BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 69,40 0,58 360.880.000.000,00
ALBRK 8,25 0,61 20.625.000.000,00
GARAN 140,40 0,86 589.680.000.000,00
HALKB 36,34 0,44 261.094.834.046,28
ICBCT 13,77 0,29 11.842.200.000,00
ISCTR 13,92 0,22 347.999.582.400,00
SKBNK 8,07 4,81 20.175.000.000,00
TSKB 12,97 2,94 36.316.000.000,00
VAKBN 29,20 -0,95 289.544.908.471,60
YKBNK 36,40 1,79 307.472.666.737,60

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaEmlakHukuk bürolarından garip uygulama: Haciz mi, taciz mi?----

Hukuk bürolarından garip uygulama: Haciz mi, taciz mi?

Hukuk bürolarından garip uygulama: Haciz mi, taciz mi?
14 Aralık 2025 - 11:50 www.finansingundemi.com

Borçludan tahsil edilemeyen alacaklar için bazı hukuk bürolarının borçlunun anne, baba ve akrabalarına haciz ihbarnamesi göndermesi binlerce mağdur yarattı. Uzmanlar, bu uygulamanın hukuki değil psikolojik baskıya dayalı olduğunu vurguluyor.

Son dönemde borçlar hukuku alanında ciddi tartışmalara yol açan uygulamalar dikkat çekiyor. Alacağını tahsil edemeyen bazı hukuk büroları, yasal sınırları zorlayan yöntemlerle borçlunun kendisi yerine yakın çevresini hedef almaya başladı. Anne, baba, kardeş ve çocuklarla başlayan süreç; dünür, hala, dayı, teyze, kuzen ve hatta kiracıya kadar uzanıyor. Hiçbir borç ilişkisi bulunmayan kişiler, bir sabah kendilerini haciz tehdidiyle karşı karşıya bulabiliyor.

Uzmanlara göre borç, yalnızca borçlu kişiyi bağlar ve üçüncü kişilerin bu borçtan sorumlu tutulması hukuken mümkün değil. Ancak bazı hukuk büroları, Türk İcra ve İflas Kanunu’nun 89. maddesinde yer alan “borçlunun alacaklısına haciz ihbarnamesi gönderilmesi” hükmünü geniş yorumlayarak, borçlunun “olası alacaklısı” olduğu iddiasıyla yakınlarına haciz ihbarnameleri gönderiyor. Üstelik bu kişilerin borçluyla herhangi bir alacak-verecek ilişkisi olduğuna dair somut bir belge de sunulmuyor.

İş sadece haciz ihbarnamesiyle sınırlı kalmıyor. Borçlunun yakın çevresi, alacağın tahsili amacıyla günün her saatinde telefonla aranıyor, mesajlar gönderiliyor ve “haciz kapıda” söylemiyle psikolojik baskı kuruluyor. Hukukçular, bu uygulamaların Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na (KVKK) açıkça aykırı olduğuna dikkat çekiyor. Ancak haklarını bilmeyen vatandaşlar çoğu zaman korku ve panik nedeniyle ödeme yapmayı tercih ediyor.

Yaşanan mağduriyetlere örneklerden biri Gülay U.’nun başına gelenler. Kayınpederine ait, yıllar önce kapatılmış bir telefon hattına ilişkin borç için bu kez kendi babasına haciz ihbarnamesi gönderildiğini anlatan Gülay U., “Kayınpederimle babam arasında hiçbir alacak ilişkisi yok. Buna rağmen dünürüne haciz ihbarnamesi yollandı. İtiraz edince süreç durdu” dedi.

Benzer bir durumla karşılaşan İsmail A. ise babasına ait yıllar önce kaybolan bir kredi kartı nedeniyle hem kendisine hem de halasına haciz ihbarnamesi gönderildiğini belirtti. “Babam hayatta ve borçlu olduğu iddia edilen kişi o. Ne benim ne de halamın bu borçla ilgisi var” diyen İsmail A., itiraz sonrası işlemlerin geri çekildiğini söyledi.

Bazı vakalarda ise baskı sonuç veriyor. Telekomünikasyon borcu nedeniyle anne ve babasına haciz yazısı gönderilen bir aile, haciz tehdidine dayanamayarak borcu ödemek zorunda kaldıklarını ifade etti. Aile, “Borç bize ait değildi ama eve haciz geleceği, komşuların göreceği söylendi. Korktuk ve mecburen ödedik” sözleriyle yaşadıkları çaresizliği anlattı.

Tüketici Konfederasyonu Başkan Vekili Avukat İbrahim Güllü, borçlunun yakınlarına yapılan arama ve mesajların KVKK kapsamında açık bir ihlal olduğunu vurguladı. Sabah'tan Betül Alakent'in haberine göre Güllü, “Borç bilgisi, üçüncü kişilerin kişisel verisiyle ilişkilendirilemez. Bu tür ihlallerde idari para cezaları 1 milyon TL’ye kadar çıkabiliyor” dedi ve mağdurlara KVKK kapsamında suç duyurusunda bulunmaları çağrısında bulundu.

Avukat Osman Bahadır Özer ise özellikle büyük hukuk bürolarının kanundaki boşluklardan yararlanarak bu yöntemi sistematik hale getirdiğini belirtti. “Somut delil olmadan gönderilen ihbarnamelere itiraz edildiğinde dosyalar genellikle düşüyor. Çünkü borçlunun yakınlarının alacaklı olduğuna dair ortada belge yok” diyen Özer, vatandaşların ödeme yapmadan önce icra dosyasını incelemesi ve gerekirse savcılığa başvurması gerektiğini söyledi.

Uzmanlar, gelinen noktada hem borçluyu hem de borçla ilgisi olmayan üçüncü kişileri koruyacak daha net düzenlemelere ve etkin denetime ihtiyaç olduğunu vurguluyor.

İşte İstanbul ilçe ilçe aidat rakamları: Fahiş zam beklentisiİşte İstanbul ilçe ilçe aidat rakamları: Fahiş zam beklentisi

 

Emlak vergisinde ‘artış’ tartışmasıEmlak vergisinde ‘artış’ tartışması

 

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!