BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 71,75 0,84 373.100.000.000,00
ALBRK 8,27 0,49 20.675.000.000,00
GARAN 142,00 -1,11 596.400.000.000,00
HALKB 35,62 -0,28 255.921.793.856,04
ICBCT 13,72 0,44 11.799.200.000,00
ISCTR 14,03 0,14 350.749.579.100,00
SKBNK 8,16 0,62 20.400.000.000,00
TSKB 13,01 -0,61 36.428.000.000,00
VAKBN 30,62 -0,52 303.625.517.034,26
YKBNK 36,84 -0,75 311.189.369.302,56

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaBankacılık''Vadenin uzaması çok boyutlu bir iş''----

''Vadenin uzaması çok boyutlu bir iş''

''Vadenin uzaması çok boyutlu bir iş''
24 Şubat 2012 - 10:44 www.finansingundemi.com

İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, "Mevduatta vadenin uzamasının çok boyutlu olması gerekiyor, vergiyle ilgili inisiyatifler de önemli"

İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, mevduatta vadenin uzamasının çok boyutlu olması gerektiğine dikkati çekerek, ''Vergiyle ilgili inisiyatifler de çok önemli. Çünkü büyük ölçüde uzun vadeyi çok teşvik edecek farklı bir olgunun gündeme gelmesi lazım'' dedi.
Bali, Türkiye Bankalar Birliği tarafından düzenlenen basın toplantısında soruları yanıtlarken, bir ülkede vadeyle ilgili alışkanlıkların tek taraflı inisiyatifle değiştirilemeyeceğini, konunun psikolojik yönünün de bulunduğunu söyledi.
Çok kısa vadeye yoğunlaşan, mümkün olabildiği kadar her duruma yönelik hazır durumdaki yatırım tercihine işaret eden Bali, mevduatların vadesinin çok kısa olmasına rağmen form değiştirmediğini belirtti.
Mudinin o tarihte yeniden fiyatlama konusunda opsiyonunun olmasını istediğinin altını çizen Bali, şu görüşleri dile getirdi:
''Bu kadar psikolojik boyutu olan tabloda kısa dönemde bütün bu alışkanlıkları değiştiremezsiniz. Böyle bir tabloda ben de kişisel olarak vadenin uzamasının çok boyutlu olması gerektiğini düşünüyorum. Vergiyle ilgili inisiyatifler de çok önemli. Çünkü büyük ölçüde uzun vadeyi çok teşvik edecek farklı bir olgunun gündeme gelmesi lazım. Özellikle iç tasarruf hadlerinin bu kadar düştüğü, Türkiye'nin büyümesiyle ithalat, dış ticaret açığı ve cari açık arasındaki ilişkinin kritik önem arz ettiği bir dönemde, bu tür tasarruf eğilimlerinin teşvik edilmesi suretiyle daha sürdürülebilir yapıya kavuşulması için çok yönlü ikna edici, psikolojik algılamalara dayalı alışkanlıkların da giderileceği bir noktaya gelinmesi gerekir. Bu sadece bankacılık sisteminin belli vadeleri değiştirmesiyle de söz konusu olmaz. İstikrar ve sürdürülebilirlik, daha önceki istikrarsızlık dönemi hafızalarını giderecek kadar yaşamımıza girmiş olmalı ki bu konuda farklı noktalara gelebilelim.''
-''Ülkeye hapsolmuş bankacılıktan bahsediyorduk''-
Türk bankalarının satışı ve yurt dışında banka satın almasına ilişkin bir soru üzerine ise Bali, Türkiye ekonomisi büyük ölçüde reyting itibarıyla çok ciddi asimetri yaşarken, dışardan nispeten ülke riskine göre uygun maliyetlerle alınan fonlamaların yurt içinde kullanıldığını kaydetti.
Bali, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Çünkü riskiniz yüksekti, en yüksek getiriyi faaliyet gösterdiğiniz bu piyasadan elde edebiliyordunuz. Bu piyasadan elde ettiğiniz fonları ise sizden reytingi görece daha yüksek olan piyasalarda kullanma imkanına sahip değildiniz. Onun için bu ülkeye hapsolmuş bir bankacılık sisteminden bahsediyorduk. Şimdi bir anda ummadığımız ölçüde dışımızdaki ülkelerin reytingleri geriye giderken, bizim reytingimiz ya muhafaza olurken ya da yükselme beklentisindeyken bu farkın kapanmakta olduğunu görüyoruz. Bu, borçlanmaların kalitesini etkileyecek ve etkiliyor. Daha uygun vadeler ve daha uygun maliyetlerle fon temin etme imkanı olacaktır.''
Hem fonlama imkanlarının gelişmesi, hem de yurt dışında aktif yaratma açısından içinde bulunulan konjonktürün finans sistemine hizmet ettiğini vurgulayan Bali, şöyle devam etti:
''Bu anlamda da Türkiye'yi bitirdiğimiz, tükettiğimiz için değil, daha hala bu ülkede alınacak çok yol olduğu için dışarıya bakılabilir. Türk müteşebbisi zaten başka coğrafyalarda pozisyon alıyor. Dolayısıyla o pozisyonlarla paralel pozisyonlar almak için Türk finans sisteminin daha fazla başarabileceği finansal bir ortam, iklim bulunuyor. Özellikle sermaye yapıları itibarıyla ve ülkenin sunduğu imkanlara ilave olarak, eşanlı bu stratejileri yürütecek finansal oyuncuların önümüzdeki dönemde olacağını düşünüyorum.''
-''Dünyada oran yüzde 100'e yakın''-
Yapı Kredi Üst Yöneticisi (CEO) Faik Açıkalın da masraf ve komisyon tahsilatlarıyla ilgili bir soru üzerine, bankacılığın net faiz marjının yüzde 3,5'lar civarında gerçekleştiğine, esas müşteri işlemlerinden kaynaklanan net faiz marjının ise yüzde 2'lerin altına indiğine dikkati çekti.
Sektörde bu yıl eğer yüzde 16 mertebesi muhafaza edilebilirse, önümüzdeki sene yüzde 17 gibi bir özsermaye getirisi yaratmak gerektiğinin altını çizen Açıkalın, şunları kaydetti:
''Faiz komisyon tahsilatı konusunda bunların operasyonel giderlerinin yüzde kaçını karşıladığına bakmak gerekiyor. Türkiye'de geçen senelerde yüzde 48'di. Şu anda yüzde 51 noktasına geldi. Yani biz bankalar olarak müşteriye hizmet için yaptığımız masrafların, yani operasyonel giderlerin sadece şu anda yüzde 51'ini tahsil edebiliyoruz. Burada 'az mıydı, çok muydu' tartışmasına girmenin çok manası yok. Ancak görünen o ki biz ne dersek diyelim, önümüzdeki dönemde bu oranın muhakkak artması gerekiyor. Özellikle bu düşen faiz marjı ortamında... Dünyada bu oran yüzde 100'e yakındır.''
-''Birtakım teşvikler sağlanabilir''-
Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan da altın hesaplarında çok önemli artışlar olduğunu, klasik altın yatırımcısının, yastık altında saklamak yerine bankalar vasıtasıyla bunu çeşitlendirdiğini söyledi.
Aslan, bu konuda otoriteler tarafından birtakım teşvikler sağlanabileceğini, sektörün de bunu destekleyebileceğini vurguladı.
Akbank Genel Müdürü Hakan Binbaşgil ise SMS'in katma değerli bir hizmet olarak düşünülebileceğini, bankanın kendi gönderdiği SMS'ten ücret alınmadığını belirterek, ''Bir de müşterinin talebi doğrultusunda gönderilen SMS'ler var. Bu, hesapların daha yakından takibi gibi müşteriye özel hizmetler içeriyor. Tabii bunların aynen kredi kartında olduğu gibi bankaya bir maliyeti söz konusu. Bunun bir kısmını müşteri kendi talep ettiği için yansıtabilmektedir'' şeklinde konuştu.
Türkiye Bankalar Birliği Genel Sekreteri Ekrem Keskin ise sektörde 2011 yılı gelişmeleri ve 2012 beklentilerini anlattı. AA

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!