BAYAZIT YKB'NİN NOTUNU BEĞENMEDİ
Yapı Kredi Genel Müdürü Tayfun Bayazıt, 64 yıllık geçmişinde birçok ilke imza atan bankanın notuna neden itiraz etti?
1944 yılında Kazım Taşkent tarafından "Hizmette sınır yoktur" sloganıyla kurulan Türkiye'nin ilk özel bankası Yapı Kredi yol haritasında 64 yıl boyunca payı olan yöneticilerin ördüğü tuğlalar sayesinde küllerinden yeniden doğdu. Çok değil bundan üç yıl önce 3 milyar liralık rekor zararla Koç Finansal Hizmetler-Unicredito ortaklığına devredilen Yapı Kredi, bilançosunda yaşanan iyileşmelerin yanı sıra, 2008'i kurumsal yönetimde İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) işlem gören dört büyük bankanın önüne geçerek kapattı. Koçbank'la birleşme sürecinin ardından sermayesi güçlendirilen Yapı Kredi, bünyesinde bir süredir yürüttüğü çalışmaları tamamlayarak 2008'in bitmesine saatler kala Kurumsal Yönetim Endeksi'nde işlem görmeye başladı. Yapı Kredi Murahhas Azası ve Genel Müdürü Tayfun Bayazıt, bankanın başarısında yıllar boyunca hizmet vermiş olan yönetim kadrosunun koyduğu taşların etkili olduğunu düşünüyor.
Kurumsal not 8.02
Yapı Kredi hisse senetleri, 30 Aralık 2008 itibariyle İMKB Kurumsal Yönetim Endeksi kapsamına alındı. Saha Kurumsal Yönetim ve Derecelendirme şirketinden 8.02'lik kurumsal yönetim derecelendirme notu alan Yapı Kredi, böylece Sermaye Piyasası Kurulu'nun (SPK) kurumsal yönetim ilkelerine önemli ölçüde uyum sağlamış olduğunu da teyit etmiş bulunuyor. Bu notun kendileri için yeterli olmadığını düşünen Tayfun Bayazıt, Kurumsal Yönetim Endeksi'nde büyük bankalar arasından sadece Yapı Kredi'nin olduğunu belirterek, "Hala perfect değiliz, daha iyileştirilecek şeyler var, bu nedenle de notumuz 10 değil" dedi.
Kurumsal yönetimin Türkiye'de şirketleri daha değerli kılmanın önemli bir unsuru olduğunu kaydeden Bayazıt, "Biz de bu konuda kendi ev ödevimizi yaptık. Yani kurumsal yönetimin, şeffaflık, adillik, hesap verilebilirlik, yönetim kurulunun buna göre yapılanması gibi işleri tamamladık ve bir yere geldik. Çalışmalar tamamlandıktan sonra bir banka olarak bundan gocunmamak ve çekinmemek gerektiğini düşünerek girişimlerde bulunduk. Bu rating sisteminden geçelim sonra da notumuzu daha yukarı taşımak için gerekeni yapalım bize bir hedef olsun istedik. Yönetim Kurulu da bunu benimsedi. Bu not bizim için yeterli değil, daha iyisi için uğraşacağız" açıklamasında bulundu.
Evrim mi değişim mi
Aslında Kurumsal Yönetim Endeksi'ne girmek Bayazıt'ın da dediği gibi sonuçlardan biri. 25 yıllık Çukurova Grubu hakimiyetinde kaldıktan sonra bir anlamda sahipsiz geçirdiği birkaç yıllık sürecin Yapı Kredi'de bıraktığı hasarların tamir edildiğinin de bir göstergesi. 3 milyar YTL rekor zararla KFH'ya geçip Koçbank'la birleşme süreci tamamlandıktan sonda sermayesi güçlendirilen Yapı Kredi'nin geçirdiği evrimi de ortaya koyuyor aslında.
"Yapı Kredi çok güçlü bir marka. 1944'te kuruluşundan bugüne kadarki 64 yıl içinde çok çeşitli evrelerden geçti" diyen Bayazıt, Kazım Taşkent'in "Hizmette sınır yoktur" sloganını bugün hala kendilerine ilke edindiklerini söylüyor. Bayazıt, yönetim takımının 64 yıl boyunca her yıl bir tuğla daha eklemesiyle bugünlere gelindiğine inanıyor. Kuvvetli bir marka ve güçlü bir altyapının bankalar için büyük bir avantaj olduğunu vurgulayan Bayazıt, "Bunun arkasına güçlü sermaye yapısı, ehil bir yönetim, iyi bir strateji, bu stratejinin doğru icrasını koyarsanız başarılı sonuçlar ortaya çıkıyor. Genelde bankacılık sektörü için uyumlu ve aynı hedefle çalışan yönetim takımı son derece önemli" diye konuştu.
Yapı Kredi'yi 2010'da çok daha iyi yerlerde hayal ettiğini kaydeden Bayazıt, hala iyileştirme ihtiyaç duyulan alanlar olduğunu belirterek "Bu bir evrim" dedi.
Kayıpları hızlı telafi etti
25 yıllık Çukurova Grubu hakimiyetinin sona erdiği 2005 yılından bu yana, İtalyan Unicredit-Koç Holding ortaklığı olan Koç Finansal Hizmetler'in bünyesine giren Yapı Kredi Bankası, 2002-2005 yılları arasında yaşanan tüm kayıplarını telafi ettti. Koçbank'ı bünyesine katarak Türk bankacılık tarihinin en önemli birleşmelerinden birini tamamlayan Yapı Kredi'nin, 2005 yılındaki yaklaşık 3 milyar liralık zararı bu yılın dokuz ayın sonunda 1 milyar liralık kara çevirmiş durumda.
İtalyan Unicredit ile Koç Holding'in yarı yarıya ortaklığı olan Koçbank 28 Eylül 2005'te Yapı Kredi Bankası'nın yüzde 57,42'sini 1.4 milyar dolara Çukurova Grubu ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'ndan aldı. Yapı Kredi'nin Ağustos 2008'de gerçekleştirilen sermaye artırımı ile birlikte 2005 sonunda 752 milyon YTL olan sermayesi 4 milyar 347 milyon liraya yükseldi.
Bankalar sabırlı olup akıllıca davranmalı
2008'in son günlerinde Yapı Kredi'nin planları içinde global kriz nedeniyle eleman çıkarmanın olmadığını açıklayan Tayfun Bayazıt, sektöre de sabırlı olunması ve akıllı adımlar atılması tavsiyesinde bulundu. Sektörde 2001 Krizi'nde yaşanan gibi bir işten çıkarmanın olmayacağını umduğunu belirten Bayazıt, "Biraz daha sabırlı olmamız, akıllı davranmamız gereken bir süreç var önümüzde. Eğer bu kriz küresel anlamda daha fazla derinleşmez ve bizi daha fazla etkilemezse, biz de bu süreci iyi yönetirsek az hasarla çıkabiliriz, eski büyüme tempomuzu tekrar yakalayabiliriz. Bu da 2009'da zor gözüküyor ama 2010'dan itibaren yaşanabilir" değerlendirmesinde bulundu. Ancak küresel krizin boyutlarının daha da büyümesi halinde bankalar dahil tüm kurumların tedbir almak zorunda kalabileceğini ifade eden Bayazıt, "Krizler her zaman kendi planlarını gözden geçirme, iş yapma biçimlerini değerlendirme, gereksiz masraflarını azaltma, esnek bir yapıyla çalışma gibi fırsatlar da sunuyor. Gördüğüm resim için çok kötümser değilim ama çok iyimser de değilim. Ben şimdilik sabırlı olunması gerektiğini düşünüyorum. Daha kötüye giderse de tasarruf için gereken önlemler alınmalı" diye konuştu.
ELİF BATU YENER/REFERANS