ALTIN MEVDUATINA İLGİ ARTIYOR

Altını hem yatırım aracı, hem de takı olarak kullanmayı seven Türkler, altına dayalı mevduatı da çok sevdi. Piyasalarda yılbaşından bu yana altına yatırım yapan müşteri sayısının yüzde 85 arttığını belirten Yapı Kredi Bankası Kişisel Bankacılık Pazarlama Bölümü Başkanı Pınar Aksoy, Türkiye'de sadece kendilerinin sunduğu altına dayalı mevduatta da artış yaşandığını söyledi. Aksoy, Yapı Kredi'de minumum 10 gram altın ile açılan Vadeli Altın Mevduatı hesaplarının müşteri sayısının yılbaşından beri yüzde 21 arttığını belirtti. Hesabın ortalama vade süresinin 142 gün olduğunu ifade eden Aksoy, son dönemlerde dolardaki düşüşlerle birlikte Türk insanının altına daha fazla yatırım yapacağını söyledi. Yastık altı ekonomiye giriyor Altının birçok finansal enstrümanla ters korelasyona sahip olduğu için kriz dönemlerinde yatırımcıların güvenli limanı olduğunu ifade eden Aksoy, "Müşteriler bir aydan 12 aya kadar istedikleri vade için Vadeli Altın Mevduatı açarak altının getirisine ilave olarak faiz kazancı da elde edebiliyor" dedi. Müşterilerinin miligram bazında döviz alır-satar gibi kolaylıkla altın alabildiklerini belirten Aksoy, yatırımcıların fiziki anlamda da külçe altını hesaplarına yatırabildiklerini söyledi. Yatırımcıların işlemlerini şubeden veya internet bankacılığı aracılığı ile yaptıklarını kaydeden Aksoy, "Türk yatırımcısının altına olan ilgisinin her dönemde yüksek olduğu bilinen bir gerçek. Yapı Kredi Bankası olarak, Türkiye'de yastık altında saklanan altın miktarından yola çıkarak Türk halkının altına olan ilgisi doğrultusunda Vadeli Altın Mevduatı hesabını oluşturduk" diye konuştu. 1000 doların üstü kalıcı değil Aksoy, son dönemlerde dolardaki düşüşlerle birlikte altının Türk yatırımcısı tarafından daha fazla tercih edilmesini beklediklerini söyledi. Global ekonomilerdeki toparlanmanın başlaması ve enflasyonist beklentilerin gündeme gelmesini takiben diğer emtialar ile birlikte altına olan talebin artmasını beklediklerini söyleyen Aksoy, buna karşılık temel verilerde bir değişiklik olmadığı sürece altın fiyatlarının ons başına 1.000 doların üzerinde kalmakta zorlanabileceğini söyledi. Aksoy, altının uzun vadeli düşünen, dönemsel dalgalanmalardan etkilenmeyecek yatırımcılar için uygun olduğunu söyledi. Yatırımcı riski azaltıyor Piyasalardaki belirsizlik ortamının yatırımcıların daha az riskli ürünlere yönelmelerine sebep olduğunu kaydeden Aksoy, "Bu durumun en belirgin göstergesi krizin başladığı dönemlerde borsadan çıkışın hızlanması ve Merkez Bankası tarafından faiz indirim sinyallerinin gelmesiyle yatırımcıların tahvil bonoya ve tahvil bono fonlara yönelmesidir" diye konuştu. Müşterilerine her zaman riski dağıtmalarını önerdiklerini vurgulayan Aksoy, "Faiz düşüşü beklentisiyle orta vadeli tahvil bono fonları ve risk iştahına göre A tipi fonlar da portföylere alınabilir" dedi. Aksoy, krizin ve belirsizlik ortamının devam etmesi nedeniyle yatırımcılara tek bir finansal enstrümana yatırım yapmamalarını ve riski dağıtmalarını önerdi. Sert fiyat hareketleri beklemeyin Bu arada geçen hafta altın fiyatları ons başına en yüksek 959 dolar en düşük ise 925 dolar seviyesini gördü. Altın fiyatlarındaki teknik hareketlerin diğer emtialarda da gerçekleştiğini belirten piyasa uzmanları, önümüzdeki hafta içinde altının ons başına 900-950 dolar seviyelerinde hareket edebileceğini belirtiyor. Uzmanlar, euronun dolar karşısında değer kazanması durumunda altın fiyatlarında kalıcı bir yükselişten bahsetmenin mümkün olabileceğini söyledi. Bugünkü piyasa şartlarında altında sert fiyat hareketleri beklemediğini ifade eden uzmanlar, ABD ve Avrupa ekonomisine ilişkin beklentilerin pariteyi bunun da altın fiyatlarını doğrudan etkileyeceğini söylüyor. PINAR SUNGUR - REFERANS