BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 69,95 0,14 363.740.000.000,00
ALBRK 7,93 0,13 19.825.000.000,00
GARAN 141,30 0,07 593.460.000.000,00
HALKB 37,44 1,03 268.998.089.892,48
ICBCT 13,33 0,08 11.463.800.000,00
ISCTR 13,77 0,36 344.249.586.900,00
SKBNK 7,79 0,00 19.475.000.000,00
TSKB 12,77 0,08 35.756.000.000,00
VAKBN 29,80 -0,33 295.494.461.385,40
YKBNK 36,00 0,17 304.093.846.224,00

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaBankacılıkBÜTÜN KRİZLERİ AÇGÖZLÜLÜK ÇIKARIYOR----

BÜTÜN KRİZLERİ AÇGÖZLÜLÜK ÇIKARIYOR

BÜTÜN KRİZLERİ AÇGÖZLÜLÜK ÇIKARIYOR
05 Ocak 2009 - 10:58 www.finansingundemi.com

Fortis yurt dışında zor günler geçirirken, Fortis Türkiye bu durumdan etkilenmemiş görünüyor. Fortis Türkiye CEO’su Yvan de Cock, global krizi ve Fortis’e etkilerini anlattı

Global krizden en fazla etkilenen bankalardan biri de Fortis oldu. Bu süreçte Fortis parçalandı ama parçalanırken beraberinde yönetim kurulu başkanı ve CEO’sunun yanı sıra Belçika başbakanını da götürdü. Üç-dört ay öncesine kadar dünyanın en büyük bankaları arasında yer alan Fortis’in neler yaşadığını ve bu süreçten Türkiye iştirakinin nasıl etkilendiğini, Fortis Türkiye CEO’su Yvan de Cock ile konuştuk. Ekonomist: Fortis’i de oldukça etkileyen global finansal krizi siz nasıl değerlendiriyorsunuz? Yvan de Cock: Kriz bildiğiniz gibi ABD’de başladı. Geçen yılın ekim ayında ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Bernanke kriz için, ‘Bu, en az 50-100 milyar dolar civarında önemli bir sorun’ gibi açıklamalar yapıyordu. Bugün ise baktığımızda 1-1.4 trilyon dolar gibi rakamlara geldik. Rakamlar arasındaki fark kimsenin bu sorunun nerelere geleceğini göremediğini, aslında nasıl bir sürprizle karşılaştığımızı gösteriyor. Sorunlar subprime mortgage piyasasında başladı ve dürüst olmak gerekirse artık ABD’deki krizlerden sıkıldık. Çünkü her 5-7 yılda bir, bir krizle karşılaşıyoruz. Üstelik Avrupa da her zaman belirli ölçülerde bu krizlerin bir parçası olacak kadar naif. Bu noktaya nasıl gelindi sizce? De Cock: ABD’ye karşı değilim ama bir şey var ki beni etik kuralları, sosyolojik anlamda insanları güden faktörleri düşünmeye itiyor. Bu olaydan almamız gereken ders, bütün bu krizleri yaratan faktörün açgözlülük olduğudur. Çünkü insanlar sadece para kazanma dürtüsüyle hareket ediyorsa bir sorun vardır ve siz bu krizleri, bu çöküşleri sürekli yaşayacaksınız demektir. Ama şu an çok ağır bir kriz yaşıyoruz ve umarım bu sefer herkes dersini alır. Bu açgözlülüğün ortaya çıkmasına çanak tutan başka faktörler yok mu? De Cock: Var. Açgözlülüğün yanı sıra para arzı da faktörlerden biri. Yıllarca yüzde 1-2 ile mortgage kredisi verildi ama o zaman insanlar bunu karşılayabiliyordu. Faizler üç katına çıkınca sorunlar başladı. Bu biraz da yapısal bir sorun. ABD ve İngiltere’de değişken faizli kredi kullanılıyor. Örneğin Türkiye ve Avrupa’da sabit faiz tercih ediliyor, böylece herkes ne kadar ödeyeceğini biliyor. Tabii bir de şu var; ABD’liler çok daha optimist ve emin olun onlar krizi daha pesimist olan Avrupa’dan çok daha çabuk atlatacak. Bu kriz o kadar kötü ki gelecekte en azından bir jenerasyon bunu mutlaka hatırlayacaktır. Yaşanan süreçte bir Fortis yöneticisi olarak neler hissettiniz? De Cock: Eylül 2008’de finansal piyasalardaki çalkantıyla birlikte Fortis grup olarak kötü bir döneme girdik. Fortis Türkiye olarak bu süreçten fazla etkilenmedik aslında. Ama sonuçta grupla aynı isme sahibiz. Sinir bozucu bir dönemdi ama Fortis Türkiye CEO’su olduğum için değil, 24 yıldır bu grupta çalıştığım için. Bu dönemde banka hisseleri, yüzde 60-70 düştü. Bazı değerlerin kaybolduğunu, hisse değerlerinin düştüğünü görmek hoş değil. Ama Fortis Türkiye olarak bu dönemi iyi atlattık. Şimdi bütün banka ve şirketler olarak farklı bir döneme girdik. Geçen yıl ekim ayında kariyerimde 30 yılı doldurdum. Ama kariyerim boyunca bütün sektörler ve ülkelerde ekonomilerin bu kadar hızlı kötüye gittiğini görmedim. Kimse de görmemiştir. Dolayısıyla kimse bu krizin büyüklüğünü göz ardı etmemeli. Bu dönemde Fortis Türkiye’nin ilk hareketi ne oldu? De Cock: Biz aylar önce piyasalarda çalkantı ve endişe olduğunu hissettik. Fortis Türkiye olarak likiditemizi yüksek tutmalı ve bunu göstermeliyiz dedik. Bugün Merkez Bankası’nda 600 milyon YTL’miz duruyor yani likiditemiz yüksek. İlk yaptığımız müşterilerin bu sorunları duyunca mevduatlarını çekmek isteme ihtimallerine karşılık, bayramda ATM’lere ciddi miktarda para yüklemek oldu. Bayramda mevduat çıkışı olmadı ama bayramdan sonra bir miktar oldu. Bunun üzerine biz de şubelerdeki nakit miktarını iki hatta üç kat artırdık. Büyük şirketlerden de mevduatlarını çeken oldu ama Fortis Türkiye’nin bu süreçten etkilenmediğini görünce ve ana şirketin Belçika hükümeti bünyesinde olması nedeniyle arkası gelmedi. Siz krizin gelişini görmüş müydünüz? De Cock: Krizin gelişini biraz biraz görüyordum ama bu büyüklükte olacağını beklemiyordum. Daha önceki söyleşilerimde de bunun ipuçları vardı aslında. Birçok insan ‘2009’da birkaç 100 şube daha açarız’ derken ben ‘Dikkat edin zor bir yıl olacak’ diyordum; ama bu kadar zor olacağını hiç tahmin etmezdim. Sadece Türkiye olarak değil bütün dünya olarak bunun üstesinden gelmemiz ve bu krizi hem makro hem de iş dünyası anlamında nasıl aşacağımızı tartışmamız gerekiyor. Piyasalarda iyileşme, en erken 2009’un ikinci yarısında başlar ama daha geç de olabilir. Bu krizin sizi doğrudan ilgilendiren bir boyutu da var. BNP Paribas’nın Fortis’i satın alması gündemde. Bu süreci sizden dinleyebilir miyiz? De Cock: Henüz her şey çok yeni aslında. Fortis krizden etkilenince Hollanda hükümeti Hollanda operasyonlarını satın alma kararı aldı. Hatta o akşam Hollanda maliye bakanı ‘Fortis’in en sağlıklı parçasını aldık’ şeklinde çok talihsiz bir açıklama yaptı. Ardından yeni önlemler alınması gündeme geldi ve Belçika ile Lüksemburg hükümeti, hisselerin yüzde 100’ünü almaya karar verdi. Ama banka sahibi olmak bizim görevimiz değil, Fortis’in başka bir gruba katılmasını istiyoruz denince BNP Paribas devreye girdi. Kırılma noktası neydi sizce? De Cock: İleride tarih gösterecek neyin ne olduğunu. Hiçbir zaman bu o andır diyemezsiniz. Kriz kimsenin tahmin edemediği kadar büyüktü. Belki de martta hissedarlarımıza temettü dağıtmayacağız demeliydik. Krizi tam olarak göremesek bile yöneticilerin bu konuda biraz daha dikkatli olması gerekirdi. O zaman haziranda temettü dağıtmama kararı, yatırımcılar için bu kadar sürpriz olmazdı. Son olarak Fortis’in BNP Paribas’a satışı dondurulmuştu. Bundan sonra ne bekliyorsunuz? De Cock: Bazı hissedarlar, satış sürecini durdurmak üzere mahkemeye başvurdu. Bunun üzerine Belçika Temyiz Mahkemesi, satışı dondurarak, 12 Şubat'ta banka genel kurulunun toplanarak hissedarlardan onay alınmasına karar verdi. Belçika hükümeti de bu kararı temyiz mahkemesine götürme kararı aldı. Mahkeme konuyu muhtemelen bu ay görüşmeye başlayacak. Sonuçta ya devir işlemleri tekrar başlar ya da genel kurul kararı beklenir. Satış onaylanmazsa, Belçika hükümeti bünyesinde kalırız ama bu Belçika hükümetinin tercih ettiği bir şey değil. Onaylanırsa BNP Paribas yüzde 75, Belçika hükümeti yüzde 25 ortak olur ve Fortis Türkiye de dolaylı olarak BNP’nin kontrolüne geçer. Bu durumda TEB ve Fortis Türkiye birleşir mi? De Cock: Bu noktada birçok seçenek var. TEB’le de birleşebilir, Fortis Türkiye olarak da faaliyetlerini sürdürebilir. Karar çıkarsa birleşme hangi marka altında olur sizce? De Cock: Bilmiyorum, bu konuda yorum yapamam. Açıkçası bu konuda yorum yapmak için çok erken. Bütün bunlar 2009 planlarınızı nasıl etkiledi? De Cock: Bundan sonra ilk önceliğimiz, riski yönetmek. Kredi riskine dikkat edeceğiz. Ancak kredi vermeye de devam edeceğiz. Tabii 2009’da daha fazla şube açmayı düşünmüyoruz. Ama bu kesin bir karar değil daha sınırlı sayıda açabiliriz. “Hasarı yok etmek daha kolay” Yaşanan krizin Fortis markasına verdiği zarar konusunda Fortis Türkiye CEO’su Yvan de Cock, şunları söyledi: “Böyle durumların markalar üzerinde negatif etkisi olacağını inkar edemeyiz. Çünkü bazen marka yara alabilir ama bu hasarı ortadan kaldırmak zor olmayabilir ve hatta bazen bu hasarı yok etmek yeni bir marka yaratmaktan daha kolay olabilir. Bizim Türkiye’de yaptıklarımıza bakın. Altı ay önce World Card ile işbirliğine gittik. Hükümetin KOBİ projesine dahil olduk. Garanti Bankası’nın ardından internet bankacılığında en iyi bankalardan biriyiz. Birçok iyi gelişme var ve ticari anlamda faaliyetlerimize devam ediyoruz. Bugün baktığımızda likidite iyi, müşteri mevduatı var, kredi vermeye devam ediyoruz. Negatif reaksiyon göstermemizi gerektirecek bir durum yok.” Behiye Selin Taner/EKONOMİST
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!