| Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
|---|---|---|---|
| AKBNK | 71,75 | 0,84 | 373.100.000.000,00 |
| ALBRK | 8,27 | 0,49 | 20.675.000.000,00 |
| GARAN | 142,00 | -1,11 | 596.400.000.000,00 |
| HALKB | 35,62 | -0,28 | 255.921.793.856,04 |
| ICBCT | 13,72 | 0,44 | 11.799.200.000,00 |
| ISCTR | 14,03 | 0,14 | 350.749.579.100,00 |
| SKBNK | 8,16 | -0,73 | 20.400.000.000,00 |
| TSKB | 13,01 | -0,61 | 36.428.000.000,00 |
| VAKBN | 30,62 | -0,52 | 303.625.517.034,26 |
| YKBNK | 36,84 | -0,75 | 311.189.369.302,56 |
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Bankarcılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun (BDKK) Eylül ayına ilişkin finansal piyasalar raporunda ''Türkiye ekonomisine ait 2011 yılının üçüncü çeyreği verileri, iç talep ve dış talep arasındaki dengesizliğin azaldığını ve ekonomik aktivitede hissedilir bir yavaşlamanın yaşandığını göstermektedir'' ifadesi kullanıldı.
Kurumun internet sitesinde yayımlanan raporda, IMF'nin 2011 yılına ilişkin büyüme tahminlerini gelişmiş ekonomiler için yüzde 1,6, gelişmekte olan ekonomiler için ise, yüzde 6,4 olarak açıkladığı hatırlatıldı.
Diğer taraftan, küresel ekonominin 2007-2008 döneminden bu yana en sıkıntılı dönemlerinden birini yaşadığı belirtilen raporda, ABD'de istihdam sorununun öngörülenden daha kalıcı bir yapıya dönüşmesi ve buna bağlı olarak özel kesim talebinin düşük seyrinin, büyümenin zayıflamasına neden olduğu kaydedildi.
Avrupa'da düşük büyüme performansıyla da derinleşen borç krizinin, parasal birliği tehdit eder düzeye geldiği ifade edilen raporda, ''Gelişmiş ekonomilerin içinde bulundukları bu olumsuz tablo, küresel ekonomik aktivitenin yavaşlamasına ve yaygın bir durgunluk olasılığına işaret etmektedir. Reel ekonomideki bu gelişmeler yatırımcı güveninin azalmasına ve sermaye piyasalarının değer kaybına neden olmuştur'' değerlendirmesinde bulunuldu.
Küresel ölçekte yılın ikinci yarısında tüm borsalarda değer kayıpları yaşandığı, gelişmiş ekonomilerde artan ülke risklerinin diğer ülkelerin de CDS spreadlerinin yükselmesine yol açtığı belirtilen raporda, ''Makroekonomik ve finansal istikrarın yeniden tehlike altına girdiği bu konjonktürde, uluslararası kuruluşların, gelişmiş ekonomilerdeki hanehalkı ve banka bilançolarının sürdürebilirliğinin sağlanmasına yönelik politikalarını, gelişmekte olan ekonomilerin önceliklerini de gözeten bir çerçevede yönetmelerinin yerinde olacağı'' kaydedildi.
''TL'nin değer kaybı ihracatı olumlu etkiledi''
''Türkiye ekonomisine ait 2011 yılının üçüncü çeyreği verilerinin, iç talep ve dış talep arasındaki dengesizliğin azaldığını ve ekonomik aktivitede hissedilir bir yavaşlamanın yaşandığını gösterdiği'' belirtilen raporda şu tespitlere yer verildi:
''Cari verilere göre, üretim ve kapasite göstergeleri ılımlı bir büyümeye işaret etmekte, tüketici ve reel kesim endekslerinde yatay bir seyir izlenmekte ve işgücü piyasasındaki koşullar ekonominin büyüme hızının düşmesine paralel olarak sıkılaşmaktadır. TL'nin değer kaybı, ihracatı olumlu etkilerken, ithalat üzerindeki etkisi yapısal sorunlar nedeniyle sınırlı kalmaktadır. Cari açığın en önemli bileşeni olan dış ticaret dengesindeki bozulma yavaşlasa da halen devam etmektedir.''
Avro Bölgesi'nin çevre ülkelerinde görülen borçlanma sorununa karşı yeterince sağlam tedbirlerin alınamaması sonucunda, krizin merkez ülkelere sıçrama olasılığının devam ettiği ve bu durumun iktisadi güven kaybını derinleştirmek suretiyle küresel ekonomiyi tehdit ettiğine dikkat çekilen raporda, ''Bunun neticesinde oluşabilecek muhtemel bir küresel durgunluğun Türkiye'nin dış ticaret dengesinin düzelme sürecini sekteye uğratma ihtimaline karşı, ihtiyatlı politikalar izlendiği'' bildirildi.
Raporda, ''Bu çerçevede, politika faiz oranlarının sabit tutulması, enflasyon riskine karşı faiz koridorunun genişletilmesi, piyasalarda likidite ihtiyacının karşılanması, kredi büyümesinin kontrol altına alınması ve bankaların kar dağıtımının izne bağlanması gibi ihtiyatlı yaklaşımlar olası riskleri minimize etmektedir'' denildi.
Raporda ayrıca, Eylül 2011 itibarıyla finansal sektörün toplam aktiflerinin 1,56 trilyon lira olarak gerçekleştiği, toplam aktifler içinde en yüksek payı yüzde 77,8 ile bankacılık sektörünün aldığı kaydedildi.
Finansal şartlar ve yeni düzenleyici ortama uyum sağlayamama gibi nedenler dolayısıyla finansal kiralama şirketlerinin sayısında azalmanın devam ettiği ifade edilen raporda, finansal sektöre erişim kanallarının bankacılık sektörü ağırlıklı olarak büyüdüğü bildirildi.
Raporda, Eylül 2011 itibarıyla bir önceki yılın aynı dönemine göre bankacılık sektöründe 566 yeni şube açıldığı ve istihdam edilen personel sayısının da 4 bin 425 kişi arttığı belirtildi.
Döviz ve altın, yatırımcılarının yüzünü güldürdü
Mudilerin finansal sektörün en büyük müşteri kitlesi olmaya devam ettiğine dikkat çekilen raporda, ''Yatırım portföyleri incelendiğinde; yurt içi yerleşiklerin TL mevduat, hisse senedi, yatırım fonları ve DİBS tercihlerinin arttığı görülmüştür. Altın fiyatlarındaki artış, kıymetli maden hesaplarının değerini ve bu hesaplara talebi artırmıştır. Yatırım araçlarının reel getirilerine bakıldığında borsa endeksinin yatırımcılarına kaybettirdiği buna karşın dolar, mevduat, avro ve altının ise, yatırımcılarına kazandırdığı görülmektedir'' tespitine yer verildi.
Raporda, Eylül 2011 itibarıyla bankacılık sektörünün toplam aktiflerinin bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 30,9 oranında artarak 1,2 trilyon lira olduğu ve sektördeki aktif büyümesinin kredi kaynaklı olmaya devam ettiği ifade edildi. Bu dönemde kredilerdeki artışın da yüzde 39,1 oranında gerçekleştiği bildirildi.
Buna karşın yılın ikinci yarısında kontrollü kredi büyümesi yönünde alınan tedbirlerle birlikte bireysel kredilerin artış hızında göreli bir yavaşlama gözlendiği kaydedildi.
Dış piyasalardan sağlanan kredilerin Eylül 2011'de 25,6 milyar dolara ulaştığı bildirilen raporda, Bilanço dışı işlemlerin aynı dönem itibarıyla toplam aktiflere oranının yüzde 107 seviyesinde olduğu kaydedildi.
Rusya’da bankalardan büyük transferlere yeni denetim
Hakan Aran: İşletmelerimizde %20 verimlilik artışı olduğunu görüyoruz
Aran: Bu zorlu dönemin nasıl geçtiği unutulmamalı
Yapı Kredi, CDP 2025'te Global A Listesi'nde
BDDK, katılım esaslarına ilişkin usul ve esasları düzenledi
Garanti BBVA, kasım ayı kart verilerini açıkladı: E-ticaret harcamalarında %47’lik artış
Kredi kartı limitleri harcamalardan daha hızlı büyüdü
Eximbank'tan 500 milyon euroluk kredi anlaşması
Bankacılık sektörünün mevduatında artış
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.