Yazdır
FINANSINGUNDEMI.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Çok satan ‘Zengin Baba Yoksul Baba' kitabının yazarı Robert Kiyosaki, orta sınıfı ekonomik vasatlığa hapseden geleneksel finansal bilgeliğe meydan okuyan bir kariyere sahip. Kiyosaki’nin iddialı bakış açısı, dünya çapında tartışmalara yol açtı.
Finansingundemi.com’un derlediği bilgilere göre, Kiyosaki'nin temel tezi, çoğu insanın gerçek servete ulaşmasını engelleyen finansal hamleler yaptığını öne sürüyor. Temel görüşü basit ama güçlü bir varsayım etrafında dönüyor: “Yoksullar ve orta sınıf para için çalışır. Zenginlerin onlar için çalışacak paraları vardır.”
Her şeyi değiştiren varlık ve yükümlülük çerçevesi
ABD’li yatırımcı ve yazar Steve Burns’ün New Trader U’da yer alan makalesi, bu felsefenin belirli satın alımların ve orta sınıfın para harcama biçiminin servet oluşturmayı neden engellediğini anlamanın temelini oluşturduğunu öne sürüyor.
Kiyosaki'nin paraya yönelik devrim niteliğindeki yaklaşımı, varlık ve yükümlülüklerin net tanımlarına odaklanıyor. Kiyosaki şöyle diyor: “Bir varlık cebime para koyar. Bir yükümlülük cebimden para alır.” Bu basit çerçeve, finansal kararları değerlendirme biçimimizi tamamen değiştiriyor.
Geleneksel finansal tavsiyeler genellikle net değere ve biriktirilen mal varlığına odaklanırken Kiyosaki her şeyden önce nakit akışını vurguluyor. Bu çerçevede, orta sınıfın yatırım veya ihtiyaç olarak gördüğü birçok şey, hesaplarından para çeken yükümlülükler olmaktan öteye geçemiyor.
Bakış açısındaki bu değişim, orta sınıfın makul bir gelir elde etmesine rağmen neden sıklıkla finansal olarak zorlandığını açıklıyor. Orta sınıf, sürekli gelir getiren yatırımlar yerine, ceplerinden para çıkartan satın alımları tercih ediyor. Bu sorunun çözümü olarak ise Robert Kiyosaki, orta sınıfın satın almayı acilen bırakması gereken 5 harcamaya odaklanıyor.
Hayalinizdeki büyük evi almaktan vazgeçin
Kiyosaki'nin en tartışmalı duruşu, Amerikan Rüyası'nın temel taşına meydan okuyor: Servet inşa etmek için ev sahibi olmak. Birincil ikametgahınızın bir varlık değil, bir yükümlülük olduğunu savunuyor ve bu, çoğu finans danışmanının öğretileriyle doğrudan çelişiyor.
Birincil ikametgahınızı nakit akışı merceğinden incelediğinizde tablo netleşiyor. İpotek ödemeniz bankaya akıyor, emlak vergileri devlete gidiyor ve bakım, onarım ve kamu hizmetleri hesabınızdan para çekiyor. Eviniz değer kazansa bile, satmadığınız veya yeniden finanse etmediğiniz sürece bu kağıt üzerindeki kazanç aylık nakit akışı sağlamıyor.
Kiyosaki, insanların asla ev sahibi olmaması gerektiğini önermiyor ancak farklı bir yaklaşımı savunuyor: Birincil ikametgah satın almak için acele etmek yerine, öncelikle gelir getiren gayrimenkul edinmenizi öneriyor.
Kiralık mülkler, potansiyel olarak değer kazanırken aylık nakit akışı sağlayabiliyor. Yatırımlardan yeterli pasif gelir elde ettiğinizde, varlıklarınızın karşılayabileceği bir ev satın almayı düşünün. Bu bakış açısı, insanları peşinatlarının fırsat maliyetini değerlendirmeye zorlar. Birincil ikametgahta tutulan para, temettü ödeyen hisse senetlerine, kiralık mülklere veya işletmelere yatırıldığında aylık gelir sağlayabilir.
Servetinizi tüketen pahalı araba ve tüketim malları almayı bırakın
Orta sınıf, genellikle servet biriktirmeyi servet oluşturmakla karıştırıyor. Pahalı arabalar, tekneler, tasarım ürünler, motosikletler ve en yeni cihazlar geçici bir tatmin sağlayabiliyor ancak bunlar finansal geleceğinizden çalan parayı temsil ediyor.
Orta sınıfın araba satın alma konusundaki tipik yaklaşımını düşünmek gerekiyor. Birçoğu, maliyetini gerekli ulaşım aracı olarak gerekçelendirerek yeni veya pahalı araçlar satın alıyor. Ancak arabalar hızla değer kaybediyor. Aylık ödemeler, sigorta, bakım ve yakıt maliyetleri, herhangi bir getiri sağlamadan devam eden finansal yükümlülükler yaratıyor.
Zengin bireyler ise genellikle mütevazı ve güvenilir araçlar kullanırken parayı gelir getirici yatırımlara yönlendiriyor. Bu kişiler, bir arabanın temel işlevinin statü göstergesi değil, ulaşım olduğunu bilerek hareket ediyor.
Oysa güvenilir bir ikinci el araba ile lüks bir araç arasındaki fark, hisse senetlerine, tahvillere veya iş fırsatlarına önemli bir yatırımı anlamına gelebiliyor. Bu ilke, araçların ötesine geçerek tüm tüketici alımlarına kadar uzanıyor. Kiyosaki, en son çıkan akıllı telefonu, pahalı mobilyaları veya lüks eşyaları satın almak yerine, bu parayı nakit akışı yaratan varlıklara yönlendirmeyi öneriyor.
Finansal getirisi olmayan pahalı üniversite eğitimi almayı bırakın
Kiyosaki, eğitimin değerini tamamen göz ardı etmese de, pahalı üniversite diplomalarının çoğu öğrenci için yeterli yatırım getirisi sağlayıp sağlamadığını sorguluyor. Felsefesi, hepimizin sahip olduğu en güçlü varlığın zihnimiz olduğunu vurguluyor. Kiyosaki, “Zihin iyi eğitilirse, muazzam bir servet yaratabilir” diyor.
Geleneksel eğitim sistemi akademik konulara büyük ölçüde odaklanırken, asgari düzeyde finansal okuryazarlık eğitimi sağlıyor. Öğrenciler diplomalarla mezun oluyor ancak genellikle yatırım, nakit akışı, vergiler ve servet oluşturma konusunda temel bilgilerden yoksun kalıyor. Bu arada, önemli miktarda öğrenci kredisi borcuna giriyor ve bu da mezuniyetten hemen sonra finansal baskı yaratabiliyor.
Kiyosaki, servete giden daha uygun maliyetli bir yol olarak kendi kendine yönlendirilen finansal eğitimi savunuyor. Kitaplar, seminerler, mentorluk ve pratik deneyim, hemen uygulanabilir bilgi sağlarken genellikle resmi eğitimin çok daha azına mal oluyor.
Kiyosaki, gayrimenkul yatırımı, borsa temelleri, işletme faaliyetleri ve vergi stratejileri hakkında bilgi edinmeyi öneriyor. Bu, resmi akademik eğitimi terk etmek anlamına gelmiyor; aksine, eğitim yatırımları konusunda stratejik olmak anlamına geliyor. Belirli bir diploma, kazanç potansiyelini doğrudan artırıyorsa veya gerekli nitelikleri sağlıyorsa değerli olabilir ancak sadece pahalı bir eğitim almak, genellikle orantılı bir fayda sağlamadan borca yol açıyor.
Görünüşünüzü korumak için statü sembolleri satın almayı bırakın
Görünüşünüzü koruma baskısı, birçok orta sınıf aileyi, yaygın olarak kıyas ve rekabet olarak adlandırılan şeyle finansal sıkıntıya sokuyor. Bu, servet oluşturmak yerine başarı imajı yansıtmak için statü sembolleri satın almaya neden oluyor.
Statü satın alımları genellikle lüks arabalar, tasarımcı kıyafetleri, prestijli semtlerde pahalı evler ve pahalı tatilleri içeriyor. Bu ürünler kişinin sosyal imajını güçlendirebilse de, genellikle uzun vadeli finansal başarı pahasına gerçekleşiyor.
Gerçekten zengin bireyler genellikle gelirlerinin altında yaşıyor ve servetlerini yansıtmak yerine varlık oluşturmaya odaklanıyor. Bu kişiler, gerçek finansal güvenliğin dış görünüşten değil, nakit akışından ve net değerden geldiğini anlıyor.
Bu bakış açısına göre, çeşitlendirilmiş bir yatırım portföyünden temettü toplarken kullanılmış ancak borcu ödenmiş bir araba kullanan bir kişi, aylık ödemelerle finanse edilen lüks bir araç kullanan birinden daha fazla servete sahip oluyor. Kiyosaki, “Gerçek bir lüks, gerçek bir varlığa yatırım yapmanın ve onu geliştirmenin bir ödülüdür” diyor. Bu zihniyet değişimi, görünüşten çok öze öncelik veriyor ve zengin görünmekten ziyade öncelikle servet oluşturmaya odaklanıyor.
Varlık temelinizi oluşturmadan önce lüks eşya almayı bırakın
Kiyosaki'nin orta sınıf para yönetimiyle ilgili belki de en temel gözlemi, varlık oluşturmadan önce lüks eşya satın alma eğilimine odaklanıyor. Kiyosaki, “Zenginler lüks eşyaları en son satın alırken yoksullar ve orta sınıf lüks eşyaları ilk satın alma eğiliminde oluyor” diyor.
Bu davranış kalıbı, birçok insanın makul bir gelir elde etmesine rağmen neden finansal olarak zorlandığını açıklıyor. Lükse öncelik veren zihniyet, pahalı alışverişleri sıkı çalışmanın anında ödülü olarak görüyor. İnsanlar pahalı eşyaları satın almayı, hak ettikleri veya çabalarıyla kazandıkları için haklı çıkarma eğiliminde oluyor.
Zengin bireyler ise genellikle bu kalıbı tersine çeviriyor. Önce gelir getiren varlıklardan oluşan bir temel oluşturuyor ardından nakit akışlarını lüks eşyaları satın almak için kullanıyor. Bu yaklaşım, finansal güvenliklerinden ödün vermeden güzel şeylerin tadını çıkarmalarını da sağlıyor.
Lüks odaklı zihniyetten kurtulmak, ertelenmiş tatmin ve uzun vadeli düşünmeyi gerektiriyor. Zengin bireyler, pahalı bir tatil veya yeni bir araba satın almak yerine, ana paralarına dokunmadan lüksleri karşılayacak kadar pasif gelir üretecek varlıkları nasıl oluşturacaklarının yollarını arıyor.
Zenginlerin gizli saklı öğrendiği 5 basit yetenek
Zengin olmak istiyorsanız bu 4 alışkanlıktan kurtulun
Yapay zekanın orta sınıfın elinden alacağı 10 meslek
Zenginlerin okuduğu, orta sınıfın uzak durduğu 10 kitap
Orta sınıfın yeni müttefiki yapay zeka
Orta sınıfın sıklıkla yaptığı finansal hatalar