Dünya oligopol yapıya karşı

Milliyet / 60. YIL FİNANS EKİ Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Aras, “Türkiye’deki trende baktığımızda banka sayısı, bankaların piyasa payı olarak bir beklenti söylemek gerekirse bana göre; Türkiye’deki banka sayısı azalacak. Daha az bankamız olacak, bu birleşme ve satın almalardan kaynaklanacak. Bu dışardan bir akımla değil organik de olabilir. İçerideki bankaların büyümesiyle de olabilir. ilk beş altı bankanın piyasa payları daha hızlı büyüyecek. Şu anda böyle bir trend gözlemleniyor. Türkiye’de beş altı banka daha hızlı büyüyecek gibi gözüküyor” dedi. Aras, Türkiye’deki bankacılık sisteminin bu çerçevede nasıl bir düzenlemeyle karşılaşacağını ise şöyle yorumladı: “Dünyada şu anda şöyle bir trend var, bankaların belirli bir büyüklükten fazla büyümesi istenmiyor. Herhangi bir krize yol açacak büyüklükte bir banka sistemde olmasın isteniyor. Türkiye’de bunun bir takım altyapı çalışmalarının yapıldığı söyleniyor. Bu tamamen regülatörün vereceği karara bağlı. Türkiye’de de belli limitler olmalı mı, bir bankanın piyasa payı mevduatta olsun, kredilerde olsun, başka ürünler de olsun belli bir oranın üstünde olmamalı mı? Böyle bir uygulama getirilecek mi? Bunu birlikte göreceğiz. Ama dünyada böyle bir trend var. Bu trendin mutlaka bizi de etkileyeceğini düşünüyorum. Bu tip düzenlemeler önümüzdeki 10 yıl içinde gelebilir.” Finansbank Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Aras, sektördeki yabancı sermaye payınına ilişkin ise şu öngörüde bulundu: ‘Yabancı sermaye payı artmaz’ “Benim görüşüm bundan sonra Türkiye’de yabancı sermayenin bankacılıkta artacağını tahmin etmiyorum. Ancak el değiştirebilir. Biliyorsunuz bazı bankalarda ortaklar hisselerini satışa çıkardı. Yurtdışındaki bankaların birleşmesi nedeniyle Türkiye’deki bankalar birleşebilir. Fakat yabancı ağırlığının artacağını düşünmüyorum. Yerli yabancı dengesi bu düzeyde devam edecektir. Hatta Türk bankalarının belli bir dönemde yurtdışına açılmaları ve yurtdışında yatırım yapmaları dönemi gelebilir diye düşünüyorum.” Geçmişimiz geleceğimizin teminatıdır Finansabank’ı 10 yıl sonra nerede görüyorsunuz? Finansbank 23 yaşında bir banka. Bankanın onar yıllık geçmişine bakıp, geçmişte neler yaptığını düşünerek tahmin yaparsak bugün tahmin edemeyeceğiz çok iyi yerler çıkar. Çünkü Finansbank, her 10 senede ciddi şeyler yaptı. Ancak ben Finansbank’ın en önemli gücünün insan kaynağı olduğuna hep inanmışımdır. insana yatırım yapmış bir bankadır. Bugün sektörde yöneticilik yapan pek çok kişi Finansbank’tan yetişmişdir. Gençleri iyi eğiten, iyi fırsat veren bir banka olarak yoluna devam edecek. Bu şekilde aynı zamanda müşterilerine katma değer yaratmaya ve onlarla birlikte büyümeyi gerçekleştirecek. Bu Finansbank’ı iyi yerlere taşıyacaktır diye düşünüyorum. Bankacılıkta konumuzu sadece sizin ne yaptığınız belirlemiyor. Diğer bankaların ne yaptığı da konumununuzu belirleyebiliyor. Çünkü dalgalı piyasalarda bazı bankalar sistem dışı kalabiliyorlar. Biz önümüzdeki 10 yılda ciddi bir kriz beklemiyoruz. Çünkü Türkiye işini çok ciddi bir yapıyla götürüyor. Bunun devam edeceğini düşünüyorum. Böyle bir sağlıklı yapıda Finansbank’ın da daha etkin ve piyasa payı genişlemiş bir yapıda olacağını düşünüyorum. Geçmişteki performansımız geleceğimizin teminatıdır diyebilirim.