BANKALAR KENDİ İŞİNE DÖNMELİ

Akbank Genel Müdür Vekili Hakan Binbaşgil, krizden sonra bankaların gerçek faaliyet alanlarına dönmesi gerektiğini belirterek, şu anda bonodan sağlanan karlılığın sürdürülebilir olmadığını söyledi. "Bono türü ürünlerde hakikaten bir karlılık olabilir ama sürdürülebilir şey ancak müşteriden gelebilir" diyen Binbaşgil, uzun vadeli başarının ise müşteri odaklı bankacılık yapmaktan geçtiğini kaydetti. Binbaşgil, bunu yapabilmek için de ortamın müsait olmasının ve riskin iyi yönetilmesi gerektiğinin altını çizdi. Dünyanın çok kötü gittiği bir ortamda bir ülkenin iyi gitmesinin mümkün olmadığını belirten Binbaşgil, Türkiye'nin tekrar büyümeye geçmesinin de dış piyasalara paralel olduğunu vurguladı. Kredilerin hacmi düşük Türkiye'nin bu süreçte bazı avantajlarının olduğunu ifade eden Binbaşgil, "Bankacılık sektörü gerçekten kuvvetli ve sağlam. Bir kere bizim kaynak yapımız daha çok mevduat ve tabana yaygın. Öz kaynakları kuvvetli. Türkiye'de toksik ürünler yok ve milli gelir ile kıyaslandığında Türkiye'de kredi hacminin milli gelire oranı hala az. Dolayısıyla krediler nispeten sağlıklı" diye konuştu. Mortgage kredilerinin milli gelirin yüzde 5'i olduğunu anlatan Binbaşgil, yurt dışı bankalarının, evin değeri 100 lira ise 100 liradan kredi verdiğini, ancak Türkiye'de 100 liralık eve 65-70 lira kredi verildiğini söyledi. Bu durumun müşteri gözüyle bakıldığında çok sevimli olmadığını belirten Binbaşgil, ancak sistemin sağlıklı çalışması için bunun gerektiğini ifade etti. Türkiye'de çok iyi bir bankacılık sistemi olduğunun altını çizen Binbaşgil, dünyanın tekrar büyümeye girmesiyle Türk bankacılık sisteminin zaten var olan reel ekonomiyi destekleyecek gücünün devreye gireceğini belirtti. Yurt dışındaki bankaların ise farklı bir durumu olduğunu kaydeden Binbaşgil, "İlk önce bankalar kendilerini düzeltecekler, sağlıklı bir hale gelecekler, ondan sonra da reel sektörü desteklemeye çalışacaklar" dedi. Bankaların maliyetleri düşmeli Merkez Bankası'nın faiz indirimlerine karşılık bankaların faiz indiriminde gecikmeli davranmasına ilişkin olarak Binbaşgil, "Bankalar kendi maliyetlerini bir şekilde düşürecek ki ardından bu kredi maliyetlerine yansısın. Bankaların bir maliyeti var. Ama Merkez Bankası'nın açıkladığı faiz oranları kadar olmasa da mevduat faizlerinde ve buna paralel kredi faizlerinde düşüş gerçekleşti" dedi. Binbaşgil, Merkez Bankası'nın doğru şeyleri yaptığını da sözlerine ekledi. Akbank'ın asıl faaliyet alanının müşterileri ile olan faaliyet alanı olduğunu ifade eden Binbaşgil, orta ve uzun vadeli planlarında hiçbir sapma bulunmadığını belirterek, "Ama bir bankanın en önemli görevlerinden biri mevduat sahibini de korumak. Kredilerin doğru projelere verilmesi tabii ki bir bankacının en asli görevi. Ona çok dikkat etmek gerekiyor" dedi. Dünya en kötüyü gördü Bundan sonraki süreçte, kredilerde ve piyasadaki talepte canlanmanın yaşanacağını kaydeden Binbaşgil, dünyanın ve Amerika'nın en kötüyü gördüğünü belirterek "Bundan sonra da umuyoruz biraz toparlanacak ama 'yarın her şey çok iyi olacak' gibi beklememek, biraz sabırlı olmak lazım. Herhalde ufak ufak çıkışa geçecek" dedi. Piyasadaki takip oranlarında bir yükselme olduğunu ve yüzde 9'lu oranlara geldiğini, ancak Akbank ve Fish'e bakınca bu rakamın sektörün altında kaldığını belirten Binbaşgil, kredi kartlarının yeniden yapılandırılmasıyla ilgili de "Orada bayağı imkanlar sunuluyor ama müşteriyi bilgilendirmek zaman alıyor. Bence rakam artacaktır ama tahmin yapmak zor" diye konuştu. 120 bin euroluk yat öğretmene çıktı Akbank ve Boyner Holding işbirliği ile 10 ay önce çıkarılan Fish kredi kartının haziran ayı ödülü olan Jeanneau Sun Odyssey 30i marka yelkenli, anaokulu öğretmeni Sevtap Erön'e çıktı. Bodrum'da düzenlenen törenle talihli ana okulu öğretmeni yatı Hakan Binbaşgil'den teslim aldı. Törenden önce konuşan Binbaşgil, 9 metre uzunluğundaki yelkenlinin fiyatının yaklaşık 120 bin euro olduğunu söyledi. Fish kredi kartının hayata geçtiği 323 günde 5.8 milyon lira değerinde toplam 381 ödül ve Boyner Grubu mağazalarında 3 bin 250 kişiye bedava alışveriş hediye ettiğini belirten Binbaşgil, "2009 için 8 milyon lira gibi bir rakam bütçeledik" dedi. Krize rağmen yatırımlar ve ödül programları konusunda geri adım atmadıklarını ifade eden Binbaşgil, kriz aylarında Fish'in piyasaları biraz da olsa canlandırma misyonunu gerçekleştirdiğini ifade etti. 250 bin Fish sahibi var Fish'in kullanıcı sayısının 250 binin üzerine çıktığını ifade eden Binbaşgil, Fish kullananların yüzde 50'sinin 35 yaşın altında olduğunu ve kart sahiplerinin yarısının bayanlardan oluştuğunu söyledi. Fish'de şimdiye kadar 4 bine yakın kişinin hayallerinin gerçekleştiğini kaydeden Binbaşgil, Fish portföyünün zaman içinde birkaç milyon olacağını tahmin ettiklerini belirtti. Fish'in piyasadaki kartlara oranla daha fazla kullanıldığını anlatan Binbaşgil, "Kart başına kullanım sektörde ortalama 400 TL iken, Fish'de kullanım bu ortalamanın yüzde 10-15 üzerinde" diye konuştu. Binbaşgil, Fish'in bugüne kadar 4 daire, 2 tekne, 4 adet BMW ve Land Rover marka 4x4, BMW, M3, BMW 316, BMW 116, MINI Cooper, Fiat 500 marka 19 araba, Harley Davidson, BMW, Vespa, ATV marka 55 adet motosiklet ile LCD, TV, buzdolabı, 2 bin lira tutarında mutfak harcaması, 3 bin liralık Boyner hediye çeki dağıttığını anlattı. Fish'in 2009 yılı sonundaki büyük ödülü ise Ağaoğlu Eltes Gold Residence'ta bir daire ve bir Land Rover Discovery III olacak. EBRU TUNCAY-REFERANS