Yazdır
FINANSINGUNDEMI.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
İsviçre bankası UBS’in Başkanı Colm Kelleher, sigorta şirketlerinin ellerindeki özel kredi varlıkları için daha yüksek kredi notu verecek derecelendirme kuruluşlarını tercih ettiğine dikkat çekti. Kelleher bu yönelimin küresel finans sistemi için “yaklaşan sistemik bir risk” oluşturduğu uyarısında bulundu.
Financial Times’ın haberine göre, salı günü Hong Kong Para Otoritesi’nin düzenlediği bir zirvede konuşan Kelleher, özellikle ABD’deki sigorta sektörünün, 2008 Küresel Finans Krizi öncesinde bankaların ve diğer kurumların yaptığı hatayla benzer bir yolda olduğunu söyledi. Subprime kredileri hatırlatan UBS Başkanı günümüz sigorta şirketlerinin de benzer bir şekilde “kredi derecelendirme arbitrajına” girdiğini söyledi.
Kelleher bu açıklamasıyla, likit olmayan özel kredi varlıklarını elinde bulunduran ve şeffaflık konusunda eleştirilen trilyonlarca dolarlık sigorta sektöründeki risklere dikkat çeken isimler arasına katılmış oldu.
UBS Başkanı “Şu sıralar küçük ölçekli kredi derecelendirme kuruluşlarının yatırım uygunluğu kriterlerini karşılamak için hızla büyüdüğünü görüyorsunuz” dedi. Kelleher, düzenleyicilerin sektör için daha hızlı büyüme baskısı yaptığını ancak denetim altına almakta yetersiz kaldığını vurguladı.
Kelleher, “Sigorta sektörüne baktığınızda etkin bir düzenleme eksikliği nedeniyle yaklaşan bir sistemik risk söz konusu olduğunu görüyorsunuz” uyarısında bulundu.
Uluslararası Ödemeler Bankası (BIS) da geçen ay yayımladığı raporda, ABD’li sigorta şirketlerinin elindeki özel kredi varlıklarının notlarının şişirilmiş olabileceğini belirtmişti. BİS raporunda finansal stres dönemlerinde zorunlu varlık satışlarının (fire sale) yaşanabileceği uyarısında bulunuldu.
Küçük derecelendirme kuruluşları, yalnızca ihraççı ve seçilmiş yatırımcılar tarafından görülebilen (private letter ratings) derecelendirmeler sunarak özel kredi piyasasında pay kazandı.
Yatırımlarının belirli bir kısmını yatırım yapılabilir seviyedeki varlıklarda tutmak zorunda olan ABD hayat sigortası şirketleri, özel kredi piyasasının ve bu tür özel derecelendirme hizmetlerinin en büyük müşterileri arasında yer alıyor.
Bu derecelendirmeler, subprime otomotiv kreditörü Tricolor ve yedek parça üreticisi First Brands şirketlerinin iflaslarının ardından daha fazla mercek altına alındı. Zira söz konusu gelişmeler, hızla büyüyen özel kredi sektöründeki şeffaflık eksikliğiyle ilgili endişeleri artırdı.
Kelleher “2007’de subprime kredilerde yaşananların temelinde de derecelendirme kuruluşları arasındaki arbitraj vardı” hatırlatmasında bulundu.
UBS Başkanı ayrıca, İsviçre yönetimine yönelik de sert eleştirilerde bulundu. Kelleher, servet yönetimi alanında Hong Kong ve Singapur’un artan rekabetçiliği nedeniyle İsviçre’nin “cazibesini kaybettiğini” ve Donald Trump yönetiminin ticaret savaşı ile yüksek ABD tarifelerinin, ülkenin ilaç sanayisine zarar verdiğini söyledi.
Kelleher “İsviçre şu anda büyük zorluklarla karşı karşıya ve bir yol ayrımında,” dedi.
Trump yönetimi, ağustos ayında İsviçre’ye yüzde 39 oranında beklenmedik derecede yüksek bir gümrük vergisi uygulamıştı. Bu oran, Batılı ülkeler arasında en yüksek seviyelerden biri olarak öne çıktı. Ülkedeki saat üreticileri, ilaç üreticileri ve diğer ihracatçılar da ciddi bir darbe aldı.
Kelleher, UBS’in rakibi Credit Suisse’i devralmasının ardından sermaye yeterliliği düzenlemelerini sıkılaştırmaya çalışan İsviçreli düzenleyicilere de eleştiriler yöneltti. UBS Başkanı, “İsviçre, bankacılık dünyasındaki rolü konusunda bir kimlik krizi yaşıyor” dedi.
Trump’tan New York’a fon tehdidi!
Bankalar özel kredilerde krize mi hazırlanıyor?
Suç geliri 'sigorta primi' adı altında aklanmış