Faizler düşecek, sendikasyon talebi artacak
2009da maliyet artışı nedeniyle sendikasyonlara pek sıcak bakmayan Türk bankalarının, bu yıl 7 milyar dolara yaklaşan geri ödemeler için konsorsiyumların kapısını çalması bekleniyor. Maliyetlerinse libor + 1.5e gerileyeceği görüşü hakim...
BARIŞ BEKAR / PARA
Geçen yıl rekor düzeyde kar elde eden Türk bankaları, sendikasyon kredileri için çok iştahlı davranmadı. Çünkü global kriz nedeniyle bir yandan içerde kredi talebi daralmış, diğer yandan dışarıda kredi maliyetleri artmıştı. İşte bu tablo sendikasyon kredilerinin büyük bölümünün yenilenmemesine neden oldu. Yani bankalar geçen yılki sendikasyonları kendi özkaynaklarıyla ödemeyi tercih etti.
Türk bankalarının bu yıl 7 milyar dolara yakın sendikasyon ödemesi bulunuyor. Orta ve uzun vadede ödeyecekleri kredi tutarı ise 20 milyar dolara yakın. 2018 yılına kadar Türk bankalarının 11 milyar doların üzerinde seküritizasyon kredisi bulunuyor.
Sendikasyon kredileri her zaman Türk bankaları için önemli bir kaynak. Ancak geçen yıl pek ilgi göstermediler. Bilindiği gibi önceki yıllarda maliyetler düşmüş, vadelerse uzamıştı. Yurtdışındaki bankalar Türk bankalarına sendikasyon kredisi vermek için adeta birbirleriyle yarışıyordu. Ancak geçen yıl global kriz en çok finans piyasalarını vurunca bu olumlu hava tersine döndü. Global kriz öncesinde libor artı 0.4 faiz oranıyla borçlanabilen Türk bankaları, geçen yıl maliyet libor + yüzde 2.5e kadar çıkınca sendikasyonlara pek ilgi göstermedi.
2009 yılında sendikasyon kredilerini yenilemeyen bankalar geri ödemeleri kendi kaynaklarıyla yapmayı tercih etti. Ancak bu yıl durum biraz farklı. Çünkü kredilerde büyüme bekleyen bankaların bu yıl paraya ihtiyaçlarının artması bekleniyor. Ayrıca sendikasyonlarda da faizlerin geçen yıla göre bir miktar düşeceğine dair beklentiler ağırlıkta. İşte bu tablo sendikasyon kredilerine ilgiyi tekrar artırabilir.
HANGİ BANKA NASIL YENİLEDİ?
Akbank ve Finansbank, 2009un aralık ayında vadesi dolan sendikasyon kredisini yenilemedi. Ancak yıl içinde İş Bankası, Akbank, Garanti ve TEB gibi bankalar sendikasyonları yüksek maliyetlerle de olsa yeniledi. İş Bankası, geçen yıl mayıs ayında uluslararası mali piyasalardan 570 milyon dolar sendikasyon kredisi sağladı. Dolar ve euro cinsinden iki dilim halinde sağlanan krediye ilişkin anlaşma mayıs ayının sonunda Londrada imzalanmıştı. 14 ülkeden 28 bankanın katılımıyla yaklaşık 570 milyon dolar tutarındaki sendikasyon kredisi 255 milyon dolar ve 225.25 milyon euro olmak üzere iki dilim halinde alındı. Bir yıl vadeli ve bir yıl uzatım opsiyonuna sahip olan sendikasyonun maliyeti libor + yüzde 2.5 ve euribor + yüzde 2.5 olarak gerçekleşmişti.
AKBANKTA DA FAİZ AYNI
İş Bankasından sonra Akbank da 48 bankasının katılımıyla 2009 yılında gelişmekte olan piyasalardaki bir bankanın aldığı en büyük sendikasyon kredisine imza atmıştı. 900 milyon euro karşılığı, 312 milyon dolar ve 681.5 milyon euro tutarında iki ayrı dilimden oluşan 1 yıl vadeli kredinin toplam maliyeti sırasıyla libor + yüzde 2.5 ve euribor + yüzde 2.5 olarak gerçekleşmişti.
Geçen yılın büyük tutarlı sendikasyon kredilerinden birini de Garanti Bankası aldı. Garanti Bankası, uluslararası piyasalardan toplam 700 milyon dolar karşılığı, bir yıl vadeli sendikasyon kredisini kasım ayında aldı. 15 ülkeden 35 bankanın katıldığı sendikasyon kredisi, 151.6 milyon dolar ve 365.6 milyon euro tutarında iki dilim halinde alındı. Maliyetse libor ve euribor + 2.0 puan şeklinde oluştu. Bu, 2009 yılında tamamlanan en düşük maliyetli sendikasyon oldu.
Garanti Bankasının bu sendikasyonuna 1 milyar dolara yakın talep gelmesi ve faizlerin de öncekilere göre düşmesi, 2010 yılına ilişkin ipuçları vermeye başladı. Çünkü Garanti Bankasından sonra Türk Ekonomi Bankası (TEB), 375 milyon dolarlık sendikasyon kredisi aldı. 17 ülkeden 28 bankanın katılımıyla sağlanan 1 yıl vadeli kredinin toplam maliyeti, yıllık libor/euribor artı yüzde 2 oldu. Aynı şekilde TEB kredisine gelen teklif de beklentilerden yüksek oldu.
2010DA TABLO NASIL?
Uluslararası finans kuruluşlarının 2005 yılında başlayan Türk bankalarına borç verme trendi 2006, 2007, hatta 2008 yılında da sürdü. Ancak 2009 yılında etkisini artıran global kriz maliyetleri yükseltince Türk bankaları da sendikasyonlara sıcak bakmadı.
2010 yılında Türk bankalarının yaklaşık 7 milyar dolar sendikasyon kredisi ödemesi bulunuyor. Bunun 2 milyar 189 milyonu dolar, 3 milyar 488 milyonu ise euro cinsinden. Nisan ayında Yapı Kredi Bankasının 136 milyon dolar ve 211 milyon euro olmak üzere iki ayrı ödemesi bulunuyor. Yine nisan ayında Kuveyt Türk Katılım Bankasının 115 milyon dolar ödemesi bulunuyor. Mayıs ayında ise Garanti ve Türkiye İş Bankasının hem euro hem de dolar cinsinden sendikasyon kredisi ödemesi var. İş Bankasının 275 milyon dolar ve 202 milyon euro, Garanti Bankasının ise 518 milyon euro ve 109 milyon dolar sendikasyon ödemesi bulunuyor.
Peki bankalar bu yıl sendikasyon kredilerini yenileyecek mi? Genel kanı, bu yıl sendikasyonlarda sorun olmayacağı ve bankalar için ucuz kaynak olarak önemini koruyacağı yönünde. Aralık ayındaki sendikasyon kredisini yenilemediklerini hatırlatan Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt, Bu konuda bir sorun olmaz. Biz Akbank olarak en ucuz maliyetli sendikasyon kredisini alan banka olmak istiyoruz. Uygun şartlar oluşursa sendikasyona çıkarız diyor.
FAİZLER DÜŞER Mİ?
Sendikasyon kredisi verecek banka sayısı azalsa da bu yıl maliyetlerin düşmesi bekleniyor. Geçen yıl libor + 2.5 ile başlayan maliyetlerin yılın son aylarında libor + 2lere kadar gerilemesi oldukça önemli. Çünkü bu trenindin bu yıl da devam etmesi bekleniyor. İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Aykut Demiray da bu yıl sendikasyonlarda sorun yaşanmayacağı görüşünde. Sendikasyon kredilerinin Türk bankaları için kaynak teşkil etmeye devam edeceğini düşünen Demiray, Geçen yıla göre faizlerde düşüş bekliyorum. Sendikasyonlarda borçlanma maliyetleri libor + 1.5 seviyelerine gerileyebilir diyor.