BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 67,70 -0,37 352.040.000.000,00
ALBRK 8,23 -0,24 20.575.000.000,00
GARAN 137,30 0,66 576.660.000.000,00
HALKB 25,88 -1,22 185.942.055.726,96
ICBCT 16,02 -1,72 13.777.200.000,00
ISCTR 14,03 1,52 350.749.579.100,00
SKBNK 6,76 -1,31 16.900.000.000,00
TSKB 12,88 -0,16 36.064.000.000,00
VAKBN 27,26 -0,22 270.308.020.716,98
YKBNK 32,34 0,00 273.177.638.524,56

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaMerkez rahatsa neden faiz düşmüyor?----

Merkez rahatsa neden faiz düşmüyor?

Merkez rahatsa neden faiz düşmüyor?
29 Temmuz 2010 - 08:25 www.finansingundemi.com

Yılın ikinci enflasyon raporu geminin fırtınalı sulardan sakin sulara giriş yaptığını tescil etti.

Enflasyon düşüyor, canlanma devam ediyor. Banka sistemi sağlam, maliye politikası sıkı. Bir merkez bankası daha ne isteyebilir. Durmuş Yılmaz daha güvenli ve iddialı konuşuyor. Bir de Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean Claude Trichet'in haline bakın. Geçen gün Financial Times'a makale yazarak bizzat arenaya inme ihtiyacını duydu. "Kemerleri sıkmayalım, hatta daha da gevşetelim" korosuna karşı durabilmek için Batı ekonomilerinin krizle mücadele ederken biriktirdiği risklerin azametini ve tehlikelerini anlatmaya çalışıyor. Son birkaç ayın enflasyon gerçekleşmeleri çift hane tehdidinin uzaklaştığını göstermişti. Batı dünyasında canlanma cılız kaldığından enerji ve gıda enflasyonları kontrol altında. Türkiye ekonomisinde canlanmanın güçlü olmasına ve beklentilerin aksine şimdilik yavaşlama sinyalleri vermemesine rağmen talep baskısının oluşması için henüz erken olduğu hesaplanıyor. Kapasite kullanım oranları sektörlerin büyük bölümünde yüzde 80'e yaklaşmış değil. Merkez Bankası'nın çıktı açığı tahminlerine göre 2011'in sonuna kadar da hissedilir baskı olmayacak. Dahası bu değerlendirmeye yatırımcıların da katıldığı anlaşılıyor. Enflasyon raporunun en çarpıcı şekillerinden biri uzun dönem faizlerin son birkaç ayda önemli ölçüde gerilediklerini gösteren şekildi. Bu gelişme, yatırımcıların enflasyonda düşüşün geçici olmayıp gelecek bir iki yılda da devam edeceğine dair güven duyduklarının en somut kanıtıdır. Bu koşullarda Merkez Bankası 2010 ve 2011 enflasyon tahminlerini de aşağı yönlü revize etti. Bu yıl sonunda nokta tahmin yüzde 7,5. Haziran enflasyon rakamlarını gördükten sonra ben de "TÜFE yıl sonunu yüzde 7 civarında bitirir" diye yazmıştım (‘Durmuş Yılmaz rahat uyuyabilir', Referans, 6 Temmuz 2010). 2011 bahar aylarına kadar enflasyonda düşüşün devam etmesi makul bir senaryo olarak görülüyor. Sorunlar ve ikilemler bu noktadan sonra gündeme gelecek. "Bu koşullarda TCMB'nin yüzde 7'ye sabitlediği politika faizini (bir haftalık repo faizi) düşürmesi gerekmez mi" sorusu bence mevcut makro çerçevede haklı bir soru. Raporda böyle bir olasılık iç değil dış nedenlere bağlı olarak gündeme getiriliyor. "Küresel ekonomide ikinci dip olursa faiz düşürülebilir" deniyor. Enflasyonda aşağı yönlü 0.9 puanlık bir revizyon yapıldığına, enflasyon beklentileri de aşağı yönlü olduğuna göre 25, hatta 50 baz puanlık indirimin ne zararı olabilir? Bu sanal soruya Merkez Bankası yönetiminin verdiği yanıtı sanırım şöyle tahmin edebiliriz: "Gidişat iyi ama belirsizliklerin getirdiği riskler de yabana atılamaz." Sıralamada birinci sıraya siyasal risk konulabilir. Başkan Yılmaz'ın sunumunda ekonomik tahminlerin ve para politikasının duruşunun ‘mali kural'ın 2011'den itibaren uygulanacağı varsayımına dayandırıldığını vurgulaması önemle not edilmelidir. Biliyorsunuz zaman kalmadı diye mali kural yasası ekim ayına ertelendi. Maliye Bakanı 2011 bütçesinin mali kurala uygun olarak hazırlanacağını söyledi. Bu söz mali kuralın yerini tutmaz. Bir kere şüphe kurdu piyasanın içine düştü. 2011 seçim yılı ve şeytan dürtebilir. Bir diğer risk de Türkiye'nin ekonomi saatinin hızlı çalışması. Ülkemizde ekonomik aktörler aşırı iyimserlikten aşırı kötümserliğe, sonra tekrar aşırı iyimserliğe çok hızlı geçiyorlar. İzlediğim kadarıyla büyüme ikinci çeyrekte de yüksek çıkacak. Türkiye ekonomisi 3-4 çeyrek üst üste çift haneli büyüyemeyeceğine göre yavaşlama kaçınılmaz. Ancak çıktı açığı tahmin edildiğinden daha erken kapanabilir ve bu durumda fiyatlar üzerinde talep baskısı beklenenden önce gündeme gelebilir. Anlaşılan Merkez Bankası faizi indirip birkaç ay sonra yükseltmek zorunda kalma riskini almak istemiyor.Seyfettin Gürsel-Referans
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!