Yunanistan iflastan kurtulamaz

Dünyanın en büyük tahvil fonunu yöneten Pimco'nun fon yöneticisi Andrew Bosomworth, Yunanistan'ın acil durum programı sona erdikten sonra borçlarını ödeyemeyerek temerrüde düşeceğini savundu. Yönettiği portföy açısından dünyanın en büyük yatırım danışmanlığı şirketlerinin başında gelen Pimco, Yunanistan'ın içinde bulunduğu mali krizle ilgili pek de olumlu bir tablo çizmedi. Pimco'nun Münih merkezindeki portföy yöneticisi Andrew Bosomworth, Yunanistan'ın borçlarını ödeyemeyeceğini ve sonunda temerrüde düşeceğini veya yeniden yapılandırmaya gitmek zorunda kalacağını savundu. Yunanistan'ın kamu borcunu ödeyecek durumda olmamasının ülkenin iflas riskini sürdürdüğünü belirten Bosomworth, "Yunanistan şu anda kamu borcunu çevirecek durumda değil. Yunanistan'ın ergeç iflas edeceğini düşünüyorum. En iyi ihtimal gibi görünen borcunu yeniden yapılandırması ise önemli bir risk" dedi. KARAMSAR TABLO ÇİZDİ Yunanistan için en iyi senaryoda, ülkenin borcunun gayrisafi yurtiçi hasılaya oranının yüzde 150'ye çıkacağını belirten Bosomworth, "AB önderliğinde hazırlanan kurtarma programının Atina'nın program süresince yatırımcılardan 82 milyar euro toplayabileceğini öngörse de ben bunun çok da kolay olacağını düşünmüyorum" dedi. 10 yıllık Yunan tahviliyle, 10 yıllık Alman gösterge tahvilleri arasındaki getiri farkı şu anda 902 baz puanken, bu fark, haziran sonunda 785 baz puandı. Kabine değişikliği mali yaklaşımı değiştirmedi Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu, ülkenin içinde bulunduğu borç krizine karşı verdiği mücadeleyi hızlandırmak amacıyla kabinede bir takım görev değişiklikleri yaptı. Maliye Bakanı Yorgo Papaconstantinu'nun görevini koruması ise ülkenin mali yaklaşımını değiştirmeyeceğine işaret etti. Kabinedeki değişiklik, borçlarını ödemek için AB ve Uluslararası Para Fonu'ndan (IMF) 110 milyar euro yardım alan Yunanistan için hayati öneme sahip maliye politikasında, destek paketinin koşulu olan harcama kesintileri ve vergi artışlarının değişmeyeceğini gösteriyor. Kabine değişiklikleri, mali reformların gerisinde kalan sosyal güvenlikteki eksiklikleri gidermeyi ve kemer sıkma tedbirleri nedeniyle öfkeli olan halkı yatıştırmayı da amaçlıyordu.