BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 70,55 0,28 366.860.000.000,00
ALBRK 8,57 -0,12 21.425.000.000,00
GARAN 143,10 0,85 601.020.000.000,00
HALKB 27,08 1,27 194.563.789.377,36
ICBCT 15,53 0,45 13.355.800.000,00
ISCTR 14,98 0,20 374.499.550.600,00
SKBNK 7,07 -1,53 17.675.000.000,00
TSKB 13,56 0,00 37.968.000.000,00
VAKBN 28,16 1,22 279.232.350.087,68
YKBNK 34,48 0,64 291.254.328.272,32

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaBorsada kayıp ve kazançlar nisanda eşit olabilir----

Borsada kayıp ve kazançlar nisanda eşit olabilir

Borsada kayıp ve kazançlar nisanda eşit olabilir
04 Nisan 2010 - 02:14 www.finansingundemi.com

2007 yılında 58 bin 231 puanla tarihî bir seviyeye ulaştıktan sonra düşüşe geçen İMKB endeksi 2,5 yıl aradan sonra eski rekorunu kırmaya oldukça yakın. Anayasa değişikliği paketinin önümüzdeki hafta TBMM'de görüşülecek olması ve siyasi arenadaki hareketliliğe rağmen muhtemel sonuçları piyasalar...

Borsa, bankacılık sisteminin 2010 yılında da karlılığını yüksek oranda artırarak sürdüreceği beklentilerini arkasına alarak gelişmelerden daha olumlu etkileniyor. Türkiye'nin son çeyrekte beklentilerin üstünde büyümesi 2010 yılı için iyimserliği artırıyor. Anayasa değişikliği paketinin Meclis'ten 330 civarında bir oyla geçmesi halinde referandum seçeneğinin olması piyasaları gerilimlerden uzak tutuyor. Önümüzdeki ay boyunca Anayasa paketi ile ilgili gelişmeler piyasalarında gündeminde olacak. Endeksi teknik olarak değerlendirdiğimizde orta vadeli hareketli ortalamaların halen alım sinyallerini sürdürdükleri görülmekte. Kısa vadelilerde ise risklerin arttığına dönük sinyaller her an gelebilir. Endeksin eski TL rekor seviyelerinin aynı zamanda önümüzdeki haftalarda kırılıp kırılmayacağını belirleyecek direnç noktalarıdır. 58 bin 200-58 bin 800 puan endeksin 2007 yılındaki kapanış ve en yüksek zirvesini gösteriyor. Önümüzdeki haftanın ilk günü mart ayı enflasyon verileri takip edilecek. Ardından dış borsalardaki gelişmeler ve iç siyasi gelişmelerin yanı sıra şirketlerden gelecek 2009 yılı bilançoları izlenecek. Otomotiv, demir çelik, finans başta olmak üzere sektör sektör canlanmalar devam ediyor. Geçen yıl emtia fiyatlarının olumsuz etkilediği demir-çelik sektörü artan hammadde fiyatlarıyla 2010 yılında çok hareketli, otomotiv sektörü artan ihracat rakamlarıyla ivme yakalamış durumda. Düşük faiz ortamı bankacılık sektöründe yüksek karlılığın bu yıl da devam edeceğini göstermekte. IMF OLMASA DA TÜRKİYE ÇOK CAZİP Piyasalar IMF anlaşması olmamasına rağmen Türkiye'nin geleceğine umutla bakıyor. Avrupa ekonomilerinin ve finans sisteminin güven vermeyen yapısı eklendiğinde yeni kredi not artışlarını da Türkiye'nin hak ettiği bir gerçek. Yeter ki demokraside yeni açıklar vermeyelim. Dünya piyasalarına göz attığımızda ABD tarım dışı istihdam verilerinin beklenen ölçülerin altında kalmasına rağmen artması olumlu bir gelişme. Zira hem istihdamdaki artış ABD Merkez Bankası FED'in faizleri artırmasını gerektirecek düzeyde değil. ABD borsaları 2010 yılı ilk çeyrek verileri öncesi olumlu bir seyre girmiş durumda önümüzdeki haftalarda açıklanacak bilanço verileri öncesi Dow Jones endeksi 11 bin puanı aşarsa yeni hedef 11 bin 500 puan olabilir. Bu yükseliş dalgasının Avrupa ve Uzakdoğu'yu da olumlu etkilediği görülüyor. Ancak yükselişin küçük düzeltmelerle gerçekleşeceği zira Avrupa bankacılık sisteminin Yunanistan, İspanya, İngiltere, Portekiz gibi ülkelerde sorunlu olduğu, buralardan gelecek kötümser haberlerle kısa süreli inişlerin yaşanabileceği unutulmamalı. Demir ve bakır, altını solladı 2010 yılını emtialar açısından değerlendirdiğimizde altın fiyatlarının diğerlerine göre aşağı yönde baskıda olduğunu vurgulamakta fayda var. Bunun ardında dünyada emtia fiyatlarına yön veren Çin'in ve bunu takip eden spekülatörlerin ağırlığını daha çok son iki yılda ucuz kalan demir çelik, alüminyum, palladyum gibi metallere yoğunlaştırmasında yatıyor. Son üç ayda altın fiyatları yüzde 2 yükselirken demir çelik yüzde 15, bakır ve diğer emtialarda artışlar yüzde 5-12 düzeyinde. Ayrıca Euro'nun zayıflaması doların taleplenmesi sebebiyle 2009'da yüzde 27 artan altın ons fiyatının yüksek olduğu düşünülüyor. Petroldeki yükselişler ise dünya ekonomilerinde canlılığın artmasından kaynaklanıyor. Ayrıca petrol fiyatlarının 2007 yılındaki 146 dolar zirvesinden hala çok uzak. Haftayı yüzde 1,45 yükselişle kapatan ons'un 1.128,1.133 ve 1.145 seviyelerinde dirençleri bulunuyor. Gerilemelerde ise öncelikle 1.115 daha sonra 1.100 seviyelerine inebileceği görülüyor. SELİM IŞIKLAR ZAMAN
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!