BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 69,75 -0,85 362.700.000.000,00
ALBRK 8,64 0,70 21.600.000.000,00
GARAN 142,20 0,21 597.240.000.000,00
HALKB 27,44 2,62 197.150.309.472,48
ISCTR 14,99 0,27 374.749.550.300,00
SKBNK 6,98 -2,79 17.450.000.000,00
TSKB 13,55 -0,07 37.940.000.000,00
VAKBN 28,02 0,72 277.844.121.074,46
YKBNK 34,20 -0,18 288.889.153.912,80

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaMerkezlerin kafası karıştı----

Merkezlerin kafası karıştı

Merkezlerin kafası karıştı
13 Ağustos 2009 - 08:00 www.finansingundemi.com

Bir ay önce gevşek para politikasından çıkış sinyalleri veren merkezler, piyasalarda düzeltme ve ekonomideki iyileşmenin gerçekçiliği kaygıları ile çıkış stratejilerini ileri bir vadeye atmaya başladı

Merkez bankaları bir gün iyi bir gün kötü gelen veriler yüzünden gevşek para politikasından geri adım atmak konusunda muallakta kaldı. Bir kaç hafta öncesine kadar "İyileşiyoruz, gevşek para politikasından çıkabiliriz" mesajı veren İngiltere'nin geçen hafta varlık alım programını 50 milyar sterlin genişletmesinin ardından salı günü de Japonya Merkez Bankası faizini değiştirmeyerek ekonomik görünüme ilişkin "zayıf" sinyaller verdi. ABD Merkez Bankası'nın (FED) dün beklenen FOMC toplantısından ise hazine tahvili alımı programını sona erdirme yani gevşek para politikasına devam etmeme kararı çıkması bekleniyordu. Ancak programın ekonomiden hala kötü sinyaller geldiğini düşünerek uzatılmasına bile oldukça yüksek ihtimal verenler vardı. Çin, iyileşme sinyallerinin teşvik paketi mucizesi olduğunu düşünüyor. Japonya'nın ise talep konusunda kaygıları var. Avrupa fiyat istikrarı yüzünden gevşek para politikasından hemen çıkamayabilir. ÇİN MERKEZ BANKASI Enflasyon korkusu var ama iyileşme güven vermiyor Çin son haftalarda gelen ve piyasalardaki ralliyi kamçılayan iyi makro verilerine rağmen gevşek para politikasından geri adım atmayı düşünmüyor. Ayrıca merkez bankası, 28 Temmuz tarihli raporunda enflasyonun ikinci yarı yılda fırlayabileceği endişesine yer vermesine rağmen kolay para politikasından çıkma sinyali vermiyor. Çin Merkez Bankası'nın gevşek para politikasından çıkmamasının en büyük sebebi de aslında ekonomide görünen toparlanmanın iç piyasadaki reel iyileşmelerden ziyade uygulanan teşvik politikalarının etkisiyle gerçekleşmesiyle alakalı. Üstelik krizden sonra hükümetin izlediği gevşek para politikası ile 1 trilyon dolara yakın destek verilmiş durumda ve bu borçlanmanın ülkede bütçe açığı gibi finansal sorunlara yol açacağı da aşikar. Bunun yanı sıra Çin'de bir "balon"un şiştiği de düşünülüyor. Çin borsası sene başından bu yana yüzde 85'in üzerinde yükseldi. Bunda ise Çinli bankaların kredi musluklarını açması etkili oldu. İlk 6 ay içinde Çinli bankalar toplam 1 trilyon dolar civarında kredi verdi. Uzmanlara göre ise bu kredilerin yüzde 15'i hisse senetleri ve emlak piyasalarına aktı. 4 trilyon yuanlık (586 milyar dolar) harcama teşvik paketi açıklayan Çin'de ikinci çeyrekte ekonomik büyüme yüzde 7,9 ile önceki çeyrekteki yüzde 6,1'lik büyümeyi açık ara solladı. En fazla büyüme ise inşaat gibi teşvik programından aslan payını alan sektörlerde görüldü. Buna karşılık perakende satışları ve özel sektör faaliyetleri çakılmaya devam ediyor. Çin'in küresel krizden ilk çıkan ekonomi olması bekleniyor ama ülkenin ihracata dayalı ekonomi politikası da dünya ekonomisindeki ani değişikliklere karşı Çin ekonomisini kırılganlaştırıyor. İNGİLTERE MERKEZ BANKASI (BoE) Varlık alımı ile şaşırttı faiz artışı da geç gelir Bir kaç hafta öncesinde bir araya gelen BoE kurmayları oy birliği ile gevşek para politikasına son verme kararı almıştı. Hatta toplantıda bankanın varlık alım programına son verileceği, bu programın uzatılması için "açık bir sebep" olmadığı bile vurgulanmıştı. Ancak bir hafta için gelen fabrika siparişleri gibi veriler moral bozunca BoE 360 derece döndü. Geçen haftaki para kurulu toplantısında faizini değiştirmeyen BoE, varlık alımı programını beklenmedik bir şekilde 50 milyar sterlin genişletip 175 milyar sterline taşıdı. Heleki Japonya benzeri bir "kayıp 10 yıl" yaşayacağı düşünülürken İngiltere'nin kantitatif gevşetme politikasından sıyrılması çok da kolay olmayacak. Ayrıca BoE beklentilerden çok daha geç faiz artırımıma gidebilir. Nitekim merkez dün yaptığı açıklamada faiz artırımı konusunda 2010'un ilk çeyreği için sinyal verdi. BoE, 2010'un ilk çeyreğinde faiz artırımı yapılması halinde İngiltere'de enflasyonun yüzde 2'nin altına düşebileceğini belirtti. Merkez bu açıklama ile bir anlamda piyasaların olası bir faiz artırımını da erken fiyatladığını vurgulamış oldu. BoE'nin dün açıklanan çeyrek dönemlik raporuna göre 2 yıl içinde faiz artırımı ile birlikte çekirdek enflasyon yüzde 1,4'e kadar gerileyecek. Ekonomik büyüme ise iki yıl içinde yüzde 3'e kadar yükselebilecek. JAPONYA MERKEZ BANKASI (BoJ) Teşvik sayesinde canlandı ama talep konusunda umutsuz Japonya şu ana kadar 262 milyar dolarlık mali teşvik harcaması gerçekleştirdi. Hatta bu sayede ülkede tüketici güveni 7 aydır yükselişte. Ülke ekonomisi 4 çeyrektir çakılıyor ancak ikinci çeyrek için yüzde 4'e yaklaşan büyüme umutları var. Buna rağmen BoJ da genişletici para politikasından vazgeçmek konusunda çok rahat değil. Bir ay öncesine kadar Japon ekonomisindeki kötüye gidişte sona gelindiğini söyleyen BoJ, salı günkü toplantısında karamsar bir tablo çizdi ve gevşek para politikasından çıkıldığı takdirde talebe ilişkin sıkıntı doğacağını ima etti. Kimilerine göre BoJ 2011'in başına kadar faiz artırımına gitmeyecek. Bazı analistler ise BoJ'un aralık ayına kadar şirketlere destek olabilmek için gevşek para politikasını sürdüreceğini düşünüyor. Çünkü deflasyon korkusu da halen var. AVRUPA MERKEZ BANKASI (AMB) Bir ay önce niyetliydi, şimdi fiyat istikrarı riski var diyor Temmuz ayında gevşek para politikasından çıkmaya niyetlendiğinin gösteren açıklamalar yapan hatta bu politikadan çıkışın erken olduğunu düşünenlerin hata yaptığını söyleyen Avrupa Merkez Bankası da en son toplantısında fiyat istikrarına ilişkin risklerin halen azalmadığını, ancak bu risklerin hafiflemesiyle para politikasının değiştirilebileceğini belirtti. 6 Ağustos'taki para politikası toplantısında faizini yüzde 1 seviyesinde tutan AMB, son toplantısında bir ay önceki görüşlerinden çark ettiğini gösteren ifadeler kullandı. Trichet, "Bu politikadan çıkıp çıkmayacağımız belli değil, uygun olduğunu düşündüğümüz zaman bu politikadan çıkmak için gerekli araçlarımız var" demişti.
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!