Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|---|---|---|
AKBNK | 48,50 | -0,90 | 252.200.000.000,00 |
ALBRK | 5,98 | -1,81 | 14.950.000.000,00 |
GARAN | 102,70 | 0,29 | 431.340.000.000,00 |
HALKB | 20,12 | 0,90 | 144.557.734.205,04 |
ICBCT | 12,23 | 0,00 | 10.517.800.000,00 |
ISCTR | 10,30 | 0,98 | 257.499.691.000,00 |
SKBNK | 5,18 | 0,58 | 12.950.000.000,00 |
TSKB | 10,46 | 2,75 | 29.288.000.000,00 |
VAKBN | 20,72 | -0,96 | 205.457.893.956,56 |
YKBNK | 22,76 | 0,09 | 192.254.887.223,84 |
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın yılın ilk yarısında sabit kurlarla ve 12 aylık bazda kredilerin yüzde 10 arttığını belirtti.
Kurumsal kredilerin ise yüzde 12 oranında büyüdüğünü belirten Aydın, "Bireysel kredilerdeki artış yüzde 6 oldu. Toplam mevduat yüzde 9 oranında büyürken TL mevduat yüzde 14 oranında artmış, yabancı para mevduat ise yüzde 1 oranında azalmıştır. Özellikle gerçek kişi TL mevduatında hızlanma yönünde olumlu seyir vardır, yabancı para mevduattan TL mevduata geçiş olmuştur." diye konuştu.
Kredi büyümesi ile mevduat büyümesi arasındaki farkın 1,4 puana gerilediğini ifade eden Hüseyin Aydın, açıklamasında şunları söyledi:
"Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından yayımlanan verilerle yapılan değerlendirmelere göre, bankacılık sektörüne ilişkin öncü göstergeler 2016 yılının ilk yarısındaki gelişmelerin beklentilere yakın bir düzeyde gerçekleştiğini göstermektedir krediler artmaya devam etti, TL mevduat artışı
hızlandı, kredi ile mevduat büyümesi arasındaki fark azaldı.
Para piyasaları daha öngörülebilir hale geldi, TL’ye duyulan güven arttı. Enflasyon ve faiz oranlarında düşüş yönünde bir seyir var.
Geçen yıl ile karşılaştırıldığında, beklentilerin daha iyi olduğu bir dönemdeyiz ve gelişmeler beklentilerimiz doğrultusunda seyrediyor. Beklentileri olumlu yönde etkileyen faktörler istikrarı destekleyen makro dengeler, büyümeyi gözeten politikalar, sağlıklı işleyen finansal sektör ve büyümenin sürmesidir.
Geçen yıl, özellikle ikinci yarıda yaşanan siyasi ve ekonomik gelişmeler yanında bölgemizdeki jeopolitik nedenlerle, riskler artmış, para ve sermaye piyasalarında şiddetli dalgalanmalar olmuş, gelişmekte olan ülkelerden sermaye çıkışı yaşanmış, yerel paralar değer kaybetmiş ve faiz oranları yükselmiştir. Bu
nedenlerle, dünya ekonomisi öngörülenden daha yavaş bir hızda büyümekte,ticaret hacmi beklenen düzeyin çok altında seyretmektedir.
Dışa açık ve küresel ekonominin bir parçası olan Türkiye de gelişmelerden etkilenmektedir. Dış talebin büyümeye katkısı çok sınırlı kalmakta, küresel gelişmelerden dolayı uluslararası sermaye çekingen davranmakta, bu durum piyasalarda likiditeyi sınırlandırmaktadır. Buna rağmen, çok sayıda ülkenin
deflasyon tehlikesi yaşadığı bir dönemde Türkiye büyümesini hızlandırarak sürdüren sayılı ülkelerden bir tanesi olmuştur.
Bankacılık sektörü büyümenin finansmanına katkı vermeye devam etmektedir. İlk yarıda, sabit kurlarla ve 12 aylık bazda krediler yüzde 10 arttı. Kurumsal krediler yüzde 12 oranında büyürken bireysel kredilerdeki artış yüzde 6 oldu.
Toplam mevduat yüzde 9 oranında büyürken TL mevduat yüzde 14 oranında artmış, yabancı para mevduat ise yüzde 1 oranında azalmıştır. Özellikle gerçek kişi TL mevduatında hızlanma yönünde olumlu seyir vardır, yabancı para mevduattan TL mevduata geçiş olmuştur.
Kredi büyümesi ile mevduat büyümesi arasındaki fark 1,4 puana gerilemiştir. Tahsili gecikmiş alacakların toplam kredilere oranı yıl sonuna göre 0,6 puan artarak yüzde 3,4 olmuştur. Bu oran kurumsal kredilere yüzde 3, bireysel kredilerde yüzde 4,5, KOBİ kredilerinde ise yüzde 4,6 düzeyindedir.
Tahsili gecikmiş alacakların seyri beklenti aralığındadır. Büyümeyi destekleyen proaktif politikalar, likiditeyi destekleyen uluslararası sermaye akımlarının yeniden artması, kurlardaki oynaklığın azalması ve faiz oranlarının aşağı yöndeki seyri yanında teminat yapısı ve bankaların mali bünyelerinin sağlamlığı
dikkate alındığında kredi riskleri yönetilebilir düzeydedir.
Basel III düzenlemelerine uyumdan sonrasındaki değişiklikleri yansıtan Mayıs 2016 bilanço verileri dikkate alındığında, sermaye yeterliliği, likidite, aktif kalitesi, risklerle başedebilme gücü, kredi büyümesinin sürdürülebilirliği gibi temel kriterlere göre bankacılık sektörü sağlıklı bir bilanço yapısına ve
performansına sahiptir.
Özkaynak karlılığının sınırlı bir artış göstermekle birlikte sermaye maliyetinin gerisinde kalmaya devam etmektedir. Özkaynakların karlılık artışı yoluyla büyütülmesi daha fazla hassasiyet kazanmıştır.
Küresel ekonomide istikrar yeniden tesis edilene ve küresel büyüme geçmiş düzeylere gelinceye kadar ekonomide ihtiyatlı yaklaşımın korunması ve iç tasarruf artışının hızlandırılması önemini korumaktadır."
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.