İlgi Avrupa'dan ABD'ye kayıyor
BofA Merrill Lynch Fon Yöneticileri Araştırması, ilginin Avrupadan ABDye kaydığını gösteriyor. Yatırımcılar, ülke riski yerine kurumsal riski tercih ediyor
BofA Merrill Lynchin Mart ayı Fon Yöneticileri Araştırmasına göre yatırımcıların hisse senedi piyasalarına yönelik alış-eğilimli iştahı yerine geldi; ancak ilgileri de Avrupadan ABD ve Japonyaya kaymaya başladı.
Şubat ayındaki zayıflayan ilgiden sonra, yatırımcılar hisse senetlerine güven tazelerken, bu varlık sınıfında gösterge-üstü konumda olduğunu belirten varlık yöneticilerinin oranı net yüzde 46ya çıktı. Bu oran geçtiğimiz ay net yüzde 33 olarak gerçekleşmişti. Nakit pozisyonlar küçülürken, Şubat ayında net yüzde 12 gösterge-altı konumda olan katılımcılar, nakit pozisyonda nötr konuma geçtiler.
Ancak varlık yöneticilerinin ilgisi Avrupadan başka yerlere kayarak, Avrupa hisse senetlerinde Ocak ayındaki net yüzde 2 gösterge-üstü konumdan sert bir artışla bu ay net yüzde 21 gösterge-altı duruma geçtiler. ABD hisse senetleri lehindeki değişim de buna benzer oldu; ABD hisse senetlerinin Ocak ayında sadece yüzde 1 olan gösterge-üstü konumları bu ay net yüzde 19a çıktı. Japon hisse senetlerinde Ocak ayındaki net yüzde 10 gösterge-altı konumdaki yöneticilerin bu ay net yüzde 6sı gösterge-üstü duruma geçti. Bu durum, Ağustos 2007den bu yana en önemli yükseliş-eğilimli göstergeyi temsil ediyor.
Küresel yatırımcılar, Avrupadan uzaklaşıldığında şirketlerin gelecek beklentilerinin daha iyi göründüğüne inanıyor. Araştırmaya katılanların net yüzde 40ı, Avro bölgesindeki şirket karlarının tüm bölgeler arasında en olumsuzu olduğunu söylüyor.
BofA Merrill Lynch Küresel Araştırmanın Avrupa Hisse Senetleri Başkanı Gary Bakera göre, Yatırımcıların Yunanistanla ilgili endişeleri azalmasına rağmen Avrupa ülke riski, ekonomik toparlanma için iyimserliğin önünde en ciddi engel olarak durmaya devam ediyor. BofA Merrill Lynch Küresel Araştırmanın Küresel Hisse Senetleri Başkanı Michael Hartnett ise, Yatırımcılar ülke riski üstlenmek yerine hisse senetleri vasıtasıyla şirket riskiyle uğraşmayı tercih ediyor. şeklinde konuşuyor.
Şirketlerin durumu iyi, ancak makro ekonomik görünüm kötü
Kamu sektörü açıklarına dair endişelerin gölgesindeki yatırımcılar, makro ekonomik görünüm hakkında daha fazla satış-eğilimli düşünürken, şirketler için daha çok alış-eğilimli yaklaşım gösteriyorlar.
Bölgesel Fon Yöneticileri Araştırmasına göre, kendi ekonomilerinde önümüzdeki 12 ay içinde büyüme öngören ve Ocak ayında yüzde 72 olan Avrupalı fon yöneticilerinin net sayısı, bu ay yüzde 45e düştü. Avrupadaki ilginin azalması beklenirken, aynı şekilde ABDdeki yatırımcılar arasında da iyimserlik konusunda benzer bir düşüş yaşandığı görülüyor. Amerikan ekonomisinde büyüme olacağını tahmin eden yatırımcıların oranı Ocak ayında net yüzde 76 olarak gerçekleşirken, söz konusu oran bu ay net yüzde 43e düştü.
Her iki bölgedeki yatırımcılar da karın büyümesinin çok güçlü bir olasılık olduğuna inanıyor. Şubat ayındakine göre yüzde 11 artışla Avrupalı yatırımcıların net yüzde 60ı önümüzdeki 12 ayda kar oranlarının iyileşeceğini düşünüyor. Karın düzelmesini bekleyen ABDdeki meslektaşlarının ise Şubat ayında net yüzde 52 olan oranının, net yüzde 72ye çıkması, konuya daha olumlu baktıklarını gösteriyor.
Avrupalı ve ABDli yatırımcılar nakit pozisyonlarını da önemli ölçüde azalttılar. Şubat ayında gösterge-üstü pozisyonu yüzde 26 olan Avrupalı yatırımcıların bu ay net yüzde 9u nakitte gösterge-üstü pozisyonda kalırken; Şubat ayında yüzde 19 olan ABDdeki yatırımcıların rakamları ise Mart ayında net yüzde 8e düştü.
Araştırmaya katılan Avrupalılar, Ana Hammaddeler ve İnşaat dahil dönemsel sektörlerde göze aldıkları riskleri artırdılar; benzer şekilde bankalardaki gösterge-altı pozisyonları daralttılar. ABDdeki yatırımcılar ise Sanayi ve Materyaller gibi dönemsel sektörlere olan risklerini artırırken bankalardaki gösterge-altı pozisyonları daha da açtılar.
Enflasyon endişeleri ve faizlerdeki artış beklentileri rafa kalkmış durumda
Enflasyon beklentileri daha da zayıflarken yatırımcılar faiz artışlarına daha uzak bir ihtimal olarak bakıyor. Küresel araştırmaya katılanların arasında enflasyonun artmasını bekleyenlerin net yüzdesi Ocak ayındaki yüzde 61den Şubat ayında yüzde 46ya ve daha sonra yüzde 34e düştü.
Avrupalı yatırımcılar, Avrupa Merkez Bankasının (ECB) Ekim 2010dan önce faiz artırımına gideceği yolundaki beklentilerini hızla aşağı çekti. Araştırmaya katılan Avrupalıların arasında dördüncü çeyrekten önce faiz artırımı ihtimali olmadığını düşünenlerin oranı Şubat ayındaki yüzde 45ken, yüzde 85e yükseldi.
Küresel araştırmaya katılanlar para politikalarında değişikliği, makro ekonomik istikrar açısından daha zayıf bir tehdit olarak görüyor. Araştırmaya katılanlar arasında para politikalarını normalin üstünde risk olarak görenlerin oranı Şubat ayında yüzde 55ken bu ay azalarak yüzde 48 olarak gerçekleşti. Uzun vadeli faizlerin artacağını düşünen küresel yatırımcıların Şubat ayında net yüzde 65 olan oranı da, yüzde 58e düştü.