Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|---|---|---|
AKBNK | 67,95 | 9,60 | 353.340.000.000,00 |
ALBRK | 8,14 | 9,41 | 20.350.000.000,00 |
GARAN | 135,00 | 9,93 | 567.000.000.000,00 |
HALKB | 24,38 | 4,37 | 175.164.888.663,96 |
ICBCT | 16,60 | 6,82 | 14.276.000.000,00 |
ISCTR | 13,35 | 9,88 | 333.749.599.500,00 |
SKBNK | 6,59 | 9,83 | 16.475.000.000,00 |
TSKB | 12,48 | 8,90 | 34.944.000.000,00 |
VAKBN | 26,38 | 7,76 | 261.582.009.776,74 |
YKBNK | 31,70 | 9,99 | 267.771.525.702,80 |
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Hafta içinde siyasetçilerimiz Yunanistan ile Türkiye ekonomisini mukayese ederek yeni bir tartışmaya zemin hazırladı. Malum önümüzdeki hafta sonunda Yunanistan kritik bir seçime hazırlanıyor.
Bu seçimler tüm piyasalarda önemli sonuçlar doğurabilecek nitelikte. İşin enteresan yanı bizim siyasilerimizin bu konudaki söz düellosuna krizin tam anlamıyla vurmak üzere olduğu Yunanistan'dan alaycı tepkiler gelmesi. Kıyaslamaya onlar da katılırken, Türkiye'nin alacağı mesafe konusunda da yol göstererek adeta ağlanacak hallerine insanı güldürüyorlar.
Önceki gün Türkiye'ye incelemelerde bulunmak üzere gelen IMF heyetinden son derece çarpıcı açıklamalar geldi. Adeta kredi derecelendirme kuruluşlarına nazire yaptılar. Türkiye ekonomisinin yumuşak inişe geçtiğini, Euro Bölgesi'nde artan gerginliğe ve aşağı yönlü risklere karşı 2011'in ikinci yarısından itibaren uygulanan makroekonomik politikalardaki sıkılaştırmanın yerinde olduğunu ifade ettiler. Herkesin bildiği cari açığa vurgu yapılırken kırılganlıkların azalarak devam ettiğine dikkat çekildi. Açıkçası şu an sanıyorum dünyada çok az ülke için otoritelerce bu yönde açıklamalar yapılmaktadır. Belki de Türkiye, yegane olumlu açıklama (IMF tarafından) yapılan ülke konumundadır. Yunanistan ise belki şu an kişi başına düşen milli gelir açısından daha iyi bir konumda olabilir. Ancak genel gidişatı ve piyasaları ve en önemlisi borcun büyük bir bölümü silinmesine rağmen 2020 yılına kadar toplam borcunun GSYİH'nın yüzde 120'sinin altına gerilemesi mümkün olmayan bir ülke konumunda.
Yani Türkiye ile elbet bazı rasyolarda mukayese edebilirsiniz ama makro açıdan, ancak ve ancak 1990-2001 Türkiye'si ile karşılaştırabilirsiniz. Kredi derecelendirme kuruluşlarının son açıklanan hazine nakit dengesi, mayıs ayı enflasyonu ve önümüzdeki hafta açıklanacak cari açık verisine nasıl bir tepki verecekler doğrusu merak ediyorum. Zira mayıs enflasyonu şok bir düşüşle yüzde 11'den yüzde 8 seviyelerine inerken, hazine dengesinde de çok ciddi bir toparlanma söz konusu. Sonuç olarak artık Türkiye'nin ekonomisi sorunlarla boğuşan Avrupa'nın pek çok ülkesinden daha dinamik. Ayrıca mali disiplin açısından da önlerde olduğu aşikar.
Piyasalara gelince... Özellikle son birkaç haftada Türk piyasaları daha güçlü ve düşüşlerde aşağı yönlü baskılara karşı daha sağlam gözüküyor. Bu tabloda, cari dengeyi sağlayacak olan petrol fiyatlarındaki düşüşler kadar, Türkiye'nin bölgede bir sığınma limanı özelliğine sahip olmaya başlaması da etkili oluyor. İç siyasi alanda istikrarın sürmesi, bölgede yaşanan sert ve sıcak gelişmelerin azalmaya başlaması halinde bu tablo daha da olumluya dönecektir.
Borsa endeksinin banka hisseleriyle yukarı döndüğü bir haftayı geride bıraktık. Nisan ve mayıs ayında satışa dönen yabancı yatırımcılar son IMF açıklamasıyla birlikte alımlarını artırarak endeksin 57 bin 200'de bulunan direnç noktasını aşmasına yardımcı oldu. Son 12 yılda geçen yıl hariç haziran ayı genellikle İMKB endeksinin yükselişe geçtiği ve yukarıda kapattığı bir dönemdir. Önümüzdeki hafta Yunanistan seçimleri ve sonrasında parasal genişleme ile ilgili gelişmeler İMKB'ye de etki edecektir. Bu sebeple aşağı düşüşlerde alıcılar bu beklentiyi önceden satın alarak kısa süreli rallinin oluşmasında etkili olabilir. Çarşambaya kadar endeksin olumlu beklentilerin satın alınmasıyla 58, hatta daha da yukarıları görmesi muhtemel gözüküyor. Yavaş yavaş yükselme yaşanması ve bankaların yanı sıra tüm Borsa'ya yayılan bir yükseliş hareketinin devamı için Yunanistan ve parasal genişlemelerle ilgili belirsizliklerin kalkması gerekiyor. Aksi halde tepki yükselişlerin ardından yeni bir satış dalgası gelebilir.
Komşu'daki seçimler FED'den önemli
Piyasalar için önümüzdeki hafta sonu ve sonrasındaki gelişmeler belki de yılın ikinci yarısı için yön göstermek adına oldukça önemli. Zira mayısta sonucu hiç kimseyi memnun etmeyen Yunanistan seçimleri ikinci kez tekrar edilecek ve sonuçlar piyasalarda bu sefer çok daha etkili olacak. Seçimlerin iki gün sonrasında ise piyasaların merakla beklediği ABD Merkez Bankası'nın (FED) yeni bir parasal genişleme için açıklayacağı program bekleniyor. Bu iki önemli gelişmeler öncesi Euro/dolar paritesine baktığımızda paritenin hafta içinde FED Başkanı Ben Bernanke'nin açıklamalarına aşağı yönlü tepkiler verdiği ve 1.2622 seviyesini yukarı kıramadığı görüldü. Bununla birlikte göstergeler paritenin yükseliş sinyallerini sürdürdüğünü gösteriyor. Seçimlerden Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nde kalma isteğini destekleyen sonuç çıkarsa, parite muhtemelen önce 1.2819'a, sonra 1.3076'da bulunan teknik boşluğu doldurmaya doğru koşacak. Tersi durumda ise FED toplantısına kadar 1.2292 ve daha aşağısına kadar gerileyebilecek. Piyasalar için FED kararından ziyade Yunanistan'daki seçimler önemli gözüküyor. Anket yasağı nedeniyle belirsizliğin had safhada olmasına rağmen ünlü spekülatör George Soros seçim sonuçlarının bu kez olumlu sonuçlanacağını ima etmesi piyasalarda olumlu beklentinin satın alınmasında etki edebilir.
Selim Işıklar/ZAMAN
endeks ne zaman yükselişe geçse milleti galayana getiriyorsunuz ne zaman düşüşe geçse battık diyorsunuz yazıklar olsun genelde hep terse çıkıyor düşecek derken çıkıyor çıkacak derken düşüyor akıllı yorumlara hasretiz hani 42 bine düşüyorduk
yunalılar asgari ücret 700 lira iken etin kilosuna 30 tl ödemedikleri için, benzinin litresine 5 tl ödemedikleri için, köpek kulübesi gibi evlerde (tabiki bu cefakar millet en iyisine layık)5 kişi soba yakarak 300 tl kira ödemedikleri için, alelade bir binek araca 30bin tl yerine 10bin tl gibi bir fiyata bindikleri için, sırtlarında asalaklara yervermedikleri için, dolgun işsizlik maaşı ve iş güvencesi ile sendikal hakka sahip olduları için, haftanın 6 günü günde 12 saat mesai ücreti almadan işten çıkarılma korkusu ile 700 tl sadaka ile kendi vatanlarında 2.sınıf sığıntı insan gibi yaşamadıkları için, yunanlılar batmış değillerdir hala yurtlarının vatanlarının gerçek sahipleridirler.
zaman gazetesinden objektif bir yorum beklemek ne kadar doğru olursa bu haber de o kadar doğru.Keseri sadece kendi işlerine gelir şekilde kullanıyorlar maalesef.
Batmış denilen Yunanistanda asgari ücret Türkiyedekinin tam 4 katı yani 2800 TL.. Türkiyede insanlar karın tokluğuna köle gibi çalıştırılırken Yunanistan veya bazı Avrupa ülkelerinden çok daha iyi durumda olduğumuza hepimiz inandırıldık, toplu hipnoz hali..Pes..
kısaca dünya ekonomileri küçülüyor.türkiye yumuşak inişle büyüyor yabancı imkb den her geçen gün çıkıyorlar.bununun bir izahı varmı
peki yabancı neden satıyor geleceğimiz bu kadar parlakken. mecbur demeyin mecbur olsalar satılacak türkiye dışında bir çok ülke var bu verilere göre
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.