BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 69,40 0,58 360.880.000.000,00
ALBRK 8,25 0,61 20.625.000.000,00
GARAN 140,40 0,86 589.680.000.000,00
HALKB 36,34 0,44 261.094.834.046,28
ICBCT 13,77 0,29 11.842.200.000,00
ISCTR 13,92 0,22 347.999.582.400,00
SKBNK 8,07 4,81 20.175.000.000,00
TSKB 12,97 2,94 36.316.000.000,00
VAKBN 29,20 -0,95 289.544.908.471,60
YKBNK 36,40 1,79 307.472.666.737,60

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaEmlakKiralık evde ekspertiz sistemi önerisi----

Kiralık evde ekspertiz sistemi önerisi

Kiralık evde ekspertiz sistemi önerisi
14 Aralık 2025 - 10:35 www.finansingundemi.com

Bakımsız evlerin yüksek kiralarla piyasaya sürülmesine karşı uzmanlar, kiraya verilecek konutlar için zorunlu ekspertiz ve uygunluk raporu sisteminin hayata geçirilmesini öneriyor.

Türkiye’de kiralık konut arayanlar, son yıllarda giderek ağırlaşan bir tabloyla karşı karşıya. Bakımsız, yıpranmış ve temel yaşam koşullarını dahi karşılamayan daireler, yüksek kira bedelleriyle ilanlara girerken; rutubetli duvarlar, arızalı tesisatlar ve yapılmamış onarımlar artık istisna değil, neredeyse kural hâline gelmiş durumda. Kiracılar, bu tür evlerin bakımlı konutlarla aynı fiyatlardan pazarlanmasına tepki gösteriyor.

Geçmişte kiracıların başvurduğu “onarımı kiradan düşme” yöntemi ise neredeyse tamamen ortadan kalktı. Taşınma giderleri, depozito ve emlakçı komisyonuna ek olarak onarım masraflarının da kiracıya yüklenmesi, özellikle dar gelirli kesimler için barınmayı daha da zorlaştırıyor. İstanbul, Ankara ve İzmir başta olmak üzere büyük şehirlerde kiralık ev bulmak adeta bir yarışa dönüşürken; öğrenciler, üniversite çevrelerinde makul fiyatlı ve yaşanabilir konut bulmanın neredeyse imkânsız olduğunu dile getiriyor. Kiracılar, ev sahiplerinin masraf yapmadan yüksek kira talep etmesini adaletsiz bulurken, yaşanan tablo kamunun kira piyasasına yönelik düzenleme eksikliğini yeniden gündeme taşıyor.

Türkiye’de standart yok, dünyada var

Uzmanlara göre kiralık konutlardaki bu düzensizliğin temel nedeni, Türkiye’de kiraya verilecek evler için bağlayıcı bir yaşam standardı bulunmaması. Elektrik ve su tesisatından yapısal güvenliğe, sağlık koşullarından temel bakım durumuna kadar pek çok unsur herhangi bir denetime tabi tutulmadan evler kiraya verilebiliyor.

Gayrimenkul hukuku uzmanı Av. Derya Kozal, Türkiye’de kiralık konutların yaşanabilirlik açısından zorunlu bir denetime tabi olmadığını vurguluyor. Kozal, Avrupa’nın birçok ülkesinde ve özellikle ABD’de kiralanacak evler için asgari yaşam standartlarının yasal zorunluluk olduğunu belirterek, “Bu ülkelerde konutlar uygunluk raporu ya da sertifikasyon sürecinden geçiyor. Kiracı çıktıktan sonra yapılacak tadilatlar çoğu zaman sigorta sistemleriyle karşılanıyor. Türkiye’de ise bu süreç tamamen ev sahibinin tercihine bırakılmış durumda” diyor.

“Evi görünce biz bile şaşırıyoruz”

Piyasadaki sorunlar emlakçıların da tepkisini çekiyor. Uzun yıllardır sektörde çalışan emlak danışmanı Serdar Kurtoğlu, bazı evlerin durumunun kendilerini bile şaşırttığını belirterek şunları söylüyor:

“Bazı evlere girdiğimizde biz bile ‘bu nasıl kiraya verilir’ diyoruz. Kiracılar yüksek fiyatı görünce haklı olarak tepki gösteriyor ama fiyatı belirleyen biz değiliz. Ev sahibi, hiçbir masraf yapmadan ‘piyasa böyle’ diyerek yüksek kira istiyor. Kiralanamayacak durumdaki evler bile ilan sitelerinde makulmuş gibi sunuluyor.”

Onarım yükü kiracının omzunda

Şehir planlama uzmanı Dr. Fikret Aktürk ise sorunun yalnızca konut piyasasıyla sınırlı olmadığını, doğrudan toplumsal eşitsizlikleri derinleştirdiğini ifade ediyor. Aktürk, bakım ve onarım sorumluluğunun kiracıya yüklenmesinin özellikle düşük gelirli grupların yaşam standartlarını düşürdüğünü belirterek, “Taşınma masrafına eklenen onarım giderleri, insanların daha güvenli ve sağlıklı evlere geçmesini engelliyor. Bu durum uzun vadede sosyal hareketliliği kısıtlıyor; insanlar daha iyi semtlere taşınamıyor, çocuklar daha iyi yaşam koşullarına erişemiyor. Kiralık konut piyasası, aslında toplumsal refahın en belirleyici alanlarından biri” değerlendirmesinde bulunuyor.

Ev sahipleri de mağdur

Öte yandan, kiralık konut piyasasındaki sorunların yalnızca kiracıları etkilemediği belirtiliyor. Ev sahipleri de bazı kiracıların bilinçsiz ya da dikkatsiz kullanımı nedeniyle ciddi hasarlarla karşılaştıklarını dile getiriyor. Bir ev sahibi yaşadıklarını şöyle anlatıyor:

“Kiracı çıktıktan sonra evi gördüğünüzde şok oluyorsunuz. Her kiracı değişiminde yaptığım tadilat, neredeyse elde ettiğim kira gelirinin yarısını götürüyor. Bir de vergi yükü var. Sonuçta elimde neredeyse hiçbir şey kalmıyor.”

Türkiye Gazetesi'nin haberine göre bu durum, kiracı–ev sahibi ilişkisinin iki taraf için de sorunlu bir yapıya dönüştüğünü gösteriyor.

Çözüm: Denetim ve ekspertiz sistemi

Av. Derya Kozal’a göre kira sözleşmelerindeki “girdiğin gibi bırakacaksın” maddesi ve depozito, teoride yeterli görünse de pratikte artan onarım maliyetleri karşısında yetersiz kalıyor. Resmî hasar tespit süreçlerinin uzun ve masraflı olması nedeniyle taraflar yargı yoluna da başvurmak istemiyor.

Kozal, çözüm için kiralık konutlarda zorunlu uygunluk denetimi ve bağımsız ekspertiz sisteminin hayata geçirilmesi gerektiğini savunuyor. Kiraya verilecek evlerin yaşanabilirlik, güvenlik ve tesisat açısından standartlara uygunluğunun denetlenmesi; kiracı çıkışında ise evin durumunun objektif raporlarla kayıt altına alınması gerektiğini belirtiyor. Uzmanlara göre, ancak bu tür bir sistemle hem kiracılar hem de ev sahipleri için daha adil ve sürdürülebilir bir kira piyasası mümkün olabilir.

Ev alırken ve satarken ekspertiz raporu istenecek!Ev alırken ve satarken ekspertiz raporu istenecek!

 

SEDDK, taban ekspertiz ücret tarifelerini güncellediSEDDK, taban ekspertiz ücret tarifelerini güncelledi

 

ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!