Zenginler lüksten 'utanıyor'

FINANSINGUNDEMI.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

Dünyanın en prestijli danışmanlık şirketlerinin başında gelen Bain, tüketicilerin statü sembolü satın alımlarını ve deneyimlerini kısıtladığını öne sürüyor. Bu, zenginlerin lüks’ten yavaş yavaş uzaklaştıklarını da gösteriyor.

Finansingundemi.com’un derlediği bilgilere göre, analistler, zengin Amerikalıların kendilerinin zengin olarak sınıflandırıldığının giderek daha az farkında olduklarını söylüyor. Bain ise ‘lüks utancı’ndaki artışın bu kişilerin zenginliklerini gizlemeye çalıştıkları anlamına geliyor olabileceğini söylüyor.

Zenginlik siyasallaşıyor

Fortune’dan Eleanor Pringle’ın haberine göre, ekonomik dalgalanma zamanlarında zenginlik, genellikle siyasallaşan bir konu haline geliyor. Trump 2.0 yönetimi altında bu, kimin ne kadar vergilendirilmesi gerektiği, ‘zengin’in ne olduğu ve bu özel sermayenin kamu finansmanı endişelerini gidermek için nasıl harekete geçirilmesi gerektiği konusundaki tartışmalar anlamına geliyor.

ABD’de Oval Ofis’in, “Tek, Büyük, Güzel Yasa Tasarısı"yla, Kongre Bütçe Ofisi'nin (CBO) tahminlerine göre, en fakir Amerikalılara yılda yaklaşık 1.600 dolara mal olacağını ve en zengin hanelerin gelirini yılda ortalama 12.000 dolar artıracağını bulmasının ardından görüşler farklılaştı.

Bu tartışmalar, miras ve bağışlar için muafiyet eşiğinin 15 milyon dolara çıkarılması ve eyalet ve yerel vergiler için kesintilerin üst sınırının 10.000 dolardan 40.000 dolara çıkarılması gibi politika değişiklikleri nedeniyle yaşanıyor.

Zenginler zengin olduklarının farkında değil

UBS'in baş ekonomisti Paul Donovan'a göre, servet vergileriyle ilgili güncel tartışmalardaki sorun, Amerika'nın daha zengin seçmenlerinin genellikle zengin olduklarını fark etmemeleri.

Donovan şunları söylüyor: “Varlık vergileri ve miras vergileri gibi konulardaki tartışmalarda giderek daha fazla gündeme gelmeye başlayan oldukça ilginç bir konu da, servet algısı ile servetin gerçekliği arasında giderek daha fazla uçurum oluşması. Bu yüzden insanlar, 'Evet, milyonerler için servet vergisi yapmalıyız ama ben yapmayacağım, ben milyoner sayılmam' diyecekler. Oysa aslında Manhattan'da iki yatak odalı bir daireniz varsa, tanım gereği zaten bir milyonersiniz.”

Donovan, sosyal medyanın da serveti çarpıttığını ifade ediyor. Donovan, servet eşitsizliği değişmemiş olsa bile, insanların çevrimiçi paylaşılan savurganlık nedeniyle kendilerini daha kötü hissettiklerini söylüyor ve ekliyor: “Sonuç olarak, insanların belki de servetlerine ilişkin algıları ile servetlerinin gerçekleri arasında daha fazla kafaları karışıyor. Birçok insan zengin ancak bir sosyal medya fenomeninin ya da ‘influncer’ının gösterişli hayatını yaşamadıkları için kendilerini bir şekilde dezavantajlı olarak algılıyorlar.”

Lüks utancı

Zenginlik, sosyal olarak giderek daha fazla ayrıştırıcı bir konu haline geldikçe, hatta varlıklı olanlar bile durumlarının gerçekliğinden uzaklaşırken, tüketiciler statü sembolü satın alımlarını ve deneyimlerini şimdiden kısıtlıyor. Bain&Co'nun lüks sektörüyle ilgili bahar güncellemesi, özellikle sektörün kişisel eşya işinin küçüldüğünü gösteriyor.

Raporun yazarlarından Claudia D'Arpizio, ‘lüks utancı’ ifadesinin ilk olarak, milyonlarca Amerikalının evlerini ve işlerini kaybetmesi nedeniyle zenginliğin kaba olarak algılandığı 2008 mali krizi sırasında ortaya atıldığını söylüyor.

D'Arpizio, lüks mağazaların tüketicileri alışverişleriyle birlikte göndermek için daha yaygın olarak beyaz kağıt torbalar stokladığını, çünkü bireylerin tasarımcı çantalarla görülmek istemediğini sözlerine sözlerine ekliyor.

D’Arpizio, “ABD'de bu kendiliğinden oluşan bir şeydi; insanlar utandıkları için davranışlarını düzeltiyorlardı. Şu anda Çinli tüketicilerin öncülük ettiği trend ise hükümetsel” diyor ve yeni durumu şu sözlerle açıklıyor: “Bu, insanların her yıl daha da zenginleştiği son 15 yılda lüks tüketimi teşvik eden komünist bir rejim. Şimdi büyüme yavaşlarken genç nesillerde işsizlik var; bu yüzden gerginliği önlemek için zengin insanlara 'şu anda zengin olduğunuzu göstermeyin' demeye çalışıyorlar.”

Bu sosyal gerginliğin Batı'ya yayıldığını da sözlerine ekleyen D'Arpizio, lüks markaların elit olma algısına daha az, kültür ve inovasyonun kalesi olmaya daha çok odaklanması gerektiğini söylüyor.

Zenginler daha da zenginleşiyor

Bununla birlikte, zenginler zengin olmak istemiyor ya da zengin olduklarının farkında değil diye, bu, varlıklarını üreten motorların daha yavaş hareket ettiği anlamına gelmiyor. Donovan, “Zenginlik büyümesinin sürücüsü üzerinde hiçbir etkisi olmayan, dikkate almamız gereken iki bağımsız sürücü var. Bunlardan ilki ekonomik milliyetçiliğin yükselişi” diyor.

Sadece Trump'ın ‘Önce Amerika’ girişimine bakmak bunun için yeterli ancak Donovan bu davranışın Çin gibi ülkelerde de yaygın olduğunu ekliyor. Donovan, “Yabancı markalara, yabancı şirketlere karşı oldukça sık düşmanlık olabilir. Bu, örneğin Çin'deki Avrupa merkezli lüks markalarında kesinlikle gördüğümüz bir şey” diye ekliyor.

Donovan, zenginlerin tüketime yaklaşımını şekillendiren ikinci bir faktörün ise mallara daha az ve eğlenceye daha çok odaklanmaları olduğunu belirtiyor.

Donovan, “Bana sıkça sorulan bir soru şu: Bir ekonomist eğlenmekten ne anlar? Cevap: Instagram’da paylaşabileceğiniz her şey. Yani yurtdışı seyahatleri, dışarıda yemekler, Taylor Swift konserleri. Dürüst olmak gerekirse, aynı zamanda giyim de öyle çünkü açıkçası son yemeğinizi Instagram'da paylaşıyorsanız, bunu yeni bir kıyafetle yapmanız gerekir” diyor.

Donovan, “Tüm servet yaratımından bağımsız olan bu trendleri hesaba katmalıyız çünkü bunlar servet konusunda çekingen bir görünüm verebilirken aslında tüketim kalıplarının başka nedenlerle değiştiğini göstermesi bakımından da önemli” şeklinde konuşuyor.

İsviçre'de zenginleri rahatsız edecek referandum

İşte kendi servetini kazanan en zengin ünlü kadınlar

Bir gün mutlaka zengin olacağınızın 5 işareti

ABD’nin en zenginleri servetlerine servet kattı!

İşte ABD'nin en zengin 25 ailesi

Trump’tan zenginlere şok vergi talimatı