Kişi başı gelirimiz 10.444 dolar!

Kişi başına gelir ise 17 bin 510 liraya yükseldi. Dolar bazında 10 bin 444 olan bu rakam 2009’da yaşanan global kriz öncesini de aştı.
TÜRKİYE ekonomisi geçen yılkı büyüme performansı ile beklentilerin bile üzerine çıkarken, milli gelir 1.2 trilyon liraya ulaştı. Türkiye 2011’deki performansıyla 2011 yılında yüzde 8.5 büyüme kaydedince, gayri safi yurtiçi hasıla, cari fiyatlarla 772 milyar 298 milyon dolara (1 trilyon 294 milyar 893 milyon lira) yükseldi. Türkiye için bu rakam “tarihi seviye” olurken, 2010 yılında 731.6 milyar dolar, 2009 yılında 616.7 milyar dolar, 2008 yılında da 742.1 milyar dolar düzeyindeydi.
10 bin 444 dolar
Bu gelişmelerin sonucunda geçen yılın verileri ile Türkiye’de kişi başına GSYH cari fiyatlarla 17 bin 510 lira oldu. Yani kişi başına düşen milli gelir dolar cinsinden 10 bin 444 dolara yükselerek, kriz öncesi dönemi de aştı.
Kriz öncesi 2008 yılında kişi başına milli gelir, 10 bin 436 dolar iken, 2009 yılında 8 bin 456 dolara, 2010 yılında ise 10 bin 79 dolar oldu. Milli gelir 2011’de 10 bin 444 dolara yükselirken kriz öncesi döneme göre 8 dolar daha zenginleşti.
2023’te 25 bin dolar
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın daha önceki konuşmalarında da açıkladığı 2023 hedeflerinde milli gelir 25 bin dolara yükselecek. En az 2 trilyonluk dolarlık bir ekonomik büyüklüğe ulaşılacağını sık sık telaffuz eden Erdoğan, “Türkiye Gayri Safi Yurtiçi Hasıla büyüklüğü bakımından dünyanın ilk 10 ekonomisi içinde yer alacak. İhracatta 500 milyar dolara ulaşacak. 82 milyonu aşan bir nüfusla kişi başına milli gelir 25 bin dolara yükselecek” görüşünü dile getirmişti.
Erdoğan: Laf değil iş ürettik 772 milyar doları aştık
Ak Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin, yüzde 8.5’lik büyüme ile 2011 yılını Çin’den sonra büyümede dünya ikincisi olarak tamamladığını belirterek, şu değerlendirmeyi yaptı: “Gayri Safi Yurtiçi Hasılamız (GSYİH) 772.3 milyar dolar olarak gerçekleşti. Türk Lirası cinsinden milli gelirimiz 1 trilyon 295 milyar Türk Lirası oldu. Böylece gerek dolar cinsinden gerekse Türk Lirası cinsinden Cumhuriyet tarihimizin rekorunu da elde ettik. Görüldüğü gibi laf değil, netice. Çünkü siyaset netice alma sanatıdır, laf üretme sanatı değildir. 2002 yılında hükümeti devraldığımızda GSYH 230 milyar dolardı. 2002 yılına göre üç kattan fazla arttı. Kişi başına milli gelirimiz de 2002 yılında 3 bin 492 dolardı. Bugün 10 bin 444 dolara ulaşmış oldu.”
Şimşek: Yumuşak iniş devam ediyor
SON çeyreğe ait rakamların, ekonomideki yumuşak iniş sürecinin hedefler doğrultusunda, dengeli bir biçimde devam ettiğini gösterdiğini söyleyen Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, şöyle konuştu: “Tüketim ve yatırımlardaki büyüme hızı yavaşlamaya devam ederken dış ticaretin büyümeye olan etkisi pozitif olmuştur. 2011 yılının ilk yarısında dış ticaret büyümeyi yüzde 5.2 aşağı çekerken yılın ikinci yarısında yüzde 1.9 artırmıştır. Büyümedeki sağlıklı yapının 2012’de de etkisini sürdürmesini ve büyümenin yüzde 4 seviyesinde gerçekleşmesini bekliyorum. Nitekim,yılın ilk çeyreğinde bir yavaşlama öngörülse de ikinci çeyreğe ait öncü göstergeler ve beklenti anketleri ekonomide canlanmaya işaret etmektedir.”
Ergün: İstikrar bozulmasın 2023 hedefine ulaşalım
ORTA vadeli programda büyümeye ilişkin ihtiyatlı rakamlar ortaya koyduklarını ve bu rakamlar revize edilmesine karşın kamuoyu beklentilerinin paralelinde bir rakama ulaştıklarını belirten Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Ergün, şunları söyledi: “Son çeyrekte yüzde 5.2’lik bir büyüme rakamı gerçekleşti ve yılın tamamında yüzde 8.5’lik bir büyüme oldu. Bu büyüme rakamıyla 4. çeyrek itibariyle dünyada 3. sıradayız. Bu istikrarı bozmazsak, bu büyüme ortamını bozmazsak, bu makroekonomik dengeleri, mali disiplini, bütçe disiplinini korumaya devam edersek, Türkiye 2023 hedeflerine de ulaşabilir. 2023’de hedefimiz 2 trilyon dolarlık bir milli gelire ulaşmak. Fert başına yaklaşık 25 bin dolara varan bir milli gelirin olması.”
Çağlayan: 2012’de yüzde 5 büyürüz
TÜRKİYE’nin 2012’de yüzde 5 civarında büyüyeceğini tahmin ettiğini söyleyen Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, şu bilgileri verdi: “2012 yılının büyüme açısından 2011 gibi parlak bir yıl olmayacağını, dünya ekonomisinin içinde bulunduğu durumun bunda etkili olacağını düşünüyorum. Orta Vadeli Programda (OVP) Türkiye’nin bu yılki büyüme hedefi yüzde 4 olarak belirlendi. İhracatımız artmaya devam ediyor. 25 aydır artıyor. Özellikle mal ihracat rakamları üzerinde çok önemle durulması gereken rakamlar. 2012’de tahminim yüzde 5 civarında bir büyüme olacak.”