Emeklinin parası bankalardan çıkacak

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan gelir ve gider tarafında neler yapılacağını daha önce belirlediklerini açıklayarak, emekli maaşlarına yapılan artışların bir bölümünün yılbaşında devreye giren vergi artışlarından ve fiyat ayarlamalarından finanse edileceğini bildirdi. Maliye'nin hazırladığı pakette yeni bir iki unsur daha olduğunu ifade eden Babacan, bunlardan birinin banka şubelerinden yıllık bazda alınacak harçlar olduğuna dikkat çekti. Babacan'ın açıkladığı yeni uygulama çerçevesinde 2010 yılında bankalardan şube harcı olarak alınacak kaynağın toplam büyüklüğünün yıllık 330 milyon TL'yi aşacağı tahmin ediliyor. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Ziraat Bankası ve Halk Bankası'nın 2009 yılı gelişmeleri ve 2010 yılı kredi faizi uygulamalarıyla ilgili olarak bir basın toplantısı düzenledi. Yeni Başbakanlık binasında düzenlenen toplantıya Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar ve Halk Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın da katıldı. -YENİ TEDBİRLER YOLDA- Emekli maaşlarına yapılan artışın maliyetinin 3 milyar TL'yi bulduğu ve bunun finansmanın nereden karşılanacağı yönündeki soruyu cevaplayan Bakan Babacan, emekliye verilen maaş artışının maliyetinin bir bölümünün yılbaşında vergi oranlarında yapılan düzenlemelerden ve fiyat ayarlamalarından karşılanacağını vurgularken, yeni tedbirlerin ise yolda olduğunu kaydetti. Gelir tarafında ne yapılacağı, gider tarafında ne yapılacağının daha önce planlandığını belirten Babacan, "Emekli maaşlarını artırırken, maaşı çok düşük olanlara yüksek, yüksek olanlara enflasyon kadar artış öngörüldü. Bunun maliyeti daha önce hesaplandı. Yılbaşında alınan tedbirler, fiyat düzenlemeleri ve vergi artışları içinde, emekli maaşlarında yapılan artışın getirdiği yükler de vardı. Buna ek olarak Maliye Bakanlığı'nın göndereceği yeni pakete yeni bir iki unsur ekleniyor. Yasal düzenleme hazır Meclis'e sevk edilme aşamasında. Dolayısıyla bizim emekli maaşlarıyla ilgili yükümüz neyse tedbirlerin kararını vermiş durumdayız. Orta Vadeli Program ve bütçe hedeflerinden sapma söz konusu değildir. 2010 için ne deniyorsa odur, en ufak sapması yok, olması da mümkün değildir" dedi. BANKALARA YILLIK HARÇ- Babacan bu çerçevede yeni bir uygulama olarak banka şubelerine yıllık harç getireceklerini açıkladı. Eskiden yeni kurulan banka şubelerinden bir defaya mahsus olmak üzere 27 bin TL alındığını anımsatan Babacan, bu harcı yıllık hale getirip, nüfusu 5 binden küçük ilçeler için 24 bin TL, nüfusu 5-25 bin arası olan yerleşim yerlerinde 36 bin TL, nüfusu 25 binin üzerinde olan banka şubelerinden ise 48 bin TL yıllık harç alınacağını bildirdi. Babacan, bankaların eski ve yeni olmak üzere tüm şubelerinden alınacak olan bu harcın bütçe dengelerini korumak adına atılmış bir adım olduğunu kaydetti. Bu düzenlemenin Maliye Bakanlığı'nca hazırlanan yeni pakette yer alan unsurlardan birisi olduğunun altını çizdi. -MAKUL BİR GELİR ELDE EDİLİR- Yeni uygulamayla ne kadar gelir elde edileceğine yönelik soru üzerine Babacan, Türkiye genelinde 10 bin banka şubesi olduğunu belirterek, nüfusa göre yapılacak hesaplamalarla yaklaşık bir rakama ulaşılabileceğini kaydetti. Babacan buradan makul bir gelir beklediklerini ifade etti. Bakan Babacan, bu uygulamadan, kamu bankaları dahil olmak üzere Bankalar Birliği'nin de haberi olmadığını açıkladı. Bakan Babacan uygulamadan bahsederken, Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar'ın kalemiyle bir hesap yaptığı gözlendi. -EN AZ 330 MİLYON TL'LİK BİR GELİR- Türkiye genelinde Eylül ayı itibariyle 9 bin 350 banka şubesi olduğu ve ortalama şube başına alınan yıllık harcın 36 bin TL'den olduğu hesaplandığında yaklaşık 342 milyon TL'lik bir gelirden bahsetmek mümkün. Hesabı biraz daha detaylandırdığımızda 3 büyük ilde bulunan 4 bin 426 banka şubesinin ödeyeceği harcı 48 bin TL ile geri kalan 4 bin 924 şubenin ödeyeceği harcı 24 bin TL ile çarptığımızda 330 milyon 482 bin TL'lik bir kaynak ortaya çıkıyor. Aralık sonu itibariyle bankaların şube sayısının 9 bin 500'ü aştığı dikkate alındığında gelirin 350 milyon TL'nin üzerinde olduğu ifade ediliyor. -ESKİ TEŞVİK SİSTEMİNE KISMI UZATMA- 5084 sayılı eski teşvik sisteminin uzatılıp uzatılmayacağı ve bütçeye yükünün ne olacağına yönelik soruyu üzerine Babacan, eski sistemin Maliye Bakanlığı'nın birkaç gün içinde Meclis'e sevk edeceği yasa tasarısına eklenecek düzenlemeyle, sadece işverenin sosyal güvenlik primlerinin devlet tarafından ödenmesiyle ilgili desteğin 3 yıl süresince devam edileceğini açıkladı. Eski sistemdeki diğer teşvik unsurlarının süresini uzatmayacaklarını kaydeden Bakan Babacan, yeni bir teşvik sisteminin uygulamaya geçtiğini, bu nedenle de 5084 Sayılı Teşvik Sistemi'yle haksız rekabet yaratmamak gerektiğini altını çizdi. Babacan, "Aslında bu sistemin 2008 sonunda bitmesi gerekiyordu ama uzatma kararı aldık ve 2009'da da bu süre de bitti. Artık eski sistemdeki diğer destek unsurları bitecek. Uzatma süresinden yararlanan şirketlerin müktesep haklarını kullanacak" dedi. Sosyal güvenlik primleri desteğinin 3 yıl uzatılmasının bütçeye yıllık 500 milyon TL'lik bir yük getireceğini belirten Babacan, bunun bütçede öngörülmeyen bir maliyet olduğunu kaydetti. Daha önce eski teşvik sisteminin uzatılması çerçevesinde gündeme gelen ve müktesep hakları dikkate alarak 1.5 milyar TL'lik maliyetin karşılığını bütçeye koyduk.