Şimdi petrokimya hisseleri gözde
Krize en duyarlı sektörlerden biri olan petrokimya, toparlanma dönemlerinde ise hızla performansını artırabiliyor. Nitekim 2010u toparlanma yılı olarak gören borsa uzmanlarının önerilerinde de petrokimya hisseleri ön plana çıkmış durumda...
TEREDDÜTLER henüz tam olarak giderilebilmiş değil. Ancak resesyondan çıkış ve toparlanma yönünde güçlü işaretler gelmeye devam ediyor. Ekonomik büyüme dönemlerinde güçlü performans sergileyen sektörlerden biri de petrokimya. Kriz dönemlerinde aksine daralan bu sektör, toparlanma sinyallerine bağlı olarak şimdiden yatırımcıların takibine girmiş durumda. Ancak uzmanlar, sektörde yeni devreye girecek kapasitelerin marjları baskı altında tutabileceğini de göz ardı etmiyor...
Bu yıl ham petrol fiyatlarında 2009a göre sınırlı bir artış bekleniyor. Bu artışın maksimum yüzde 10 seviyelerinde kalmasına, ancak buna karşılık global talebin 2008deki seviyeleri yakalamasına kesin gözüyle bakılıyor. Petrol fiyatlarının bu yıl dar bir bantta hareket edeceği beklentisi hakim. Ancak ekonomideki büyümeye bağlı olarak kapasite kullanım oranlarının yükseleceği öngörülüyor.
Borsacılar, petrokimyayla ilgili gelişmelerin, hammadde açısından dışa bağımlı bir sektör olan gübreyi de doğrudan etkilediğini vurguluyor. Çünkü kimyasal gübre üretiminde kullanılan doğalgazın yanı sıra fosfat kayası, potasyum tuzları gibi ana girdilerin yaklaşık yüzde 95i dış pazarlardan temin ediliyor. Dışa bağımlılık nedeniyle uluslararası pazar koşulları ile fiyatlar da gübre sektörü için belirleyici oluyor.
İşte borsanın önde gelen uzmanları, bu beklenti ve gelişmeler doğrultusunda İMKBde hisse senetleri işlem gören petrokimya ve gübre şirketlerini masaya yatırdı...
Onur MUTLU / Gedik Yatırım Ortaklığı Genel Müdürü
HEKTAŞ ŞİMDİLİK İZLENMELİ
Hektaş: Şirketin 2009 yılı satışları 2008e göre yüzde 13.2 artışla 74.9 milyon TLye ulaştı. Net karı ise yüzde 49 düşüşle 5.7 milyon TLye geriledi. 2009un son çeyreğinde Hektaşın FAVÖKünün 2008in aynı dönemine göre yüzde 43 gerilemeyle -1.9 milyon TLye düştüğü görülüyor. FAVÖKte 2009 yılı üçüncü çeyreğine göre son çeyrekte ise yüzde 2.341 gibi rekor bir düşüş dikkat çekiyor. Şirketin 2009 yılı faaliyetleri sonucunda FAVÖK marjı yüzde 17den 7.6 seviyesine geriledi. Hissenin son bir ayda İMKB-100 endeksinin yüzde 2 gerisinde kaldığı, son üç ayda ise relatif olarak yüzde 3 daha iyi performans gösterdiği görülüyor. Son bir yılda ise endekse göre yüzde 47.5 daha düşük performans gösterdi. Yatırımcılara şimdilik izlemelerini öneriyoruz.
Petkim: 2009 yılı net karı, geçen yıla göre yüzde 175 artışla 114 milyon TL oldu. Bu rakam, şirketin 82.3 milyon TL olan net kar beklentisinin yüzde 39 üzerinde gerçekleşti. Petkimin toplam satışları ise 2008e göre yüzde 11.3 düşüşle 2 milyar 57 milyon TLye geriledi. Petkim için 2009 yılı satış beklentisi 2 milyar 60 milyon TL idi. Dolayısıyla satışlar beklentilere paralel gerçekleşti. Şirketin 2009 yılı son çeyrek satışları da 600 milyon TLlik beklentiye paralel olarak 599 milyon TL açıklandı. Petkimin 2009 yılı FAVÖKü 2008e göre yüzde 805.3 artışla 144.7 milyon TL seviyesine çıktı. Beklenti 190 milyon TLyle bunun yüzde 31 üzerindeydi. Bu yıl Petkimin satış gelirlerinin yüzde 17.5 artışla 2 milyon 418 bin, FAVÖKün ise yüzde 60.4 artışla 232 milyon TLye yükselmesini bekliyoruz. 2010 yılı net kar beklentimizse 2009a oranla yüzde 4.8 yükselişle 119.5 milyon TLye karşılık geliyor. Petkim hisseleri için hedef fiyatımız 8.9 TL. Bu da yüzde 2.9 yükseliş potansiyeline karşılık geliyor.
Brisa: Şirketin 2009 yılı net karı 2008e göre yüzde 23 artışla 39.1 milyon TL oldu. Bu rakam 24 milyon TLlik net kar beklentimizin yüzde 63 üzerinde gerçekleşti. Brisanın 2009 satışları ise 2008le neredeyse aynı seviyede 776 milyon TL seviyesinde oluştu. Bizim beklentimiz 1 milyar 109 milyon TL idi. Satışlar beklentilerimizin yüzde 30 altında gerçekleşmiş oldu. Şirketin 2010 yılı satış gelirlerinin 2009a oranla yüzde 51.6 artışla 1 milyar 176.5 milyon TL olmasını bekliyoruz. FAVÖK tahminimiz ise 2009a göre yüzde 12.8 artışla 118 milyon TL. 2010 yılı net kar beklentimiz olan 174.5 milyon TL, 2009a göre yüzde 346.7 artışa işaret ediyor. Hisse için şimdilik öneri vermiyoruz.
BAKİ ATILAL / Turkish Yatırım Araştırma Müdürü
TÜPRAŞ İÇİN ALIM TAVSİYEMİZİ KORUYORUZ
Tüpraş: Şirketin 2009 yılı karı, 2008e göre yüzde 87 artışla 811 milyon TLye yükseldi. Geçen yılın son çeyreğinde, iştiraklerinden gemi taşımacılık şirketi Ditaştan kaynaklanan temettü, net kara 55 milyon TL katkı sağladı. Tüpraş, üretimdeki payını 2008deki yüzde 68.7den 2009da yüzde 73.6ya yükseltti. 2009un son çeyreğinde dağıtım sektöründe tavan fiyat uygulamasının kalkması, bu segmentte FAVÖK (finansman giderleri, amortisman giderleri ve vergi öncesi kar) marjının yüzde 3.7ye yükselmesini sağladı. Rafineri marjı ise yüzde 5.7 olarak gerçekleşti. Tüpraş, dalgalı döviz kuru ve değişken faiz ortamında etkin nakit yönetimi sayesinde finansal gelir gider dengesini koruyor. Şirketin özkaynak karlılığı, 2008 yılına göre iki kat artışla yüzde 22ye ulaştı. Sadece işlenen ham petrol miktarı baz alındığında yüzde 60.4 ham petrol kapasite kullanımı söz konusu. Şarja verilen yarı mamullerle birlikte toplam kapasite kullanımı yüzde 69.1 düzeyine ulaşıyor. Düşük stok tutma politikası, beyaz ürün artışı, işletme sermayesinin 96 milyon TLye dönmesi ve 983 milyon TLlik net nakit gibi avantajları şirketin mali yapısının güçlü olduğuna işaret ediyor. Hedef piyasa değerimizi 38.75 TLye çıkarırken alım yönündeki tavsiyemizi koruyoruz.
Aygaz: 2009u 315 milyon TL net karla kapattı. Şirket, yılın dördüncü çeyreği içinse 82 milyon TL net kar açıkladı. Entekin geçen yılki toplam gelirlere katkısı 376 milyon TL oldu. 2009da Aygazın satış gelirleri 2008 yılına göre yüzde 6 artış kaydetti. LPG fiyatlarının 2008 yılı ortalamasının altında olması nedeniyle, satış gelirlerindeki artıştın büyük oranda LG satışlarından kaynaklandığını düşünüyoruz. LPG dağıtıcı marjlarındaki gerileme ve DUY (Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliği) sistemine bağlı olarak elektrik fiyatlarının son çeyrekte düşük olması, LPG ve elektrik segmenti esas faaliyet kar marjlarının yüzde 10.3 ve 9.3ten sırasıyla yüzde 5.5e ve 5.8e gerilemesine neden oldu. Diğer taraftan, artan ürün marjları sayesinde LPG segmentinin faaliyet karı yüzde 42 artışla 264 milyon TLye yükseldi. Elektik segmentindeki faaliyet karı ise DUY fiyatlarındaki gerileme ve genel yönetim giderlerindeki artış nedeniyle yüzde 59 gerileyerek 21 milyon TLye düştü. Yıllık bazda yüzde 15 artışla 394 milyon TLye ulaşan FAVÖKe Entekin katkısı 50 milyon TL oldu. Beklentilerin altında kalan marjlar hissede kısa süreli baskı oluşturdu. Açıklanan diğer bilanço kalemleri de satışlar dışında 2008 yılına göre zayıflama gösterdi. Ancak yıllık bazda operasyonel faaliyetteki iyileşme, artan karlılık ve 2010 kar beklentimize göre 6.3 F/K (fiyat/kazanç) ile işlem görmesi önemli. Aygazın bünyesindeki Entekin başarılı faaliyetleri ve Koç Grubunun enerjideki büyüme planlarından etkin bir şekilde yararlanmasını bekliyoruz. Hisse için hedef fiyatımız 7.65 TL. Bu da yüzde 16 iskonto içeriyor. Hissede tut önerisinde bulunuyoruz.
Petrol Ofisi: 2009 yılının karı yıllık bazda yüzde 184 artarak 287 milyon TL olarak gerçekleşti. 2008-2009 son çeyrek (ekim, kasım, aralık) bazlı kardaki düşüşte; mevsimsel etkilerin yanında pompa fiyatlarında tavan fiyat uygulanmasının etkileri operasyonel karda gerilmeye, finansal giderlerin ise artmasın da etkili oldu. Petrol ürünlerindeki ve satış hacmindeki gerileme neticesinde şirketin satış gelirleri 2009 yılında yüzde 18 oranında azalarak 14.1 milyar TLye inerken, perakende ticari ve endüstriyel satışları yıllık bazda sırasıyla yüzde 12 ve yüzde 27 gerileyerek 9 milyar TL ve 5 milyar TL olarak gerçekleşti. Hem kar, hem de FAVÖK marjının beklentilerin altında kalmasını Petrol Ofisi hisse fiyatını kısa vadede baskı altında tutmasını bekliyoruz. Şirket için 7.10 TL hedef hisse fiyatı ile tut tavsiyemizi koruyoruz.
Adem ÖZEN / Eti Yatırım Araştırma ve Kurumsal Finansman Yönetmeni
ALKİM İÇİN AL ÖNERİSİ VERİYORUZ
Alkim Kimya: Sodyum sülfat üretiminde Türkiye lideri. Avrupada ikinci, dünya çapında ise altıncı büyük üreticisi konumunda. Şirketin ana faaliyet konusu sodyum sülfat ve sodyum klorür (tuz) üretimi. Ar-Ge çalışmaları sonucu üretimine başladığı leonit gübresinde de iddialı. Aklim, Eskişehirdeki bir krom madeninin 10 yıl süreyle imtiyaz hakkını aldı. Konsantre krom üretimi için yasal izinleri alan ve fizibilite çalışmalarını tamamlayan şirket, tesis kurma yatırımına başladı. Alkim, Türkiyede şimdiye kadar tamamı ithal edilen leonit çeşidi gübrenin üretimine başlayarak ilk sevkiyatını yaptı. Şirket, bir yandan da Ankara Çayırhan bölgesinde yılda 150 bin ton kapasiteli bir rafine sodyum sülfat tesisi kurma kararı aldı. Bu yatırımın en geç Mart 2011de devreye girmesi planlanıyor. 171 milyon dolar hedef piyasa değerine göre yüzde 36.4 yükselme potansiyeli öngördüğümüz Alkim Kimya hisseleri için al önerisi veriyoruz.
Aksa Akrilik: Aksa, tek çatı altında dünyanın en büyük entegre akrilik elyaf üreticisi konumunda. Krize rağmen şirketin cirosu TL bazında yüzde 4.6 artışla 950 milyon TLye ulaşmış durumda. Ancak kurlarda yaşanan yükseliş cironun dolar bazında yüzde 12.6 gerilemesine neden oldu. Şirketin 2009 yılı faaliyet karı, fiyat spreadlerindeki iyileşme ve hammadde fiyatlarındaki düşüş sayesinde yüzde 63.9 artarak 67.6 milyon TLye yükseldi. Net karın yüzde 29.5 düşüşle 53 milyon TLye gerilemesi ise 2008 yılında yazılan 50 milyon TL tutarındaki net faaliyet dışı gelirden kaynaklanıyor. Aksa, Yalovadaki tesisinde yıllık bin 500 ton kapasiteyle karbon elyaf üretimine başladı. Ağırlıklı olarak savunma, otomotiv ve inşaat sanayilerinde kullanım alanı bulan karbon elyafına talebin artması, bunun da önümüzdeki yıllarda şirkete pozitif yansımasını bekliyoruz. Aksa, enerji maliyetlerini düşürebilmek için Yalovada başladığı 100 MW (megavat) kapasiteli enerji üretim tesisi yatırımını da 2010 sonuna kadar tamamlamayı hedefliyor. Bu sayede enerji maliyetinde yüzde 40 tasarruf sağlanacak. 448 milyon dolar hedef piyasa değerine göre yüzde 53.5 yükselme potansiyeli öngördüğümüz hisse için al önerisi veriyoruz.
Gübre Fabrikaları: Gübretaş, yurtiçinde yüzde 26 pazar payına sahip. Şirket, hammadde açısından yurtdışına bağımlılığı kırmak ve global çapta bir oyuncu olabilmek için 2008 yılında İranın en büyük gübre şirketi Razinin yüzde 50 payını bünyesine katmıştı. Gübretaş, bu sayede düşük maliyetlerle üretim yaparak daha yüksek kar marjlarına ulaştı. Bu arada Razi de son dönemde satış politikasını gözden geçirip fiyatlarını bölge ülkelerine göre ayarlayarak yukarı çekti. Gübretaşın ürettiği üre ve amonyakta ilk iki ayda fiyatlar 2009un son çeyreğine göre ortalama yüzde 10 arttı. DAP ve TSP fiyatları ise ortalama yüzde 42 artırıldı. Bu gelişmelerin şirketi pozitif etkileyeceğini düşünüyoruz. Gübretaşın önceki dönemlerden kaynaklanan hammadde stoğunun olumsuz etkisinin ortadan kalkmasını ve bu yıldan itibaren yurtiçi faaliyetlerinin yeniden toparlanmasını bekliyoruz. Razideki yeni fiyatlama doğrultusunda, şirketin satışlarını yüzde 35 artırma hedefini ve 111 milyon TL net kar tahminini olumlu buluyoruz. Emtia fiyatlarındaki canlanma belirtileri ve gübre fiyatlarının gerek geçen yılın ilk iki ayına gerekse yıl geneline göre ortalama yüzde 15in üzerinde yükselmesi de önemli bir detay. Şirkete yönelik pozitif bakışımızı koruyor ve ilk çeyrek bilançosu açıklanıncaya kadar 10 TL olarak belirlediğimiz hedef doğrultusunda hisse için tut tavsiyesinde bulunuyoruz.
İDİL TARAKLI/ PARA DERGİSİ