'MUSLUĞU AÇMAK İÇİN IŞIĞI GÖRMELİYİZ'

Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, bankaların kredi musluklarının açılması için ekonomik büyümede bir ışık görülmesinin gerektiğini söyledi. Kredilerin açılması için yurtdışı piyasaların sağlığına kavuşmasının da çok önemli olduğunu belirten Kurtul, "Yurtdışı mali sektörünün işlerliğine kavuşması, büyüme trendine girmesi, bize de iyi bir pozisyon kazandıracak" dedi. Mevduat sahibine sorumlulukları olduğunu kaydeden Kurtul, bankaların aslında kredi vermek istediğini, ancak risk yönetiminin bilinçli yapılması gerektiğini ifade etti. Bankaların kredi faizlerinde kabul edilebilir riskin düştüğünü belirten Kurtul, burada riske göre fiyatlamanın devreye girmeye başladığını belirtti. Mevzuat kısıtlıyor Özel sektörün şeffaf olması, kayıtiçi çalışması, firmanın pazardaki yeri, yönetim kalitesi gibi etkenlerin daha çok ön plana çıkmaya başladığını vurgulayan Kurtul, "Ancak bizi kısıtlayan mevzuatlar da var. Mesela Türkiye'de ihracatçı olmayan firmaya Türk bankası döviz kredisi veremiyor. Mevzuatımız uygun değil. Bu da büyük kısıtlama getiriyor. Kredilerin mutlaka yurtdışından yapılması gerekiyor" dedi. Kurtul, Akbank'ın ana sponsor ve Referans Gazetesi'nin basın sponsoru olduğu, Sabancı ve Bilkent Üniversiteleri'nin ortaklaşa düzenlediği MBA Forum 2009 toplantısının ardından Referans'a konuştu. Krize hazırlıklıydık Küresel krizin Türkiye'ye özgü bir kriz olmadığını kaydeden Kurtul, buna rağmen Türk mali sektörünün problemsiz olmasının avantaj olduğunu belirtti. Kurtul, "Hazırlıklıydık diyebilirim. Hane halkının döviz borcu olmaması, mevduat tabanının geniş olması, kredi mevduat oranlarının yüzde 80 olması, çok borçlu bir sektör olmamamız bizi avantajlı hale getirdi" diye konuştu. Ekonomi yönetiminin kriz sürecinde önemli adımlar attığını, ancak global gelişmelerin bazı engeller yarattığını ifade eden Kurtul, bir çok paketin açıldığını ancak bir noktadan sonra global gelişmelerin çok önemli hale geldiğini ifade etti. Şubatta dibi gördük Türkiye'nin sanayi üretim endeksinin şubat ayında dip noktayı gördüğünü belirterek, "Olumlu sinyaller alıyoruz. Sanayi üretim endeksi ocak-şubat aylarında düşüş kaydetti ama düşüş hızı giderek yavaşlıyor. Dip nokta şubat olacak" dedi. Sanayi üretiminin mart ayında şubata göre sabit kalacağını ya da ufak bir artış olacağını kaydeden Kurtul, Türkiye'nin 2010'da küçülen değil, büyüyen bir ekonomi olacağını söyledi. Son birkaç haftadır olumlu gelişmeler yaşandığını ve kötüye gidişin yavaşladığını vurgulayan Kurtul, turizm açısından da avantajlı bir döneme girildiğine işaret etti. Türkiye ekonomisi ile ilgili değerlendirmelerde bulunana Kurtul, olumlu sinyallere rağmen, işsizlik rakamlarındaki artışın tehdit edici boyutlara varmadan önünün alınması gerektiğini vurguladı. Kurtul, "Türkiye bu yıl eksi büyüyecek, eksi 3,6 gerçekçi bir rakam. Ancak, Türkiye iş yaratmak zorunda. İşsizlik oranı hızla yükseliyor. Büyümeye başlasak bile işsizlik hızının düşmesi çok zaman alacak" diye konuştu. Kurtul, Merkez Bankası'nın faiz indirimleri ile ilgili de, ekonomik durgunluğa bağlı olarak devam edebileceğini söyledi. REFERANS