Mütekabiliyet Türkiye'nin lehine

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Mütekabiliyet Yasası’nın Türkiye’nin menfaatine olduğunu ifade ederek, “Önemli olan burada yatırımları çekmek. Ben şuna inanıyorum, çok uzun bir süre Ortadoğu’da yaratılan kaynak fazlası Batı’da değerlendirildi. Bugün Türkiye gibi çok önemli cazibe merkezleri var. Ben bu trendin değişeceğine inanıyorum” dedi.
“Türk-Arap Ekonomi Forumu’na katılan Şimşek, Irak’ın sunduğu yatırım fırsatlarının nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine şunları söyledi:
Bedelli’den 2 milyar TL
“Irak, ihracat anlamında Almanya’dan sonra en büyük pazarımız. Yatırımda da büyük fırsatlar sunuyor. Bu yıl 100 milyar dolarlık bir bütçeleri var. Bunun 35 milyar doları yatırım projeleri. Gelecek sene bu 120 milyar dolara çıkacak. Yine bunun yaklaşık yüzde 35’i yatırımlara yönelik olacak. Önemli fırsatlar sunuyor diyebilirim.”
Şimşek, bedellide gelinen son aşama ve beklenen gelirin sorulması üzerine, bedelli konusunda başvuruların 16 Haziran’da bittiğini hatırlatarak, “Başvuru sayısı 69 binin biraz üzerindeydi. Yani toplamda öngörülen gelir 2 milyar TL’nin biraz üzerinde, onun nereye harcanacağı zaten kanunla belirlenmişti. Dolayısıyla, önemli bir uygulama, 480 bin kişiden yaklaşık 69-70 bin kişi yararlanmış olacak” karşılığını verdi.
Türk-Arap Ekonomi Forumu’nu da değerlendiren Bakan Şimşek, forumun Türkiye ile Arap dünyası arasında güçlü ekonomik ve ticari ilişkilerin kurulmasına imkân sağlaması temennisinde bulundu.
Forum kapsamında Katar Maliye Bakanı’nın 3 milyar dolarlık bir yatırımdan bahsettiğine işaret eden Bakan Şimşek şunları söyledi:
“Önümüzdeki yıllarda bu yatırımlar çok çok güçlü bir şekilde akacaktır. Çünkü Türkiye’nin geleceği parlak, potansiyeli, performansı yüksek. Bir de hakikaten bölgede petrol fiyatlarının yüksek seyretmesi nedeniyle çok büyük ölçekte fon fazlası söz konusu. Bu fon fazlasının bundan sonra gelişmiş ülkelere değil, Türkiye’ye akacaktır.”
KATAR MALİYE BAKANI KAMAL: ‘3 milyar $’lık paket için çalışılıyor’
Katar Maliye Bakanı Yusuf Hüseyin Kamal, önümüzdeki 10 yılda Türkiye ile ilişkilerin daha güçlü ve kuvvetli olacağını söyleyerek, “Bana refakaten gelen arkadaşlarımız, bazı projeleri inceliyorlar. Bugünlerde yaklaşık 3 milyar dolarlık bir yatırımı pakete üzerinde çalışmalarını sürdürüyorlar. Bu bir vesiledir. İstanbul’a ne kadar sık gelirsek o kadar yararlı olur” diye konuştu.
Kamal, yaklaşık 30 bin yabancı şirketin Türkiye’de yatırım yaptığını belirterek, ”Evet bugün bu gerçek karşısında şunu sormak istiyorum; bu 30 bin şirket içerisinde kaçı Arap şirketidir? Bu soruyu neden soruyorum? Bu şirketlerin içerisinde Arap şirketi sayısının az olduğunu söyleyebiliriz” değerlendirmesini yaptı. Birçok ülkeye kıyasla Türkiye’nin yatırım için çok daha kârlı olduğunu vurgulayan Kamal, daha fazla Arap şirketine yatırım çağrısı yaptı.
IRAK MALİYE BAKANI İSAVİ: ‘Bağdat’ta bedava arazi verilebilir’
Irak Maliye Bakanı Rafi İsavi, ”Halihazırda bizdeki gelişmeler Körfez ülkelerindeki gibi değil. Körfez ülkeleri mali açıdan daha iyi durumda. Irak bir geçiş döneminden geçmektedir. Bundan dolayı da altyapısını tamamlayabilmesi için belli bir süreye ihtiyacımız var” dedi.
Irak’da konut ihtiyacının büyüklüğün dikkat çeken İsavi, ”Irak’ın özellikle yerleşim birimlerine ilişkin olarak yer tahsis etme imkanı var. Yatırımcılara, Bağdat’ta veya diğer illerde 200-300 dönüm araziyi bedava verilebilir. Çünkü bizim 3-4 milyon konut eksiğimiz var. Hükümetimizin bunu karşılaması mümkün değildir. Bu yüzden bu alan Arap ve Türk yatırımcılar için büyük bir fırsat oluşturmaktadır” dedi.
BANK AUDİ GRUP CEO’SU HANNA: ‘Ülkeler Türkiye’yi örnek almalı’
Bank Audi Grup CEO’su Samir Hanna, ”Geçtiğimiz on yılda Türkiye çok güzel bir örnek verdi. Özellikle açığı olan ülkeler Türkiye’yi örnek almalı. Türkiye örneği en iyi örnektir” dedi.
Hanna, fazlası ve açığı olan ülkeleri birbirinden ayırmak gerektiğin belirterek, ”Türkiye örneği en iyi örnektir. Türkiye’nin gayri safi yurtiçi hasılası ciddi oranda artmış durumda. Özel sektörün önünü açmak, kendi ülkelerimizdeki pazarları potansiyeli açmak ayrı bir değer getirir. Kimse bundan korkmamalıdır” dedi.
Türkiye’nin bankacılık sisteminin örnek teşkil ettiğini belirten Hanna,”Türkiye’nin 75 milyon nüfusu var, halkın 60 milyon kişisel banka hesabı var. Dolayısıyla 2002 yılından 2012 yılına kadar Türkiye’nin büyüme hızı fenomendir” şeklinde konuştu.
Hanna, Ortadoğu’da ortak altyapı projelerinin yürütülebileceğini, bunların Lübnan bankaları tarafından desteklenebileceğini belirtti.
Hanna, Suriye’de bir bankada yüzde 50 hisseleri olduğunu, ancak ülkedeki olaylardan sonra faaliyetlerin yüzde 70 oranında azaldığını, hatta uykuya geçtiğini söyledi.