BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 71,95 -1,30 374.140.000.000,00
ALBRK 8,05 -3,01 20.125.000.000,00
GARAN 142,40 -1,11 598.080.000.000,00
HALKB 37,48 3,71 269.285.481.014,16
ICBCT 13,38 -0,52 11.506.800.000,00
ISCTR 13,89 -1,21 347.249.583.300,00
SKBNK 7,79 -0,76 19.475.000.000,00
TSKB 12,84 -0,85 35.952.000.000,00
VAKBN 30,92 -0,45 306.600.293.491,16
YKBNK 36,76 -1,29 310.513.605.199,84

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaBankacılık'Katılım bankacılığı krize dayanıklı'----

'Katılım bankacılığı krize dayanıklı'

'Katılım bankacılığı krize dayanıklı'
16 Haziran 2010 - 13:53 www.finansingundemi.com

Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdürü Yunus Nacar, katılım bankacılığının krize dayanıklı olduğunu söyledi

Türkiye Finans Katılım Bankası Genel Müdürü Yunus Nacar, dünyada yaşanan global krizin katılım bankacılığının daha dayanıklı olduğunu gösterdiğini söyledi. Nacar, yaptığı açıklamada, katılım bankalarının tam anlamıyla reel sektörün ayrılmaz bir parçası olduğunu belirtti. ''Eğer reel sektör, sanayi ve ticaret rahatsa katılım bankaları rahattır'' diyen Nacar, katılım bankalarının Merkez Bankası'na zorunlu blokajların dışında rakamlarının tamamını reel sektörde kullandırdığını dile getirdi. 2010 yılının beklentilerden daha iyi gittiğine dikkati çeken Nacar, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Nisan ayından itibaren piyasada krediler açılmaya başladı. Kredi iştahı kendini gösterdi. İşadamları arasında moral motivasyonun iyi olduğunu gözlemliyoruz. Özellikle kanuni takip açısından da iyi görüyoruz. Hem de son dönemde piyasada kredi kullanımı noktasında bir hareket başladı. Bana göre geç kalmış bir hareket. Enflasyon yüzde 10 Türk lirasına baktığınız zaman yüzde 11-12. Dolayısıyla 1-2 puanlık kredi kullandırılıyor. Bu Türkiye'de enflasyona göre kredi maliyetinin en düşük olduğu dönemi yaşıyoruz. Ama buna rağmen kredi iştahı neden gecikti Türkiye'de anlamış değiliz. Kaynak da var. Bankalar bu kaynakları vermeye hazır. Baktığınız zaman Türkiye'de her zaman ikinci yıl daha bereketli bir yıl oluyor. Bankacılık açısından da öyle diğer sektörler açısından da böyle.'' Katılım bankalarının krizlerden çıkarılan fırsatların yanında olmadığını savunan Nacar, ''Elde ettiğimiz karın yüzde 80'ini dağıttık yüzde 20'sini kendimize koyduk. Bizde istikrarlı bir yapı var. Dolayısıyla katılım bankaları reel sektörün doğrudan fonksiyonunu üzerinde taşıyor. Biz şuna bakıyoruz piyasada ekonomiyi şöyle izliyoruz; reel sektör iyi mi? Sanayi ticaret iyi mi? KOBİ'lerimiz iyi mi? Bir de kanuni takip oranlarımız yani batan kredilerimiz ne kadar az ya da ne kadar çok bizim için temel kaynak bu'' dedi. Şu anda Avrupa'nın yaşadığı krizin Türkiye için tehdit gibi algılandığını kaydeden Nacar, ''Ama biz bunu iyi organize edebilirsek lehimize çevirebiliriz. Örneğin Yunanistan'ın turizmi, gemi işletmeciliği biz burada onlarla rakibiz. Bunların dara girmesi yüzde 30 gibi küçülmesi biz bunun ne kadarını kapabiliyoruz başarı işte orada. Tabii ki dünya ülkelerinin bu şekilde dara girmesine sevinmiyoruz. Eğer biz bu ortamda iyi top çalabilirsek burada yer alabiliriz. Yer yer boşluklar meydana gelecek. Onun için önümüzdeki dönemde beklenmedik bir siyasal kriz yaşanmadığı sürece bu istikrar devam ettiği sürece Türkiye önümüzdeki dönemde çok daha güzel gelişmeler olacaktır'' diye konuştu. -KÖRFEZ SERMAYESİ- Türkiye'nin yönünü değiştirmesi gibi söylemlerin siyasal kavram olduğunun altını çizen Nacar, şöyle devam etti: ''Şunu söylemek gerekirse Türkiye yönünü Avrupa'dan çevirmedi çeviremez. Fiilen de mümkün değil. Bugün Avrupa'nın Türkiye'deki yatırımları ortada. Bankacılık sektörünün yüzde 30'su Avrupa menşeli. Şimdi bu hale gelmişiz. İhracatın yüzde 50'si Avrupa'ya yapılıyor. Türkiye bugüne kadar Avrupa'ya bağımlıydı. Yeni dönemde Türkiye'nin komşuları ile problemlerini çözerek komşularımızla ticaret kurduk. ABD ile ciddi ilişkilerimiz var. Ama ABD ile dostluğumuz nedeniyle Rusya'ya yönümüzü çevirelim. Şu anda Rusya'nın Türkiye ile olan ticareti 37 milyar dolar. ABD ile ise 17 milyar dolar. Türkiye alternatif çevre oluşturmaya başladı. Ekonomik olarak baktığınız zaman Türkiye'nin geleceği doğuda. Rusya'yı ihmal edebilir misiniz? Suriye Irak, körfez ülkeleri bizim için çok önemli hale geldi. Baktığınız zaman ciddi ihracat rakamlarından bahsediyoruz o zaman finans açısından kim destekleyecek? Körfez ülkeleri. Zaten ciddi bir temas halindeler. Türk-Arap forumu da bunun için kuruldu. 2008-2009'da körfez ülkelerinde 2,5 trilyon dolar bir kayıp oldu. Körfezin batan parası. Adam zarar ettiği bölgeye girmez. Daha sağlıklı bir yer arar. Türkiye'de bu yerlerden biri. Şunu söylemek istiyorum; bizim ihtiyacımız olduğu için değil körfezdeki paranın ihtiyacı olduğu için bize gelecekler.'' -KATILIM BANKACILIĞININ GELECEĞİ- Katılım bankacılığının krizde dayanıklı olduğunu gösterdiğini belirten Yunus Nacar, katılım bankacılığının, İslami bankacığın sanal değil reel bankacılık olduğunu vurguladı. Türkiye Finans'ın 2006 yılında Anadolu Finans ile Family Finans'ın birleşmesiyle ortaya çıktığını vurgulayan Nacar, ''2008 yılında körfezin en büyük bankası NCB ile hissedar oldu. Şu anda yüzde 65 uluslararası firmaya ait bir sermaye. 2.5 yıldan bu yana uluslararası banka olarak faaliyetini sürdürüyor. Ve Suudi Arabistan'dan gelen en büyük kaynak Türkiye Finansa gelen kaynak oldu. 1,4 milyar dolar para geldi'' şeklinde konuştu.
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!