Hem tembel hem şımarık

Düştüğü borç kriziyle AB'yi de darboğaza sürükleyen Yunanistan, düze çıkmanın yollarını arıyor. Dünya standartlarının altında çalışma saatlerine rağmen verilen yüksek maaşlarda kesintiye gidilmesi, halk tarafından tepkiyle karşılanıyor. 'Komşu'nun zorda kalmasında ana etkenin, AB'ye ve ortak para birimi Euro'ya hazırlıksız geçmesi olduğu yorumları yapılıyor.Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu'nun 29 yaşındaki oğlu Andreas Papandreu'nun geçen ay yaptığı "Babam başbakan, iş bulmakta zorlanıyorum." açıklaması, 'komşu'nun karşı karşıya bulunduğu ekonomik darboğazı gözler önüne seriyordu. Grevlerle, gösterilerle sarsılan ülke, Avrupa Birliği'nin desteğiyle geçen parlak ve rahat günlere dönmenin çarelerini arıyor.
Yunanistan'ın iflasa doğru gittiği, dolayısıyla Euro Bölgesi'nden çıkarılması gerektiği tartışmaları sürerken, liderler 'tembel çocuğun' birliğin ayrılmaz bir parçası olduğunu söyleyen otoriteler kurtarma çalışmalarına devam edecekleri açıklamasını yapıyor. Gelecek yardımların önünü açmak için önlem üzerine önlem alan Yunanistan'da en son 30 bin kamu çalışanının işten çıkarılmasını da içeren ek kemer sıkma kararları gerginliği artırıyor. Avrupa kamuoyunda 'az üretip çok tüketmekle' suçlanan Yunanistan, hizmet sektöründe bütün gelişmiş ülkelerdeki gibi yüksek seviyedeyken üretim alanında aynı performansı gösteremedi. Ülkede, sanayinin gayri safi milli hâsıla içindeki payı sadece yüzde 14,6. Tarımın payı yüzde 3,5'ta kalırken, hizmet sektöründe bu rakam yüzde 82'yi buluyor.
'Komşu', dünya standardının altında olan çalışma saatlerine rağmen memur maaşlarının yüksekliğiyle biliniyordu. Krizden sonra radikal düzenlemelere giden ülkede 300 bin devlet memuru var. Bugün yeni işe başlayan memurlar 711 Euro maaş alıyor. Eski memurların maaşı ise 1.666 Euro. Bu rakamlar ek ödemelerle birlikte yüzde 60 oranında artabiliyordu. Yeni düzenlemeye göre ise eski memurların maaşı 2 bin 150 Euro'da sabitlenirken bütün ek ödemeler iptal edilecek. Alınan kararlardan sonra tansiyonun iyice yükseldiği Yunanistan'da 2010 yılında yedi geniş çaplı grev düzenlendi. İflas etmezse ancak 2013'ten sonra toparlanması beklenen ülkede geçen sene 200 Yunan firması kepenk indirdi, 1.500 yabancı perakende firması ülkeyi terk etti. Bütün ekonomik krizler gibi burada da en çok orta sınıf etkilendi. Çoğu küçük ölçekli 27 bin 500 yerel mağaza kapandı.
İşsizliğin yıldan yıla arttığı Yunanistan'da 2010 yılında 11 milyon olan nüfusun sadece 4 milyon 389'u iş sahibi olarak kayıtlara geçti. Bu rakamlara göre toplam nüfusun yüzde 12,45'i işsiz. Dünyanın onuncu büyük kıyısına sahip ülke, gayri safi yurtiçi hâsılasının yüzde 15 gibi önemli bir oranını turizmden karşılıyor. Ekonominin yüzde 40'ı kamu sektörünün elinde. 2010 yılında gayri safi milli hâsıla 329 milyar 113 milyon dolar, kişi başına düşen milli gelir ise 28,433.86 dolar olarak kayıtlara geçti.
YUNAN BAKANDAN 'EURO'YA HAZIR DEĞİLDİK' İTİRAFI
Yunanistan, otuz yıl önce iflasın eşiğindeyken başladığı Avrupa Birliği yolculuğundan oldukça kârlı çıktı. O yıllarda yüzde 25-30'lara varan enflasyon oranı, 20 yılda yüzde 3'e kadar düştü. Yunanistan'ın birliğe girdiği yıl kişi başına düşen milli geliri 9 bin dolardı, 2009'a gelindiğinde bu rakam 30 bin dolara çıkmıştı. Uzmanlar, bu iyileşmenin sağlanmasında AB'nin parasal desteğinin önemli bir rol oynadığı görüşünde. Yunanistan'ın Euro'ya girişinden üç yıl sonra hükümetin Maliye Bakanı tarafından yapılan açıklamada Euro Bölgesi'ne giriş için gerekli olan ekonomik kriterleri gerçekleştirmediği itiraf edilmişti. Açıklamada, 2001'de Euro bölgesine katılmadan önce, ülkedeki bütçe açığının küçük gösterilerek yüzde 3'ün altında bildirildiği ve bu uygulamanın takip eden yıllarda da sürdürüldüğü ifade edilmişti. Euro Bölgesi'ne dahil olduktan sonra düşen faiz oranları Yunan hükümetinin borçların finansmanında yeni borçlara sırtını dayamasını kolaylaştırdı. Uzmanlar, kendini Euro Bölgesi'nde güvende hisseden Yunanistan'ın mali bütçe kontrolünü ve kamu harcamalarını gevşek tutarken, vergi gelirlerinde ciddi bir artış gerçekleştiremediği görüşünde.
Stratejik Düşünce Enstitüsü'nde yer alan analize göre Yunan ekonomisinin karşılaştığı en büyük sorun, yıllarca ihmal edilmiş olan mali kontrol ve mali disiplinin olmayışına dayanan makroekonomik yapısal dengesizlik. Bu durumun en büyük sebebi de hızla artan kamusal harcamalar. Nitekim üretimde Avrupa standartlarından düşük seyreden ülke, kamusal harcamalar konusunda AB ülkeleri ile yarışıyor.
Yunanistan'da ekonomileri ayakta tutan sanayi sektörü diğer Avrupa ülkelerine göre zayıf. 2007-2008 yılında yaşanan ekonomik durgunluğu turizm sektörü sayesinde atlatsa da ekonomi 2009'da yüzde 2,5 küçüldü. Durgunluk, ülkenin dış ticaretine de yansıdı. Tarihindeki en ağır ekonomik krizi yaşayan Yunanistan'da geçen yılın verilerine göre cari açık 31 milyar 485 milyon doları buldu.