BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 67,70 -0,37 352.040.000.000,00
ALBRK 8,23 1,48 20.575.000.000,00
GARAN 137,30 0,66 576.660.000.000,00
HALKB 25,88 -1,22 185.942.055.726,96
ICBCT 16,02 -1,72 13.777.200.000,00
ISCTR 14,03 1,52 350.749.579.100,00
SKBNK 6,76 -1,31 16.900.000.000,00
TSKB 12,88 -0,16 36.064.000.000,00
VAKBN 27,26 -0,22 270.308.020.716,98
YKBNK 32,34 1,32 273.177.638.524,56

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaReferandum sonrası piyasaların seyri----

Referandum sonrası piyasaların seyri

Referandum sonrası piyasaların seyri
20 Ağustos 2010 - 04:54 www.finansingundemi.com

Yabancı yatırımcıların nasıl bir strateji izlemesi bekleniyor?Piyasalardaki riskler ve fırsatlar…

BERRİN UYANIK BEKAR-FİNANSGUNDEM.COM İkinci dip tartışmalarını alevlendiği bir dönemde tüm olumsuzluklara adeta sırtını dönen borsalarda yukarı yönlü trend sürüyor. Kritik Anayasa referandumuna sayılı günler kala döviz ve faiz dar bir banda sıkışmış durumda… Yabancıların Türkiye’ye ilgilisi artarak sürüyor. Her ne kadar tablo iyimser olsa da giderek karmaşıklaşan yurtdışı veri akışı ve İMKB’nin tarihi zirvesine yakın olması yatırımcıları tedirgin etmeye yetiyor. Tabi tarihi referandum sonuçları de merakla bekleniyor… Bu kadar kritik bir dönemde kısa vadeli yatırım stratejisi belirlemek çok zor! Bu seviyeden borsaya girilir mi, hangi hisseler alınmalı? Olası geri çekilmelerde endeks kaç puana kadar geriler? Yabancı yatırımcıların nasıl bir strateji izlemesi bekleniyor? Referandum sonuçları piyasaları nasıl etkiler? Piyasalardaki riskler ve fırsatlar… Muhabirimiz Berrin Uyanık Bekar sordu, sermaye piyasalarının önemli isimlerinden Finans Yatırım Yurtdışı Kurumsal Pazarlama Türev Ürünler Müdürü Erden Emanet yanıtladı. Yatırım kararı vermenin çok zor olduğu bir dönemde FİNANSGUNDEM uzmanların yorum ve öngörüleriyle yatırımcılara yol göstermeye devam ediyor. Global krizde gelinen noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Piyasaların dip yaptığı ve dünya ticaretinin durma noktasına geldiği döneme göre tabii ki işler daha iyi görünüyor. Fakat Amerika`daki büyümü kaygıları ve issizlik dataları düşük faiz ve kredi büyümesine rağmen ileri dönük iyimser beklentileri sınırlıyor. Çin`de iç talebin artması şu an için faydalı görünse de enflasyonist baskılar 2-3 sene sonrası için tehlike çanları çalıyor. Krizden çıkış başladı mı yoksa, “ikinci dip”, “resesyon” yorumlarına veya değerlendirmeleri konusunda ne düşünüyorsunuz? Mortgage krizinin başında oluşan kara deliğin boyutları FED dahil kimse tarafından tahmin edilemiyordu. Oysa bugün gelinen noktada en azından yeni sürprizlerin boyutu konusunda tatmin edici enformasyona sahibiz. Tabi bir de global finansal sisteme ve denetimine alınan tedbirler ve değişiklikler ikinci bir dip olasılığını şimdilik azaltıyor. 2012 yılına kadar düşük seyretmesi beklenen faiz seviyeleri de bu düşüncemizi destekliyor. Krizde önemli ihmalleri olan global reyting şirketleri su an zincirin en zayıf halkası ve şahsi fikrim henüz yeterli sert tedbirlerle karşılaşmadılar. Ama çok büyük prestij kaybı yaşadıkları da bir gerçek. Avrupa’da özellikle Almanya’da büyüme rakamları son yılların en yüksek seviyesine çıktı. Bu sonuçlar krizin sonlandığının ipuçları olabilir mi? Almanya AB`nin lokomotifi olduğu tartışılmaz. Fakat kendi dinamikleri ne kadar kuvvetli olursa olsun birliğin zayıf halkası ülkelerin sayısı o kadar fazla ki Almanya`nın kuvvetli büyüme rakamları krizin sonlandığını gösterecek bir ipucu olmaktan çok uzak. Hep Yunanistan konuşuluyor. Ama İspanya, Portekiz, İtalya gibi ülkelerin durumu Yunanistan’a yakın ve fonlanma ihtiyaçları çok daha büyük. Son yaşanan stres testi komedisi zaten her şeyi özetliyor. Yabancı yatırımcıların Türkiye piyasalarına ciddi bir girişi olduğu belirtiliyor. Bunun sebebi nedir? Ne kadarlık yabancı girişinden söz ediyoruz? Piyasalardaki yabancı portföy rakamlarını tam olarak tahmin etmek mümkün değil. Ama IMKB` de ağırlıklarının % 67 civarında olduğunu ve bono-tahvil yatırımlarının eskisine nazaran çok düşük seviyelerde (% 10-10.5) olduğunu söyleyebilirim. Genç nüfus ile hızlı büyüme potansiyeli, 2001 krizinden ders almış finansal kesim, diğer gelişmekte olan piyasalara göre daha fazla likidite olması yabancılar açısından Türkiye`i 2009 başından beri çok cazip bir piyasa haline getirdi. Siyasi istikrarın sağlanmış olması ise en büyük artımız. Yabancılar hangi yatırım araçlarına yöneliyor? Özellikle tercih ettikleri bir yatırım aracı var mı? Bu sonuçlar krizin sonlandığının ipuçları olabilir mi? Real sektörlere giren yabancı sermaye dışında IMKB`de işlem gören hisse senetlerine önemli bir talep oluşmuş durumda. Ağırlık IMKB30 hisseleri başta olmak üzere mid-cap hisse senetlerine de ilgi var. Tabi 2005-2008 yıllarındaki rallide olduğu gibi likiditesi düşük olan hisse senetlerine henüz ilgi yok. Bu da global konjonktüre göre çok normal. Uzun suredir banka hissesi taşıyan yabancıların 60 bin endekste de satış yapmak gibi bir niyetleri olmadığını gördük. Sabit getirili piyasada ise Türkiye eurobondlarına ilgi hala yüksek. CDS seviyelerine bakıldığında risk priminin kriz esnasındaki seviyelere göre çok düştüğü görünüyor. TL cinsi bonolarda ise geçtiğimiz hafta olduğu gibi zaman zaman borsanın yönünü pozitife çevirecek seviyede kuvvetli hedge fon alımları görülüyor. Carry trade ile TL taşıyıp kısa vadeli faizlerde bekleyen yabancı sermaye miktarı da azımsanacak seviyede değil. Tüm bu ilginin hedge fonların ağır çıkışlar yaşadığı 2009 başında başladığını ve hala devam ettiğini unutmayalım. Türkiye`ye bu kadar ilgi olması krizin sonlandığının bir göstergesi olarak görülmemeli. Bu mortgage krizinden ağır yara lan batı kökenli sermayenin hızlı bir şekilde kayıplarını geri koyma isteğiyle ilgili bir gelişme. Türkiye’deki ve Global piyasalardaki riskler ve fırsatlar nelerdir? Türkiye için siyasi tedirginlik ve seçim ekonomisi risklerinin dışında faizlerde yurtdışı kaynaklı yaşanabilecek bir yükseliş risk olarak görülebilir. Fırsat referandum sonrası yaşanabilecek bir ralli sebebiyle hisse senetleri olarak görünüyor. Global piyasalarda ise gelişmiş ülkelerin sağladığı likiditenin azalma ihtimali ve beklentilerin çok altında gelebilecek büyüme rakamları en önemli iki risk. Zaman zaman yaşanan yüksek volatilite ile değişik piyasalar ve sektörler arasında arbitraj şansının her zamankinden daha yüksek olması ise fırsat olarak görülebilir. Borsada kısa, orta ve uzun vadeli öngörüleriniz nedir? Kısa vade gelişmiş piyasalardaki düşük büyüme korkusuyla bir miktar geri çekilme yasayabiliriz. Fakat orta ve uzun vadede yabancı ilgisinin artarak devam edeceğini ve piyasanın yönünün yukarı olacağını düşünüyorum. Hangi seviyeye kadar geri çekilme öngörüyorsunuz? 55 bin puan seviyesine kadar geri gelmemiz sürpriz olmaz. Ama ben bunun alım için fırsat olacağını düşünüyorum. Borsada önümüzdeki dönemde öne çıkacak sektör ve hisseler hangileridir? Bankalar olmadan Türk borsası olmaz. Yabancı tarafında kuvvetli satış gelmezse her pozitif haber yine finansallara alış getirecektir. Bunun dışında enerji, gübre ve dayanıklı tüketim malları sektörleri ön planda olacaktır. Döviz’de nasıl bir seyir bekliyorsunuz? Pariteye göre hareket dışında TL’nin kuvvetli seyrine devam edeceğini ve yıl sonuna kadar doların üst sınırının 1.60 alt sınırın ise 1.45 olacağını düşünüyorum. Döviz kurlarındaki düşüşün nedenleri nedir? Yabancı girişlerin bu durumda ne kadar rolü var? Yabancı portföy yatırımcısının TL riski taşıması dışında yaz aylarının etkisi de var. Ama mevsimsel sebepler son senelerde daha geri planda kaldı doğrusu. Mali Kural’ın ertelenmiş olması borsayı nasıl etkiler? Seçim öncesi hükümetin 2011 yılı bütçesine mali kuralı yansıtmamış olması sürpriz olarak görülmemeli. Sonuçta aynı hükümetin kemer kısmamak adına IMF ile bir yılı aşkın sürece flört edip; piyasaları yüklü itfalar öncesi açıklamalarla soğutup anlaşma yoluna gitmediğini hatırlayalım. Mali Kural’ın ötelenmesi Türkiye`nin yatırım yapılabilir ülkeler kredi notuna yükseltilmesini de ötelediğinden kaçan bir fırsat olarak görülebilir. Ama diğer yandan diğer gelişmekte olan piyasalardan ayrışmamızı sağlayan büyüme hızımız mali kural ile yapılacak tasarruf tedbirleriyle sekteye de uğrayabilirdi. Bu yüzden borsaya etkisinin kısa ve orta vadede nötr olduğunu düşünüyorum. Referandum öncesi piyasalar nasıl etkilenecek? Şimdilik evet çıkması ihtimali daha muhtemel görüldüğünden referandum öncesi piyasalara satış gelme ihtimali az görünüyor. Hatta 12 Eylül’e yaklaşıldığında IMKB 30 hisselerinde belli miktarlarda ekstar alım yapılacaktır diye düşünüyorum. Referandum’da evet çıkarsa piyasalar nasıl etkilenir? Hayır çıkarsa nasıl etkilenir? Ben hayır çıkacağını düşünmüyorum. Ama çıkarsa kısa vadeli aşağı yönlü hareket yaşanabilir. Evet çıkmasından daha önemlisi yüzde kaç oyla evet çıkacağı. % 55`in üzerinde bir oranla evet çıkması durumunda AKP`nin eli daha kuvvetli olacağından siyasi istikrar adına piyasaların pozitif yönde etkilenmesi kaçınılmaz görünüyor. Yatırımcılara bu dönemde hangi yatırım araçlarını önerebilirsiniz? TL’nin aşırı derecede değer kaybedeceği bir senaryo şu an uzak gözüküyor. Bu yüzden TL enstrümanlarda kalıp uzun vadede hisse senedi ağırlığını artırmak gerekir diye düşünüyorum. Kısa vadede yaşanabilecek aşağı düzeltmeler panik satışına sebep olmamalı. Hisse senedinden para kazanmak için mutlak surette uzun vadeli düşünüp likiditesi olan hisseler tercih edilmeli. Hem unutmayalım Türkiye piyasalarında artik hisse portföyünüzü VOB` da ve yeni çıkan varantlarla hedge etmeniz mümkün. Hisse seçiminde ise beklenti olan sektörler tercih edilmeli ve bu sektörlere yatırım yapan ihtisas fonlarına ve borsada işlem gören ETF’lere yatırım yapılmalı. Faiz tarafında 2011 yılının 3. çeyreği sonuna kadar Merkez Bankası`nın faiz arttırmasını beklemiyorum. Bu yüzden TL cinsi bonolarda 1 yıla kadar vadelere yatırım yapmak akılıca olacaktır.
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!