Bankası'nın hızlı faiz indirimlerinin aynı şekilde kredi faizlerine yansımasını beklemek doğru değil. Buradaki risk, MB'nin faiziyle aynı oranda inmedi." dedi. Bu durumda KOBİ pazarında aynı süratle indirim yapılırsa bankaların zarar edeceğini de sözlerine ekledi. Ancak faizlerin aşağı doğru hareket edeceğini ileri süren Soykan, buna gerekçe olarak da bu pazarda birkaç aydır devam eden rekabetin 2010'da daha artacak olmasını gösterdi. KOBİ kredilerinde toplam pazar büyümediğinden bankalar kredi fiyatlarında rekabete girerek kredi faizi oranlarını düşürecek. 2010'da gerçek bankacılığın ortaya çıkacağını vurgulayan Soykan, "Herkes büyüme planlarını KOBİ'ler üzerinden yaptığı için KOBİ'ye olumlu yansıyacaktır. Piyasa daha da canlanacak" dedi. SERKAN ŞAHİN / ZAMAN