İyi ama yetmez

ABD ve İtalya'nın notunu indiren reyting kuruluşu Standard & Poor's'un (S&P) Türkiye'nin notunu artırması piyasaları coşturdu. Ancak notun döviz cinsinden artmaması "Geç kalmış da olsa Türkiye'nin hakkının bir kısmı verildi" şeklinde değerlendirildi. S&P'nin, Türkiye'nin TL cinsinden notunu BB+'dan BBB-'ye yükseltmesi üzerine yapılan yorumlar 'olumlu ancak yeterli değil' oldu. S&P'nin bu hamlesi geç kalmış olarak değerlendirilse de yeni not artışının geleceği de ortak görüş.
Türkiye bu notu çoktan hak ediyordu
ANADOLU Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, Standard and Poors'un Türkiye'nin notunu artırım kararına ilişkin değerlendirmesinde, diğer problemli ülkeler gözönüne alındığında Türkiye'nin bunu çoktan hak ettiğini kaydetti. Kararın Türkiye'nin önünü açacağını, yabancı sermayenin gelmesini hızlandıracağını dile getiren Özilhan, "Diğer problemli ülkeleri gözönüne aldığınızda, Türkiye bunu çoktan hak ediyordu" diye konuştu.
Başarılı sonuçlar tesadüf değil
TURKCELL Genel Müdürü Süreyya Ciliv, Türkiye'nin gelişmekte olan birçok ülkeden farklı olarak ekonomik büyümeyi tabana yayabildiğini ifade ederek, "Ekonomik büyüme özellikle Anadolu'da yoğun olarak hissedilebiliyor. Türkiye Avrupa'nın en büyük altıncı ekonomisi olarak dünyadaki finansal krizi bir şansa çevirmeyi başardı. Yaşanan dış kaynaklı dalgalanmalara karşı sağlam bir duruş sergiledik" dedi.
Artık güneş balçıkla sıvanmıyor
BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, S&P'nin not artırma kararıyla ilgili, "Kredi derecelendirme kuruluşları, S&P de dahil olmak üzere Türkiye'ye karşı hep cimri davrandılar. Bu not artışı Türkiye'nin göstermiş olduğu yüksek performanstan kaynaklanıyor. Artık bir nevi güneş balçıkla sıvanmıyor. Saklayacak bir yönü kalmıyor hadisenin ve onlar da kredi notunu artırma istikametinde hareket ediyor" değerlendirmesini yaptı.
Türkiye'nin hakkıydı daha da fazla artacak
EKONOMİ Bakanı Zafer Çağlayan, S&P'nin not artışını "Geç verilmiş olan bir haktır. Bunların daha fazla artacağını hep birlikte göreceğiz. Çünkü biz, işimizi biliyoruz, ne yaptığımızı biliyoruz" sözleriyle değerlendirdi. "Türkiye'nin yatırım yapılabilir ülke olma özelliğinin" ortaya çıkması anlamına geldiğinin altını çizen Çağlayan, şöyle devam etti: "Türkiye, artık, ortalama yılda 15-20 milyar dolar yabancı doğrudan yatırım alabilecek bir seviyeye geldi."
Bankacılığın güçlü konumu notu etkiledi
BANKACILIK Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı Tevfik Bilgin, bankacılık sektörünün güçlü konumunun not artırımında esas rolü oynadığını belirterek, "Sektörün sermaye yeterlilik oranı yüzde 17 seviyesiyle dış dünyayı kıskandıracak şekilde yüksek. Takibe düşüş oranı aşağı yönlü. Özkaynak karlılığı oldukça yüksek. 3 tarafı krizlerle çevrili ülkemizde Türk bankacılık sektörü ekonomiyi desteklemeye devam ediyor" dedi.
Farklılığımız tescil edildi
ANADOLUBANK Genel Müdür Yardımcısı Recep Atakan ise "Not artışıyla fotoğraf net olarak çekildi. İç borç ve TL yükümlülüklerinde kuvvetli döviz cinsi yükümlülüklerinde kırılgan. İki türlü yorumlamak mümkün Türkiye ayrışma noktasında farklılığı tescil edildi. Diğer iki kurumdan da beklenebilir" yorumunda bulundu.
İstikrar yatırım getirir
TÜRKİYE'NİN uzun bir süredir istikrarlı büyüdüğünü ifade eden Avea CEO'su Erkan Akdemir "Orta
vadede Türkiye'ye olumlu katkısının olacağına inanıyorum. Bu durum borsaya da olumlu yansıyacaktır. Türk Telekom da bu büyümeden olumlu etkileneceğini düşünüyoruz" diye konuştu. Sabah