Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|---|---|---|
AKBNK | 56,25 | 0,09 | 292.500.000.000,00 |
ALBRK | 7,00 | -0,71 | 17.500.000.000,00 |
GARAN | 116,10 | 0,35 | 487.620.000.000,00 |
HALKB | 20,68 | 1,17 | 148.581.209.908,56 |
ICBCT | 15,87 | -2,16 | 13.648.200.000,00 |
ISCTR | 11,42 | -0,61 | 285.499.657.400,00 |
SKBNK | 4,70 | -0,84 | 11.750.000.000,00 |
TSKB | 11,36 | -0,53 | 31.808.000.000,00 |
VAKBN | 23,74 | 0,00 | 235.403.976.956,02 |
YKBNK | 27,38 | -0,73 | 231.280.264.155,92 |
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Sosyal medya platformlarında trend olan kısa süreli içerikler, internet kullanıcılarının dikkat süresini kısaltarak 'bilişsel sabrı öğrenme yetisi'ni azaltıyor.
Çoğunlukla iletişim kurmak, bilgiye erişmek ve eğlence gibi pek çok farklı amaç için kullanılan teknoloji, aynı zamanda insan sağlığı ve psikolojisi üzerinde çeşitli yan etkilere neden oluyor.
Araştırmalar, başta sosyal medya ve internet olmak üzere her gün daha da gelişen teknolojinin hayatı kolaylaştırmasının yanı sıra kişiler üzerinde kaygıya ve depresyona yol açtığına, dikkat süresinde ve uyku kalitesinde azalmaya neden olduğunu belirtiyor.
Sosyal onay beklentisi
Parmak hareketiyle saniyeler içinde tüketilen sosyal medya içerikleri, yalnızca eğlence alışkanlıklarını değil, düşünme biçimini, ilişkileri ve hatta zihinsel sağlığı da şekillendiriyor.
Sosyal medya hesapları üzerinden yapılan paylaşımlarla düzenli ve sürekli geri bildirim almaya koşullanan kişiler, bir tür ‘sosyal onay’ beklentisi içine girebiliyor ve bu durum, kişilerin ruh sağlığını ve öz saygısını olumsuz etkileyebiliyor.
Sosyal medyanın sürekli uyarıcı ve değişken yapısı, insanların dikkat ve odaklanma süresini ciddi ölçüde azaltıyor. Çok sayıda uygulamanın bulunduğu cep telefonlarına gelen bildirimler kişinin günlük rutin işlere konsantre olma yetisini azaltıyor.
İnsanlar uzun süreli içerik izlerken geliştirebilecekleri bilişsel sabır yeteneğini kaybetti
We Are Social ve Meltwater'ın 2024 Dijital Raporu'na göre, dünya genelinde her bir kişi günlük ortalama 2 saat 23 dakikasını sosyal medyada geçiriyor.
California Üniversitesi Irvine kampüsünden Psikolog Gloria Mark, sosyal medyadaki içeriklerin insan psikolojisi üzerindeki olumsuz etkilerinden bahsediyor.
Video paylaşım ve sosyal medya uygulamaları üzerindeki TikTok videoları, YouTube Shorts ya da Instagram'daki 'reels' videoları gibi kısa süreli içeriklerin gitgide artmasının kişilerin dikkat süresini olumsuz etkilediğini dile getiren Mark, “İnsanlar uzun süreli içerik izlerken geliştirebilecekleri bilişsel sabır yeteneğini kaybetti” ifadesini kullanıyor.
Mark, bu ‘hızlı tempolu’ içerik formatının daha uzun süreli videolara, podcastlere ya da makalelere karşı 'daha az tolerans’ gösterilmesine yol açabileceğini aktarıyor.
Dikkat ve odak durumunu ‘hızlı şekilde değiştirme’ isteğinin stresle ilişkili olabileceği değerlendirmesini yapan Mark, konuyla ilgili yürüttüğü araştırmalar sonucunda bu kanıya vardığını belirtiyor..
Ekrana odaklanma süresi ortalama 47 saniyeye düştü
Mark, "Sonsuz kaydırma ve algoritmalar, insanları ekrana bağlı tutmak için kullanılan psikolojik bir tekniktir” diyerek, sosyal medya üzerindeki hızlı tüketilen içeriklere sürekli olarak maruz kalmanın kısa biçimli içerik izleme davranışını pekiştirdiğini kaydediyor.
Sosyal medya kullanımının konsantrasyon becerilerini azalttığına yönelik bilimsel kanıtlar bulunduğunu dile getiren Mark, kendisinin de bu alanda çalışmalar yürüttüğünü belirterek, “20 yıl önce insanlar ortalama 2 ila 12 dakika boyunca ekrana odaklanıyordu. Günümüzde ise bu süre ortalama 47 saniyeye düştü” ifadelerini kullanıyor.
İnsanlar uzun süreli içeriklerle zaman geçirme becerilerini ve ilgilerini zamanla kaybedecek
Sürekli olarak maruz kalınan bu içeriklerin, internet kullanıcılarının ‘her zamankinden daha fazla ve daha çabuk sıkılmalarına’ neden olduğunu vurgulayan Mark, bunun sonucunda film, kitap ya da yüz yüze sohbetlere odaklanmada zorluk yaşandığını söylüyor. Mark, “Hızlı tüketilen formatlar bilişsel sabrı öğrenmemizi engelliyor” diyor.
Gelecek nesillerin ağırlıklı olarak kısa formatlı içeriklerle büyümesinin uzun vadeli toplumsal ya da gelişimsel etkileri olabileceğinin öngörüldüğünü dile getiren Mark, “İnsanlar uzun süreli içeriklerle zaman geçirme becerilerini ve ilgilerini zamanla kaybedecekler” şeklinde konuşuyor.
Mark, insanların derinlemesine, yavaş ve üzerine düşünerek okuma alışkanlıklarının da sosyal medya içeriklerinin etkisiyle giderek azalabileceğine dikkati çekiyor.
Öte yandan, yoğun sosyal medya kullanımının, anksiyete, depresyon veya stres gibi çeşitli mental sağlık sorunlarına yol açıp açmadığı konusunda yapılan araştırmaların net olmadığını aktaran Mark, şunları söylüyor: “Bazı çalışmalar bir bağlantı olduğunu gösterirken, diğerleri herhangi bir etki olmadığını gösteriyor. Aile ilişkileri, finansal durum, siyaset ve iklim değişikliği gibi kaygı ve stresi etkileyen o kadar çok faktör var ki, bu konuda sosyal medyayı ne kadar suçlamak gerektiğini bilmek zor.”
Öz saygıyı olumsuz etkiliyor
Mark, sosyal medyanın insanların psikolojisi üzerindeki bir diğer olumsuz etkinin öz saygı konusunda gözlemlendiğini vurguluyor.
Sosyal medya kullanıcılarının hesaplarında ‘en iyi hallerini’ paylaştıklarını dile getiren Mark, bu durumun insanları zaman zaman kıyaslamaya teşvik ettiğini ve bunun sonucunda kendilerini kötü hissetmelerine neden olduğunu kaydediyor.
Mark, “Dijital dünyada teknolojiden uzun süre uzak kalamıyoruz. Geri döndüğümüz anda da eski alışkanlıklar geri geliyor” ifadelerini kullanarak, ‘dijital detoks’un mental sağlığa ve odaklanma kapasitesine iyi gelebileceğini ancak bu etkinin ‘geçici' olacağını aktarıyor. Mark, konuyla ilgili eğitsel içeriklerin de bu sorunu çözmede etkili olabileceği önerisinde bulunuyor.
İş yerinde e-posta ve sosyal medya kullanımı
Sosyal medyada 'aşk tuzağı'yla 500 milyon dolandırdılar
Sosyal medyaya yaş sınırlaması ve yeni kısıtlamalar geliyor
Sosyal medyadaki en kötü finansal tavsiyeler
Sosyal medyada bağımlılık sınırı kaç dakika?
"Sosyal medyada çocuklar hesap açamayacak"
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.