Yazdır

Yapay zekâya ayak uyduramayan işini kaybedecek

Tarih: 03 Temmuz 2025 - 17:40

Yapay zekâ insanları direkt olarak işinden etmese de meslekleri kökünden değiştiriyor. Bu değişime ayak uydurmaksa yapay zekâ uygulamalarına doğru soruları sorabilmekten geçiyor.

FINANSINGUNDEMI.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ

Son günlerde yapay zekâ ile ilgili en çok seslendirilen özlü sözlerden birisi şu: “Sizi yapay zekânın kendisi değil, yapay zekâyı kullabilen biri işinizden edecek.”

Söz konusu ifade, Nvidia CEO’su Jensen Huang, Indeed CEO’su Chris Hyams ve Netflix CEO’su Ted Sarandos gibi üst düzey yöneticiler tarafından da dile getirildi. Ancak yapay zekâyı iş rutininize entegre etmek, özellikle nereden başlayacağını bilmeyenler için söylendiği kadar kolay değil.

Fortune’un haberine göre, Vanderbilt Üniversitesi’nde bilgisayar bilimi profesörü olan Jules White, günümüzün yapay zekâ çağında AI ile iş yapmanın en büyük zorluklardan biri olduğunu söylüyor.

White açıklamasında, “Asıl sorun, çoğu insanın üretken yapay zekâ karşısında boş bir tuvalle karşılaştığında nereden başlayacağını bilmemesi. Asıl sınır teknoloji değil, onu işimizde ve günlük hayatımızda yaratıcı şekilde kullanabilme yeteneğimiz” ifadelerine yer verdi

Yapay zekâ teknolojisi çok uzun belgeleri özetlemekten sunum hazırlamaya, konuşma notlarını analiz etmekten çok daha ileri düzey görevleri yerine getirmeye kadar birçok konuda çalışanların işini kolaylaştırıp verimliliğini artırabilir. White bunu mümkün kılmak ve ChatGPT, Gemini, Claude ve Copilot gibi üretken yapay zekâ sohbet robotlarını iş hayatında etkili şekilde kullanmak için bilmeniz gereken 4 ipucunu şöyle sıralıyor:

Altın kuralı takip edin
Yapay zekâyla bir iletişim kuruyormuş gibi davranın
Sadece sohbet fonksiyonunu kullanmakla yetinmeyin
Çok fazla düşünmeyin

Altın kuralı takip edin

‘Kendinize nasıl davranılmasını istiyorsanız başkasına da öyle davranın.’ Bu bilindik kural her ilişkide olduğu gibi yapay zekâ ile olan ilişkide de aynı şekilde çalışıyor: Teknolojiye birinden bir şey ister gibi yaklaşın ve durumu anlayabilmesi için yeterli verileri sağlayın.

Yapay zekâ şirketi Anthropic bunu “net yönlendirme için altın kural” olarak özetliyor:

“Yazdığınız komutu, görev hakkında neredeyse hiç fikri olmayan bir iş arkadaşınıza gösterin ve talimatları uygulamasını isteyin. Eğer o kişinin kafası karışıryorsa, Claude’un kafası da büyük ihtimalle karışacaktır.”

Google’ın “Prompting Guide 101” kılavuzuna göre, etkili bir komut yazarken odaklanılması gereken dört ana alan var: Rol, Görev, Bağlam ve Format. İşte Google’ın verdiği basit bir örnek:

“Ben bir halkla ilişkiler müdürüyüm. (Rol) Etkileyici bir başlığa sahip bir basın bülteni oluşturmam gerekiyor. (Görev) X belgesi içerisinden alıntılar ekle. (Bağlam ve Format)”

Her komut bu dört öğeyi içermek zorunda değil, ancak doğru bağlam sağlamak, alınan yanıtın kalitesinde büyük fark yaratıyor. Anthropic Kullanıcı Eğitimi Başkanı Maggie Vo şu öneride bulunuyor:

“‘Kuantum bilişim hakkında bir özet yaz’ yerine ‘Kuantum bilişim girişimiyle iş görüşmesine hazırlanıyorum. Fizik altyapım var ama kuantum konusunda deneyimim yok. Anahtar kavramları konuya hakim gibi konuşabilmem için bana yardımcı ol’ demeyi deneyin. Bu bağlam, çıktıyı tamamen değiştirecektir.”

Altın kurala uymak, yapay zekâya “lütfen” ya da “teşekkür ederim” gibi ifadelerle kibar davranmayı da içerebilir. Ancak OpenAI CEO’su Sam Altman’a göre bu ifadeler, şirketine “on milyonlarca dolara” mal oluyor. Sosyal nezaketin çıktılara ciddi bir katkı sağladığına dair bir kanıt da yok.

White’a göre, yapay zekâya bir kişilik atamak diğer bir deyişle ona özel bir rol ya da yazım tarzı vermek üretken yapay zekâyla çalışmayı öğrenmenin iyi bir başlangıcı olabilir. Coursera’da 450 binden fazla kişinin katıldığı “ChatGPT için Prompt (Komut) Mühendisliği” dersinde öğrencilerine öğrettiği ilk şey de bu.

White, “Rol, sadece ‘bir bilgisayar bilimi profesörü gibi davran’ demekten çok daha fazlası. Üretken yapay zekâya ‘siber saldırıya uğramış bir bilgisayar gibi davran’ diyebilirsiniz ve o yapay zekâ bilgisayarın nasıl çalışacağını simüle edebilir” açıklamasında bulundu

Google’a göre ise bir görev fiili içeren net bir komut vermek, bir komutun “en önemli bileşeni.” Google’ın arama motoruna yalnızca “kedi maması” yazarsanız satın almak istediğinizi varsayacaktır. Ancak aynı ifadeyi bir yapay zekâya yazarsanız, bu ifade daha fazla soru doğurabilir.

Yapay zekâyla bir iletişim kuruyormuş gibi davranın

Harika gibi görünen bir komuta rağmen sohbet robotları aradığınız yanıtı vermeyebilir. Özellikle de birkaç dakika süren derin akıl yürütme modelleri kullandıktan sonra doğru sonuca ulaşamamak sinir bozucu olabilir. Ancak bu durum bilgisayarınızı kapatıp uzaklaşmanız için bir neden olmamalı.

Aksine, kullanıcılar bir öğrenme fırsatı olarak değerlendirebilir. Tüm yapay zekâlar kalıcı hafızaya sahip olmasa da ve sizinle olan etkileşimlerinden ders çıkarmasa da bu tecrübe sayesinde sizin komut yazma beceriniz gelişecektir.

Google, “Eğer sonuçlar beklentinizi karşılamazsa ya da iyileştirme alanı olduğunu düşünüyorsanız, komutlarınızda ince ayar yapın” diyor. Ancak bu, her seferinde yeni bir oturum başlatmanız ve eski sorularınızı kopyalamanız gerektiği anlamına gelmiyor. Onun yerine takip komutları ve tekrar gözden geçirme süreciyle daha iyi sonuçlar elde edebilmek mümkün.

Yanıtlardaki hataları ya da muhakeme eksiklerini belirtmek ve görmek kullanıcının sorumluluğunda. Zira yapay zekâ halüsinasyonları geçmişe göre daha az görülse de mükemmel doğruluk garantisi hâlâ yok.

Örneğin, ABD’deki 50 şehrin tahmini nüfusunu isteyen bir komut verdiniz ve yapay zekâ bazı şehirleri karıştırdı ya da bazı şehirleri atladı. Aynı komutu yeniden vermek yerine, eksik şehirleri doğrudan belirtirseniz yapay zekâ hatasını fark edecektir.

White, yapay zekâyla etkileşiminizin sıkıcı bir “kopyala-yapıştır” ilişkisi gibi hissettirmemesi gerektiğini söylüyor. Bunun yerine onu bir iş ortağı gibi kullanmak daha doğru.

Bu, yapay zekâya sorular sormayı da içerebilir. Örneğin: “Bir pazarlama e-postası yazmam gerekiyor, hangi bilgileri sağlamam yararlı olur?”

Pennsylvania Üniversitesi Wharton School Profesörü Ethan Mollick de yapay zekânın sınırlarını zorlamaktan çekinmemeniz gerektiğini belirtiyor:

“10 fikir yerine 50 isteyin ya da bir cümleyi geliştirmek için 30 seçenek talep edin,” diyor. “Sonra hoşunuza gidenleri genişletmesini isteyin.”

Sadece sohbet fonksiyonunu kullanmakla yetinmeyin

Yapay zekâ yenilikleri artık sadece metin tabanlı etkileşimi aştı. Tablolar, sunumlar ve dosya analizleri için de uygulamaları kullanabilirsiniz. Örneğin, elinizde bir şirketin son satış verilerini içeren bir tablo varsa, tablo oluşturmakla vakit kaybetmek yerine doğrudan şu soruyu sorabilirsiniz: “Son iki çeyrekte en yüksek gelir artışını hangi satış bölgesi gösterdi?”

ChatGPT ve Midjourney gibi bazı sohbet robotları grafik, sunum ve görseller oluşturabiliyor veya sizin yüklediğiniz görselleri analiz edebiliyor.

White, “Eşim buzdolabındaki rastgele malzemelerin fotoğrafını çekip onlarla yapılabilecek 10 yemek tarifi alabiliyor. Sonrasında bir haftalık yemek planı bile oluşturabiliyor” ifadelerini kullandı.

Eğer yazı yazmayı sevmiyorsanız, birçok sohbet robotunun sesli komut özelliği iş dünyasında oyunun kurallarını değiştirebilir. Bu sayede sadece doğal bir sohbet gerçekleştirmekle kalmaz, ekran paylaşabilir veya kameranızı açarak gerçek zamanlı tepki alabilirsiniz.

Mollick, “Yapay zekâyı doğa yürüyüşlerinde bitki tanımaktan, ekranımdaki sorunları çözmeye ve ellerim un içindeyken yemek pişirme önerileri almaya kadar kullandım” diyor. “Bu çok modlu yetenekler gerçekten fütüristik ama çoğu insan ses modunu sadece Siri gibi kullanıyor. Bu işin en iyi kısmı kaçırmak anlamına gelir.”

Çok fazla düşünmeyin

Yapay zekâyı öğrenmede pratik, mükemmelliği getirir. Artık uzman bir komut yazarı veya “yapay zekâya fısıldayan insan” olmak için büyük bir engel yok. Günümüzde en etkili taktikler, iş arkadaşınızdan yardım ister gibi doğal dil kullanmaya dayanıyor.

Ve en kötü senaryoda bile, nasıl daha iyi komut yazacağınızı öğrenmenin en iyi yolu, doğrudan yapay zekânın kendisine sormaktır.

Vo, “Yapay zekâ sizinle nasıl daha iyi iletişim kurulacağını size öğretebilir. Beklenmedik şekilde etkin olması sizi kalıp komutları ezberlemekten de kurtarır” diyor

Son olarak, iş yerinizde yapay zekâ kullanımına dair herhangi bir kısıtlama veya bir rehber olup olmadığını öğrenin.

Patronların yapay zekâ beklentisi: Kullanın yeter!Patronların yapay zekâ beklentisi: Kullanın yeter!

 

Avrupalı CEO’lardan 'yapay zeka' yasasını durdurun çağrısıAvrupalı CEO’lardan 'yapay zeka' yasasını durdurun çağrısı

 

Yapay zeka ile çocuk halleriYapay zeka ile çocuk halleri

 

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/yapay-zekaya-ayak-uyduramayan-isini-kaybedecek/1858090