AEGON KRİZE RAĞMEN BÜYÜYECEK
AEGON N.V.nin Türkiyedeki varlığını güçlü kılmak istediğini söyleyen Uğur Tozşekerli, insan kaynakları ve teknoloji altyapısına yatırım yaptıklarını ve son dönemde satışta 130, idari personelde ise 15 yeni istihdam yarattıklarını kaydetti.
AEGON Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü Uğur Tozşekerli, küresel mali kriz ve bu krizin sektöre etkileriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Sektörün krizden fazla etkilenmeyeceği görüşünü taşıyan Tozşekerli, konuyla ilgili birkaç varsayımı olduğunu kaydetti. Bireysel Emeklilik Sisteminin ilk çıktığı 2003te GSMHnin 300 milyar dolar olduğunu hatırlatan Tozşekerli, Bireysel Emeklilik Sistemi o zaman bile birçok insana ulaştı. GSMH artık 750 milyar dolar seviyesinde. Yani Türkiye ekonomisi büyüdü. Şu an itibariyle Türkiyede 500 milyar liralık yatırım pastası varsa, BES ve hayat sigortası yatırımcıları toplam yatırımcıların yüzde 1 ya da 1.5ini oluşturuyor. Krizden dolayı insanların BESe ihtiyaçları ortadan kalkmadığına göre, bu sektör o kadar da olumsuz etkilenmez. Biz EGMdeki şirketler olarak, sektörün bu sene katılımcı sayısı olarak yüzde 15, fonda da yüzde 40 büyüyeceğini tahmin ederken, o kadar da uzak veya gerçekçi olmayan bir tahminde bulunmuyoruz. 2008-2009 büyümesi az olabilir ya da hiç olmayabilir. Ama penetrasyon oranı hala az ve mutlak büyüklük, bireysel emekliliğe hala aktarılabilecek para olduğunu gösteriyor şeklinde konuştu.
UZUN DÖNEMLİ YATIRIM POTANSİYELİ YÜZDE 1 DEĞİL
Tozşekerli, kriz ortamının sigorta mantığını biraz daha gündeme getirdiğini öne sürerek, ekonomik krizin emeklileri de etkilediğini, bu yüzden çalışanların, emekli olduklarında krizle karşılaşma ihtimaline karşı tedbir almak isteyebileceklerini ifade etti. Tozşekerli şöyle devam etti: Bireysel Emeklilik Sistemi bugün ile gelecek arasındaki bir tercihtir. Bugünden tasarruf etmezsen gelecekte rahat edemeyeceksin. Bugün yaşanan zorluklar ileride de yaşanmayacak anlamına gelmiyor. Problem, yatırım yapılmamasından kaynaklanmıyor. 500-600 milyar liralık toplam yatırım pastasının henüz 6 milyarı uzun dönemli yatırımlarda. Tabi ki herkesin uzun dönemli ihtiyaçlar için yatırım yapmasını bekleyemezsiniz, kısa dönemli ihtiyaçlar da var. Ama uzun dönemli yatırım potansiyeli yüzde 1 değildir herhalde. Bizim alacak çok yolumuz var. Bu ortamda bile adet bazında yüzde 15, toplam fon varlığında ise yüzde 40 büyümeyi ben de çok gerçekçi görüyorum.
AEGONDAN İNSANA YATIRIM
Uğur Tozşekerli, AEGON Emeklilik ve Hayatın bu yıl insan kaynağı ve teknolojik altyapıya büyük yatırım yaptığını söyleyerek, 2009un AEGON için Türkiyede hazırlık senesi olacağını belirtti. Tozşekerli, Sektörün geneli de insan kaynaklarına, teknolojiye, sistemlerine yatırım yaparsa, çok agresif büyüme olmayan bu yılı bir hazırlık yılı olarak geçirirse ve ayrıca 2010 da olumsuz geçmezse, çok iyi bir hazırlık devresi yaşamış oluruz. Bu açıdan AEGON olarak 2009 bütçesini oluşturduğumuz eylül ayına göre şu an itibariyle giderler ya da üretim beklentilerimizi değiştirmedik. Biz yine insana yatırım yapıyoruz. Ocak ve şubat ayında satışta 130 kişiyi istihdam ettik. İdari kadrolarda 15 kişiyi işe aldık. Yeniden yapılanma yaparken bilgi teknolojileri yatırımlarımızı da kesmedik dedi.
AEGON olarak Türkiyede varlığımızı güçlü kılmak istiyoruz diyen Tozşekerli, Türkiye emeklilik pazarının, diğer emeklilik pazarlarına göre daha çok genç olduğunu ve büyük bir grup olan AEGON N.V.nin bütçesinden en az kesintiyi Türkiyede yapacağını söyledi. Tozşekerli şöyle devam etti: Çünkü doymuş pazarlarda küçük bir hareket ile daha fazla maliyet kurtarılabiliyor. Türkiye pazarında yatırımlarımızı hiçbir şekilde kesmedik. AEGON Emeklilik ve Hayat olarak temel felsefemizde değişiklik olmadı. Gerçekten inanıyoruz ve yatırımımızı yapıp büyümemize devam ediyoruz. 2009da da kendi içimizde BES sektörünün ortalama büyüme beklentisi olan yüzde 15ten daha fazla büyüyeceğimizi düşünüyoruz.
EN AVANTAJLI YATIRIM ARACI
Bireysel Emeklilik Sisteminin altyapısının mevzuat açısından çok sağlam olduğunu dile getiren AEGON Emeklilik ve Hayat Genel Müdürü, sistemin müşterileri koruduğunu, saydam ve iyi denetlendiğini, ayrıca başka hiçbir yatırım aracında olmayan avantajları katılımcılara sunduğunu belirtti. Tozşekerli şöyle devam etti: Bir kişi bu sisteme neden girmez diye baktığımızda, ya gerçekten güçlü önyargıları olması gerekir ya da biz iyi anlatamamışızdır. Diğer bir sebep ise sisteme inanmış olmasına rağmen bugün ayıracak bütçesi olmayabilir.
Sisteme inanan bir çok insanın BESe yatırım yapacağına inanmakla birlikte, belli bir kesimin şu an yatırım yapamayacağının farkındayım. Ama bu büyük bir kesim değildir. Kendini düşünen, kendisine iyilik yapmak isteyen her insan bu sisteme girer. Girmemeyi ben bir türlü rasyonellikle bağdaştıramıyorum. Bu kadar avantajlı, düzgün, saydam, seçtiğiniz firmayı ve fonları değiştiribileceğiniz, her türlü hakkın sağlandığı sisteme katılmamak için başka mantıklı bir neden olduğunu düşünmüyorum.
İYİMSER VE KÖTÜMSER SENARYO
Küresel krizden de söz eden Uğur Tozşekerli, özellikle ABDde yazılacak zararın büyüklüğünün bilinmemesinden kaynaklanan bir sıkıntı olduğunu belirtti. Tozşekerli, yabancı piyasalarda da sorunun ne zaman biteceğinin henüz bilinmediğini sözlerine ekleyerek, bu belirsizlikten dolayı, iyimser senaryoların da karamsar senaryoların da yazıldığını söyleyerek şöyle devam etti: Hükümetlerin resmî söylemleri 2009un sonunda bu işin biteceğine yönelik. Bunları fazlasıyla iyimser bulanların yanı sıra rasyonel bulanlar da var. Türkiyenin de içinde bulunduğu orta ve doğu Avrupadaki ülkelerin ekonomik anlamda önümüzdeki dönemlerde GSMH açısından büyümeyeceği tahmin ediliyor. Bu açıdan bakıldığı zaman Türkiyenin de krizden etkilenmemesi mümkün değil. Ancak diğer ülkeler kadar etkilenmeyeceğini düşünüyorum. Çünkü bankacılık sistemi 2001 krizinden sonra özellikle sermaye yeterlilik oranlarıyla ilgili iyi oranlara getirildi.
2010 ZOR GEÇEBİLİR
Ekonomik çevrelerce Türkiyenin en büyük problemlerinin bütçe açığı ve cari açık olarak gösterildiğini hatırlatan Uğur Tozşekerli, cari açığın ağırlıklı olarak doğrudan yabancı yatırımlar sayesinde karşılandığını söyleyerek, Benim ileri dönük karamsar olduğum tek nokta, krizin Avrupa ve ABDde 2010da da devam etmesi. Eğer devam ederse, yurtdışı yatırımcısı yeni pazarlara yatırım yapmayacaktır. Yeni pazarlara yatırım yapmadığı için Türkiyeye gelecek doğrudan yabancı yatırımı da daralacak. Bu da cari açığın kapatılması konusunda sıkıntı çıkartır ve 2009dan ziyade 2010da bizi gerçekten daha zor bir dönem bekler. Eğer 2009un ilk yarısından sonra işlerin daha kötüye gitmeyeceği belli olursa ve yabancı yatırımcılarda böyle bir kanaat oluşursa, o zaman Türkiye açısından kolay atlatılmış bir kriz olur. Benim tahminim bu yönde dedi.
SİGORTACI GAZETESİ