İş dünyasından yeni tedbir paketine destek

İş dünyası örgütlerinin temsilcileri, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın reel sektör için açıkladığı yeni tedbir paketine ilişkin değerlendirmede bulundu.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, tamamen siyasi sebeplerle ekonomiye saldırıldığını ancak tüm Türkiye olarak gerekli cevabı verdiklerini belirtti.

Hükümetin, ekonomik ve siyasi tüm tedbirleri aldığını aktaran Gülle, şunları kaydetti:
"İş dünyası olarak hepimiz elimizden geleni yapıyoruz. Biz de TİM olarak, Ticaret Bakanlığımız nezaretinde, bütün birliklerimizle Cumhurbaşkanımızın ekonomik seferberlik çağrısına hemen cevap verdik. TİM olarak dövizdeki spekülatif yükselişin ihracatı, ihracatçımızı olumsuz etkilememesi adına meclisimizin ve birliklerimizin fonlarını Eximbank yolu ile ihracatçımıza kaynak olarak kullandırabilmek için Ticaret Bakanımız Ruhsar Pekcan’ın nezaretinde bir protokol imzaladık. Takiben Hazine ve Maliye Bakanlığımızın, Türkiye Bankalar Birliği’nin tavsiyesi ile yine firmalarımızın bu spekülatif kur yükselişinden dolayı sermayeye erişiminin kısıtlanmaması için attığı adım ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın almış olduğu önlemler, firmalarımızın bu döviz şoklarından en az hasar ile çıkabilmeleri için atılmış önemli adımlardır."

"Spekülatif yükselişin amacı firmalarımızı iş yapamaz hale getirmek" 

İsmail Gülle, siyasi sebepler ile Türkiye ekonomisine zarar vermek isteyenlerin, Türk firmalarını hedef alarak onların kısa vadeli borçlarını ödeyemez, yatırım yapamaz ve çalışamaz hale getirmeye çalıştığını belirterek, "Gerek Hazine ve Maliye Bakanlığımızın gerek Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın gerekse TİM olarak bizlerin atmış olduğu bu adımlar, firmalarımızın yükselen kur sonucunda borçluluklarının artmasından dolayı yatırım yapamaz veya çalışamaz hale gelmesinin önüne geçmek için atılmıştır. Türkiye Bankalar Birliği’nin vermiş olduğu tavsiyeyi çok yerinde buluyorum. Kredi kanallarının açık tutulması sermaye akışının devam etmesi firmalarımız için hayati önem taşımakta." ifadelerini kullandı. 

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın KOBİ’lere sağlayacağı ihracat desteği, KOSGEB borçlarının ertelenmesi, teknoloji yatırımlarına uygulanacak desteklerin de Türkiye ekonomisinin özellikle yatırımların devamının sağlanması hususunda çok önemli bir yerde olduğunu vurgulayan Gülle, "Çünkü yatırımın yapılamadığı bir ekonomide büyüme konuşabilmek mümkün olmaz. Bu yükselişe sebep olanların amaçları Türkiye’de piyasayı iş yapamaz hale getirip yatırımlarımızı durdurabilmek, sonra da bizleri istedikleri şekilde borçlandırabilmek. Bu yüzden gün birlik olma günüdür. İlgili bakanlıklarımızın attığı adımlar piyasanın en az darbe ile bu süreci atlatması konusunda atılmış önemli adımlardır." değerlendirmesinde bulundu.

Reel sektör ve bankacılığın iş ortaklığına destek sağlayacağını ümit ediyoruz"

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan da özellikle reel sektörün temel dinamiği olan firmaların, son günlerde başta nakit akışı olmak üzere tüm finansal enstrümanlara yönelik stres altında olduklarını müşahede ettiklerini belirterek, "Her zaman savunduğumuz, ekonominin de temel işleyişinin esası olan reel sektör-bankacılık ilişkilerinin önemli ve tarihi sınavdan geçtiği bir dönemdeyiz. Bugün Hazine ve Maliye Bakanlığımızca alınan kararların her zaman sağlıklı ve güçlü kalması gereken iki sektörün iş ortaklığına destek sağlayacağını ümit ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"Hükümetimiz ekonomimizin temel taşlarına anne şefkatiyle yaklaşmıştır"

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Hasan Ali Cesur ise ABD'nin yaptırımı sonrası kurdaki döviz artışı ile birlikte yaşanılan süreçte, hükümetin almış olduğu kararları yerinde bulduklarını kaydederek, "ABD'nin yaptırım kararı sonrası hükümetimiz dik bir duruş sergilemiş, akabinde ekonomimizin temel taşlarına anne şefkatiyle yaklaşmıştır." değerlendirmesinde bulundu.

Cesur, özellikle bankacılık ve reel sektörün döviz kurundan etkilenmemesi için alınan tedbir kararlarının çok yerinde olduğunu, firmaların elini güçlendirmenin, alacaklı olan bankaları da rahatlatacağını aktardı.

Dış ticaret yapan firmaların bu kararlarla bankalara karşı olan sorumluluklarını yerine getirebileceklerini belirten Cesur, şunları kaydetti:
"Limit aşımının dikkate alınmaması, kredi kapama talebinin yapılmaması, ilave teminat talebinin istenmemesi ve mücbir sebep kodu imkanı tanınması bu firmalarımız için can suyu niteliğinde olmuştur. Şu an için çok net belirtmek isteriz ki, gerek Hazine ve Maliye Bakanlığımız gerekse de ekonominin diğer paydaşları yaşadığımız bu süreçte ellerindeki argümanları yerinde ve zamanında kullanmaktadır. Devletimizin tedbirleri ve milletimizin de eşsiz desteği ile bu yeni normale geçiş sürecini kazasız belasız atlatacağımıza inancımız sonsuzdur."