Yatırımcının gözü Babacan'da

Son dönemde ekonomi kurmayları arasında yaşanan gaz-fren tartışması, ekonomi yönetimdeki görüş ayrılıklarının gözler önüne serilmesine neden oldu. Bakan Zafer Çağlayan'ın ekonomide gaza basılması gerektiği yönündeki söylemine karşılık Başbakan Yardımcısı Babacan'ın tedbirli gidilmesi gerektiği söylemi, bir süredir ekonomide kutuplaşmanın var olduğu algısını güçlendirdi. ÖTV zamlarının ardından kimi yayın organlarında çıkan haberlerde, Babacan ve Başçı'nın sıkı para politikasına gelen eleştiriler de algıları doğrular nitelikteydi. İçeride durum böyleyken, Financial Times'da dün yayımlanan bir makalede, Başbakan Yardımcısı Babacan'ın, mevcut parti kurallarına göre, mecliste olmamasının ihtimal dahilinde olduğu kaydedildi. Babacan'ın, Orta Vadeli Programı açıkladığı konuşmasına ilişkin değerlendirmelerine yer verilen makalede, Babacan'ın mecliste olmamasının, yatırımcılar gözünden iyi olarak algılanmayacağı belirtildi. Hükümetin ekonomi yönetimindeki başarısında Babacan'ın varlığının bir güvence olarak görüldüğü ve söz konusu ihtimalin gerçekleşmesinin, yatırımcılar açısından, orta vadeli program hedeflerinden çok daha önemli olacağına yer verildi. Makalede, Babacan'a destek olan iki noktanın bulunduğuna dikkat çekildi. Babacan'ın, üç yılda yüzde 5 üzerinde büyüme kaydedilmeyeceği söylemi ile daha hızlı büyüme taraftarı olan Bakan Çağlayan'a daha yakın durduğu ifade edildi. Başbakan Erdoğan'ın da Çağlayan gibi kimi zaman hızlı büyüme taraftarı olduğu fakat sonunda Babacan'ın üstün gelmiş gibi görüldüğü bildirildi. Makaleye göre, Babacan'a destek çıkacak bir başka nokta ise Babacan'ın, ''Bu yıl ve gelecek yıl Türkiye Avrupa'nın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri olacak. 2013 yılı, 2012'den daha iyi olacak'' söylemi oldu. OVP'DE 2012 BÜYÜMESİ AŞAĞI ÇEKİLDİ Dün Babacan 2012 büyümesinin yüzde 3.2’ye çektiklerini açıklarken, büyümenin 2013 yılında yüzde 4, 2014 ve 2015 yıllarında ise yüzde 5 olmasını beklediklerini söyledi. Yıl sonu enflasyon hedefinin yüzde 7,4 olduğunu bildiren Babacan, kamu borcunun GSYH'ye oranının 2012'de yüzde 36,5, 2013'te yüzde 35, 2014 yılında yüzde 33, 2015'te yüzde 31 olmasını beklediklerini açıkladı. Yıl sonunda cari işlemler açığının yüzde 7,3'e düşeceğini tahmin ettiklerini dile getiren Babacan, 2015 sonunda yüzde 6,5'lik bir cari işlemler açığı ile dönemi tamamlayacaklarını öngördüklerini belirtti. Babacan, vatandaşları tasarruf yapmaya çağırarak, ''Gelirimizle orantılı harcamaya evet ama israfa hayır'' dedi. The Lira