Bankaların gözü Arap dünyasında

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Türkiye ile Arap ülkeleri arasında tarihsel, kültürel, dini bağlantılar dolayısıyla çok taraflı ekonomik ve ticari ilişkilerin hızlı geliştiğini belirterek, "Türkiye bankaları, finansal durumu iyi olduğu için bu amaçla büyük katkı yapabilirler. Nitekim Türk bankaları, bölgedeki yüksek likidite düzeyini ve kalkınma potansiyelini göz önüne alarak gözlerini bu alana çevirmişlerdir" dedi. Başkan Yılmaz, 5. Türk-Arap Ekonomi Forumu kapsamında "Büyüme ve İstikrar: Bölgesel Bir Perspektiften Zorluklar ve Fırsatlar" konulu konuşmasında, küresel çapta ekonomik toparlanmanın 2010'un ilk yarısında farklı ülkelerde farklı tempolarda olmak üzere devam ettiğine değinerek, uluslararası örgütlerin, toplanmanın beklendiğinden daha erken, daha iyi ama farklı hızlarda geldiğini söylediklerini aktardı. Koordinasyon içinde uygulanan ekonomik politikaların, yeni bir büyük depresyon yaşanmasını "şimdilik" engellediğini ancak daha birçok zorlu sorun olduğunu belirten Yılmaz, borçluluk ve mali dengesizliklerin, en büyük sorunlar olarak görüldüğünü, bunların yalnızca kısa değil, uzun vadede de sorun yarattığını anlattı. Yılmaz, "Son haftalardaki borsa gelişmeleri de bunu gösteriyor. Buradaki gelişmeler makro ekonomik ve finansal istikrarı engelleyebilir. Özellikle bazı Avrupa ülkelerindeki büyük sorunlar, hızla, etkili ve inandırıcı şekilde çözülmelidir. Yoksa Avrupa'nın içinde ve dışında çok ciddi etkiler yaratabilir" değerlendirmesinde bulundu. Türkiye ekonomisinde daha parlak bir tablo ile karşılaşıldığını dile getiren Yılmaz, "Aslında tarihsel olarak risk algılamaları son derece yüksektir, volatilite çok yüksek olmuştur özellikle 90'lı yıllarda... Finansal sistemimizin bu seferki dayanıklılık ve temkinli makro politikalarımız dolayısıyla, Türkiye krizden daha az etkilendi" diye konuştu. Yılmaz, bölgedeki ilişkilerin güçlendiği ifade ederek, şunları söyledi: "Aramızda tarihsel, kültürel, dini bağlantılar dolayısıyla çok taraflı ekonomik ve ticari ilişkilerimiz hızlı gelişmektedir. Türkiye bankaları, finansal durumu iyi olduğu için bu amaçla büyük katkı yapabilirler. Nitekim Türk bankaları, bölgedeki yüksek likidite düzeyini ve kalkınma potansiyelini gözönüne alarak gözlerini bu alana çevirmişlerdir. Burada istikrarlı ve sürdürülebilir büyüme hızlarının sağlanması büyük olasılıktır." Ödemeler sisteminin önemini vurgulayan Yılmaz, 20 yıl içinde hızlı teknolojik ilerlemenin, finansal küresel piyasaların küreselleşmesinin önündeki engelleri kaldırdığını, ülke içinde ve sınırlar ötesinde ödemelerin hızlandığını hatırlattı. Krizin başlangıcından bu yana bölgede ticaretin arttığına değinen Yılmaz, bölgedeki ödemeler sisteminde sorun olduğuna ilişkin bilgi aldığını ifade ederek, Merkez Bankası'nın Türkiye'deki ödemeler sisteminin modernizasyonu açısından önemli rol oynadığını ve bankalararası ödemeler sistemi bakımından atılım yapıldığını kaydetti.