Dolar bazında al veren 10 hisse
Son yükselişlerle İMKBdeki hisse senetlerinin prim potansiyeli azaldı. Ancak hala yüzde 20 civarında artış marjı olanlar var. Uzmanlar, özellikle dolar bazında endekse göre daha az değer kazanan hisselere dikkat çekiyor. Yabancıların da bu nedenle fiyatı düşük bulabileceği belirtiliyor... ...
İDİL TARAKLI / para dergisi
DOLAR kuru yaklaşık bir yıldır düşüş trendinde. Zaman zaman dalgalanmalar olsa da bu yatay-düşüş yönlü trend bozulmadı. Hatırlanacağı gibi 1 dolar, son olarak 9 Mart 2009da 1.7095 TL en yüksek seviyeden kapanmıştı. O tarihten bu yana İMKB-100 endeksi, dolar bazında yüzde136.17 artış kaydetti. Bu da borsanın, söz konusu dönemde dolar bazında TLye göre daha yüksek kazanç sağladığını gösteriyor. Yani 9 Martta dolar bozdurup borsadan hisse alan yatırımcı daha kazançlı çıktı...
İşte bu noktada, dolar bazında endekse göre daha düşük değer kazanmış hisseler ön plana çıkıyor. Dolar kurunun bu yıl da düşüş-yatay trendini sürdürmesi bekleniyor. Uzmanlar, bu durumda dolardan çıkıp hisse senedi alacakların pek risk taşımayacağını düşünüyor. Hatta olası gerilemelerde dolar bazında iskontolu hisselerin prim potansiyelinin daha da artabileceği vurgulanıyor. Özellikle de İMKBde yüzde 67nin üzerinde payı bulunan yabancı yatırımcıların, bu tür hisselere daha fazla ilgi gösterebileceği tahmin ediliyor.
Öte yandan, fiyat/kazanç oranlarının diğer gelişmekte olan ülkelere göre ortalama yüzde 20 seviyelerinde iskontolu olması, bankacılık sektörü açısından ise fiyat/defter değerinin yüzde 14 iskonto içermesi de yabancı yatırımcıların dikkatinden kaçmıyor. İşte dolar bazında endekse göre daha az getiri sağlayan hisselerden öne çıkanlar...
Baki ATILAL / Turkish Yatırım Araştırma Müdürü
TT VE TURKCELL AL VERİYOR
* Türk Telekom (TT): Dolar bazında yıllık getirisi yüzde 46.11. 2005 yılında yüzde 55 hissesi özelleştirmeden Oger Telecoma satılan Türk Telekomun kamu denetimindeki yüzde 45 hissesinin yüzde 15i de halka arz yoluyla özelleştirildi. Kamuda kalan yüzde 30 hissenin yüzde 15ninse bu yıl özelleştirilmesi planlanıyor. 2010 yılına ilişkin bu beklenti ve yüksek temettü öngörüsü de şirket performansı için olumlu bir görüntü ortaya koyuyor.
* Turkcell: Hissenin dolar bazında yıllık getirisi yüzde 51.24. 2009da 3G hizmetinin devreye sokulması ve numara taşınabilirliği uygulaması, telekomünikasyon sektöründe oldukça hareketli bir yıl geçirilmesini sağladı. Şirketler arasında artan rekabet kar marjlarında gerilemeye yol açtı. 2010 yılında da operatörler arasındaki rekabetin devam etmesi bekleniyor. Turkcellin yüksek pazar payıyla telekom sektöründeki güçlü performansını devam ettirmesini öngörüyoruz. Ayrıca şirketle ilgili şans oyunları ihalesine ilişkin gelişmeler de hisse fiyatını destekleyici bir unsur olarak karşımıza çıkıyor.
* Gübre Fabrikaları: Dolar bazında yıllık getirisi yüzde 75. Şirket, 2009da yurtdışındaki emtia fiyatlarında yaşanan yüksek hareketlilikten dolayı sıkıntılı bir yıl geçirdi. Gübre Fabrikalarının 2008 yılı şubat ayında devraldığı İranın ve Ortadoğunun en büyük kimyevi gübre tesisine sahip olan Razi Petrokimya sayesinde 2010 yılında güçlü bir performans sergileyeceğini düşünüyoruz. Razi Petrokimya, İran pazarındaki güçlü konumunun yanı sıra Gübre Fabrikalarının azot tedarikçisi olması açısından büyük önem taşıyor. Şirket, 2010da Türkiye cirosunun 850 milyon, İran cirosunun ise 550 milyon liraya ulaşmasının hedefliyor. Azottan sonra fosfat ihtiyacı için de İranlı Razide olduğu gibi yurtdışı ortaklık arayışında olması da 2010 yılı beklentileri arasında yer alıyor.
* Yapı Kredi Sigorta: Hissenin dolar bazında yıllık getirisi yüzde 95.50. Yabancı sigorta şirketlerinin Türk sigorta sektörüne ilgisini göz önünde bulundurduğumuzda, iyileşen koşullarla birlikte oluşacak yeni fırsatlarla sigorta sektöründe tekrardan satın almalar başlayabilir. Yabancıların ilgilendiği sigorta şirketleri arasında Koç Grubuna ait Yapı Kredi Sigortanın da yer alması, hisse için olumlu bir beklenti yaratıyor.
* İş GYO: Dolar bazında yıllık getirisi yüzde 96.71. Konut fiyatlarında kriz döneminde yaşanan düzeltmenin ardından ertelenen talebin yeniden artışa geçmesi bekleniyor. Faizlerdeki gerilemeden en iyi şekilde yararlanan gayrimenkul yatırım ortaklıkları, yüzde 138 sektörel artışla İMKBnin 21 puan üzerinde performans sergiledi. 2009un ilk çeyreğinde NADa (net varlık değeri) göre yüzde 71 seviyelerine kadar iskontolu işlem gören GYOlar, daha sonra bu iskontoyu yüzde 31 seviyesine kadar indirdi. Bu segmentte iyi konumlanmasından dolayı İş GYOyu öneri listemize alıyoruz. Şirketin 30 Eylül 2009 itibariyle 1.25 milyar TL olan toplam portföy değeri, dördüncü çeyrekte satın alınan Tuzla arazisinin de portföye eklenmesi sonucu yüzde 4.3 artış göstererek 1.3 milyar TLye yükseldi. İş GYOnun 2009 yılı üçüncü çeyrek karı, geçen yıla göre artış gösteren kira gelirleri ve faaliyet dışı işlemlerden elde edilen gelirler sayesinde beklentilerin üzerinde gerçekleşti. Revize ettiğimiz 2010 yılı kira geliri beklentisi ve daha düşük risksiz getiri oranı varsayımı nedeniyle İş GYO için hedef fiyatımız yüzde 17 iskonto içeren 2.02 seviyesidir.
Adem ÖZEN / Eti Yatırım Araştırma Müdürü
ÜLKERDE HALA YÜZDE 35 POTANSİYEL VAR
* Ülker Bisküvi: İstanbul (Topkapı) ve Ankaradaki fabrikalarında bisküvi, kraker, çikolata kaplamalı bisküvi ve gofret üretiyor. Yurtiçi bisküvi pazarında yüzde 56 pazar payıyla lider konumda. Satış gelirlerinin yaklaşık yüzde 30unu Ortadoğu, Rusya ve Orta Asya Cumhuriyetleri başta olmak üzere birçok ülkeye yaptığı ihracattan sağlıyor. Yaygın satış ağının yanı sıra yatay ve dikey entegrasyon stratejisiyle yarattığı sinerji sayesinde pazarda güçlü bir konumda. Şirketin 768 milyon TL düzeyindeki net borç pozisyonuna ek olarak 345 milyon TL düzeyindeki net döviz yükümlülüğünün finansal yapı üzerinde yarattığı baskının dünya ekonomik görünümündeki düzelmeye, döviz kurlarındaki gevşemeye bağlı olarak tersine dönmesini öngörüyoruz. Godivanın satın alınmasından iştirak payına düşen 240 milyon dolarlık finansman yükünün de hafiflemesini bekliyoruz. İştirakleri arasında yer alan BİM, Godiva, Sağlam GYO, İdeal Gıda, Tire Kutsan ve diğer firmalar gizli değer yaratıyor. Şirket hisselerinin dolar bazında getirisi yüzde 133.59. Ancak 910 milyon dolar hedef piyasa değerine göre hala yüzde 35 yükseliş potansiyeli taşıdığı için tavsiyemiz al yönünde.
* Enka İnşaat: Global ekonomilere yönelik canlanma sinyallerinin emtia fiyatlarını yükseltmesi, net doğalgaz ve petrol ihracatçısı olan Rusyanın gelirlerinde artış beklentisi oluşturdu. Bu durumun Enkaya pozitif etki yapmasını bekliyoruz. Bu da şirketin 2010 yılında ciro ve karlılık anlamında kendini daha hızlı toparlamasına yol açacaktır. Bu kapsamda Enka İnşaat hisselerinin uzun vadeli portföylerde bulundurulmasından yanayız. Enka İnşaat, 3 bin 854 megavat kurulu güce sahip Türkiyenin en büyük özel sektör elektrik üretim şirketini bünyesinde bulunduruyor. Grubun Türkiye ve Rusyada mühendislik, inşaat, enerji üretimi, gayrimenkul yatırımı alanlarında faaliyetleri bulunuyor. Global ekonomik kriz nedeniyle TL ve rubledeki değer kaybından olumsuz etkilendi ve bu durum dolar bazında aktiflerinin azalmasına yol açtı. Enkanın konsolide satış gelirleri, 2009 yılının dokuz aylık döneminde global piyasalardaki durgunluğun da etkisiyle 2008in aynı dönemine göre yüzde 27 düşerek 3.9 milyar dolara geriledi. Önceki yılın aynı döneminde iştirak satışından elde edilen ve bir defaya mahsus olan gelirler, net karda düşüş olduğu izlenimini yaratıyor. Ancak bu gelirler ayrı tutularak mali tablolara bakıldığında, 367 milyon dolarlık 2009/9 net dönem karının, 2008in aynı dönemindeki 362 milyon doların üzerine çıktığı görülüyor. Bu kapsamda, global bazdaki olumsuzluklara rağmen şirketin brüt kar marjının yüzde 15.9dan 17.9a artmasını olumlu buluyoruz. Hissenin dolar bazında getirisi yüzde 103.32. Yeni bir değerleme yapıncaya kadar 8.96 milyar dolar hedef fiyatıyla mevcut al tavsiyemizi koruyor ve 2010 yılında da yatırım yapılabilir hisseler arasında görüyoruz.
* Selçuk Ecza Deposu: Sağlık sektörünün ekonomik daralmalara karşı defansif olması, Selçuk Ecza Deposunun yüzde 20 civarındaki özkaynak karlılığı, şirketin ilerleyen yıllarda da bu karlılığı sürdüreceği beklentimiz ve düzenli temettü dağıtımı gibi etkenlerle hisseyi orta-uzun vade için yatırıma uygun görüyoruz. 2010 yılında Türk ilaç sektörünün tüketim açısından dünyada 10uncu sırada yer alacağı öngörülüyor. Şirketin yaklaşık yüzde 36.1 pazar payı ve sektörde yıllık ortalama yüzde 7 büyüme tahminleri önemli. Yaygın dağıtım ağı, faaliyet konusu gereği güçlü bir nakit durumu ve düzgün finansal yapısı göz önüne alındığında şirket hisselerinin uzun vadede cazip olduğunu düşünüyoruz. Selçuk Ecza Deposu, ödenmiş sermayesi 70 milyon TL olan As Ecza Deposunda (As Ecza) yüzde 99.99 oranında paya sahip. Hisselerin 1.11 milyar dolar hedef piyasa değerine göre yüzde 15 yükseliş potansiyeli bulunuyor. Dolar bazında yıllık getirisi yüzde 81.40 olan Selçuk Ecza Deposu için Aralık 2008den bu yana vermiş olduğumuz al tavsiyemizi halen koruyoruz.
Yunus KAYA / Gedik Yatırım Araştırma Uzmanı
ERDEMİR SATIŞ KÃRI YAZACAK
* Ereğli Demir Çelik: Şirketle ilgili öne çıkan riskler; fiyatların artmaması, talepte beklenen canlanmanın gerçekleşmemesi, yurtdışı üreticilerle rekabette geri kalması, döviz açık pozisyonundan ötürü TLnin aşırı değer kaybetmesi olarak sayılabilir. Nitekim yabancı yatırımcılar da geçen yıl 52 milyon dolarlık satış yaptı. Yabancıların yeni yılda alıcı konumuna geçmesi için, 2009da başlayan fiyat artışlarının devam etmesi gerek. Ancak ocak ayındaki fiyat indirimi haberleri şirkete olan inancı biraz sarstı. Global fiyat artışı haberleri ve bunu destekleyecek gelir tabloları talebi önümüzdeki dönemde artabilir. Şirket hisselerinin dolar bazında getirisi yüzde 83.26. Son iki çeyrektir "0" olan FAVÖKün (finansman giderleri, amortisman giderleri, vergi öncesi kar) dördüncü çeyrekte artıya geçmesi bu konuda olumlu bir işaret olacaktır. Erdemir ayrıca, 2 yıldır sürdürdüğü ArcelorMittal Ambalaj Çeliğindeki yüzde 25.0 ve Borçelikteki yüzde 9.34lük payının satışı için görüşmeleri 2010da tamamlayacak. Bilançoda 42 milyon TL olarak gözüken bu değerlerin satışından da kar yazmasını bekliyorum.
* TAV Havalimanları Holding: 2009 yılının son ayına kadar 95 milyon dolarlık hisse satan yabancılar, aralık ayında 31 milyon dolarlık alım yaptı. Şirket hisselerinin dolar bazında yıllık getirisi yüzde 86.54. Ancak son bir ayda 10u aşkın aracı kurum TAV için al önerisi verdi. 2009da Türkiye havacılık sektörü yılı yüzde 7 büyümeyle kapadı. İç hatlar terminalindeki yüzde 14 artış büyümedeki ana etkendi. 40 milyon yolcuya hizmet veren TAV Havalimanları, en büyük gelirini yüzde 34 payla İstanbul Atatürk Havalimanından sağlıyor. Türkiye, Gürcistan ve son olarak Tunusta havalimanı işletmeye başlayan TAVın Makedonya yatırımları da 2010da başlayacak. Holding, yatırımların yüzde 75ini yabancı kaynaklarla finanse ediyor. Devreye giren operasyonlarla birlikte nakit yapısının bu yıl iyileşmeye başlayacağını ve artan ciroya bağlı olarak karlılığının daha hızlı artacağını tahmin ediyoruz. Finansal baskıyı azaltacak iştirak satışı, tahvil ihracı gibi haberler de hisse fiyatına olumlu yansıyacaktır.
* Tekfen Holding: Hisselerin son bir yılda dolar bazındaki getirisi yüzde 173.35le endeksi aşmış durumda. 2009 yılında yabancı yatırımcılar Tekfen Holding hisselerinde 60 milyon dolarlık alım yaptı. Holdingin iki ana faaliyet alanından hem inşaat hem de gübredeki faaliyetler geçen yıl tam anlamıyla dibi gördü. 2010da global büyümenin en çok yarayacağı holding olabilir. Taahhüt grubu, Türkiye dahil 11 ülkedeki 20 şantiyede (üretim biriminde) faaliyet gösteriyor. Holdingin 30 Eylül 2009 itibariyle yaklaşık 1.37 milyar dolarlık aktif portföyü bulunuyor. 2010da bunun 2 milyar dolara çıkması muhtemel. Bunlar Toros Gübrenin olası gübre fiyatı artışlarından olumlu etkilenmesiyle birleşince, holdingin karlılığında artış beklemek doğal oluyor. İnşaat firmasıyla Socar arasındaki anlaşmanın yeniden canlanması da sürpriz olabilir. Bu doğrultuda Tekfen Holding, 2010da da önerdiğimiz hisseler arasında yer alıyor.