Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|---|---|---|
AKBNK | 68,05 | -0,73 | 353.860.000.000,00 |
ALBRK | 9,04 | -1,20 | 22.600.000.000,00 |
GARAN | 147,00 | -0,94 | 617.400.000.000,00 |
HALKB | 27,88 | -1,34 | 200.311.611.810,96 |
ICBCT | 15,71 | 0,83 | 13.510.600.000,00 |
ISCTR | 14,99 | -0,99 | 374.749.550.300,00 |
SKBNK | 5,83 | -1,52 | 14.575.000.000,00 |
TSKB | 13,74 | -2,07 | 38.472.000.000,00 |
VAKBN | 29,02 | -0,21 | 287.760.042.597,46 |
YKBNK | 33,36 | -1,01 | 281.793.630.834,24 |
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
FINANSINGUNDEMI.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Dünyanın önde gelen akademisyenlerinden Francis Fukuyama, Trump’ın Fed’e yönelik baskısını, "Çok iş yapıyormuş gibi görünüp aslında çok fazla zarar veriyorsunuz” sözleriyle yorumluyor.
Finansingundemi.com’un derlediği bilgilere göre, ABD Başkanı Donald Trump, uzun zamandır Beyaz Saray'dan bağımsız faaliyet gösterdiği düşünülen kurumlar üzerindeki denetimini sıkılaştırıyor.
Finans kurumlarının siyasi bağımsızlığı çatırdıyor
Fortune’dan Eva Roytburg’un haberine göre, Trump geçen hafta, Çalışma İstatistikleri Bürosu Komiseri Erika McEntarfer'i, kurumun Temmuz ayına ilişkin iç karartıcı bir istihdam raporu yayınlamasından sadece birkaç saat sonra görevden aldı. Trump, McEntarfer’in yerine ‘daha yetkin’ gördüğü birini atamayı planlıyor.
Trump, birkaç gün önce de mevcut Fed Başkanı Jerome Powell'ın görev süresinin dolmasına aylar kala, bir sonraki Fed başkanını ‘çok yakında’ atayacağını duyurmuştu. Bu hamle, Trump'a ABD Merkez Bankası’nın yönünü planlanandan çok önce şekillendirmek için alışılmadık bir fırsat sunuyor.
Bazı eleştirmenler, art arda gelen bu değişikliklerin, Trump'ın ikinci başkanlığının daha geniş bir eğilimini, yani kilit finans kurumlarının zayıflamış siyasi bağımsızlığını temsil ettiği konusunda uyarıyor. Bu, ABD liberal demokrasisinin temel bir özelliğinin çatırdaması anlamına geliyor. Peki bu değişim, iş dünyası liderleri için ne anlama geliyor?
Trump her şeyin politik olduğuna inanıyor
Demokratik kurumlar konusunda dünyanın önde gelen akademisyenlerinden biri olan Francis Fukuyama, “Trump'ın felsefesi her şeyin politik olduğu. Ya onunlasınız ya da ona karşısınız; eğer ona karşıysanız, hükümette olmamalısınız” diyor.
Fkuyama, bu yaklaşımın, teknik uzmanlar tarafından yönetilen ‘kişisel olmayan, tarafsız bir bürokrasi’ üzerine kurulu liberal yönetim modeliyle doğrudan çeliştiğini söylüyor. Fukuyama, Amerika Birleşik Devletleri gibi ultra karmaşık, zengin ekonomilerde bu modelin uzun vadeli istikrar için elzem olduğunu savunuyor.
Fukuyama, Trump'ın ise bu vizyonla ilgilenmediğinin altını çiziyor. Fukuyama, “Fed Başkanı olarak kendini atama fikrini ortaya attı ve otoritesine meydan okumak için Powell'ı sürekli tehdit etti. Trump, uzmanlara güvenmek yerine, ekonomik kararları yürütme organından uzaklaştırma arzusunu dile getirdi” diyor.
Ancak Fed gibi kurumlar bu tür müdahalelere direnmek üzere tasarlanmış durumda. Görevleri, özellikle faiz oranları söz konusu olduğunda, siyasi döngülerin yarattığı dramdan uzak durmaktan geçiyor. Zira faiz oranlarında kısa vadeli kesintiler bir başkanın yeniden seçilmesine yardımcı olabilirken uzun vadeli enflasyonu tetikleyebiliyor.
1970'lerden tanıdık bir uyarı
Fukuyama, geçmiş başkanların bu sınırlara saygı gösterdiğini söylese de, Trump'ın Merkez Bankası’na yönelik doğrudan ve düşmanca baskısını ‘eşi benzeri görülmemiş nitelikte’ şeklinde tanımlıyor ve bu dönemi, eski ABD Başkanı Richard Nixon'ın yeniden seçim kampanyası öncesinde Fed'i faiz oranlarını düşürmeye defalarca zorladığı 1970'lerin başlarına benzetiyor. Hatırlanacağı üzere, dönemin Fed Başkanı, on yıllık bir hiperenflasyonu tetikleyen bir hamle yaparak bu baskıya teslim olmuştu.
Fukuyama, “O dönem, şu anda yaşananlara çok benziyor. Bağımsız merkez bankaları olmayan ülkelerin başına gelenlere dair birçok örnek var” diyor ve 1980'lerde Latin Amerika ve Sahra Altı Afrika'sında, siyasi olarak ele geçirilmiş merkez bankalarının fiyatların fırlamasına yardımcı olduğu durumları öne çıkan örnekler olarak gösteriyor.
Fukuyama, CEO'lar ve yatırımcılar için sorunun, bir sonraki Fed başkanının Trump'ın tercihlerini takip etmeye daha istekli olması durumunda, etkilerin hemen hissedilmemesi olabileceği konusunda uyarıyor. Fukuyama, “Trump yarın Powell'ı görevden alsa bile, insanlar etkisini iki, belki üç yıl boyunca hissetmeyebilir. İnsanlar bu siyasi eylemi, hissettikleri ekonomik sıkıntıyla ilişkilendiremeyebilir” diyor.
Bu gecikmenin kırılganlık yarattığını da sözlerine ekleyen Fukuyama, “Çok fazla şeyden paçayı sıyırmış gibi görünebilirsiniz ama aslında çok fazla zarar vermekten başka bir şey yapmıyorsunuz” diyor.
Verinin siyasallaştırılmasının riskleri
Fukuyama, Trump'ın McEntarfer'ı görevden almasının farklı ama aynı derecede ciddi bir risk taşıdığını söylüyor: Resmi istatistiklerin siyasallaştırılması. Fukuyama, 2007’de Arjantin'de dönemin Devlet Başkanı Néstor Kirchner'in, enflasyon raporları hükümetin söylemiyle çelişen bir hükümet istatistikçisini görevden aldığı zamana işaret ediyor. Fukuyama, “Enflasyon sihirli bir şekilde düştü. Herkes bunun tamamen siyasi temelli ve inandırıcı olmadığını biliyordu” diyor.
Güvenilirlik bir kez kaybedildiğinde geri kazanmanın zor olduğu konusunda uyarıda bulunan Fukuyama, “Bu tarafsız uzmanların bağımsızlığını aşındırmaya başladığımızda karşılaştığımız risk tam olarak budur” diye belirtiyor.
CEO'lar neden mesafeli durmalı?
İş dünyası liderleri için tarafsız kalmanın nedeni net olmayabilir. Fukyuama, bazı yöneticilerin Trump'ın özel bağış toplama yemeklerine katıldığını, hatta Trump'ın kripto para birimine yatırım yapanlara başkana kişisel erişim imkânı sunulan etkinliklere katıldığını hatırlatıyor. Ancak Fukuyama, siyasi figürlere fazla yakınlaşmanın genellikle ters teptiği konusunda uyarıyor.
"Siyaset çok fazla karıştığında öngörülebilir, modern bir işletmeyi yönetmek zordur” diyen Fukuyama, "Eskiden, bir politikacıya istediğinizi yaptırmak için rüşvet vermek zorunda kalırsanız, bu çok verimsiz bir sistemdi” şeklinde konuşuyor.
Ayrıca Fukuyama, açık siyasallaştırmanın bir şirketin kamu imajını nasıl karmaşıklaştırdığına örnek olarak Elon Musk'ı gösteriyor ve “Musk, markasını siyasallaştırarak, tam da araba satmayı umduğu pazarı yabancılaştırdı” diyor.
Fukuyama, buradan çıkarılacak ders olarak, CEO'ların istikrarlı ve siyasetten arındırılmış bir sistem içinde faaliyet göstermelerinin daha iyi olduğunu ekliyor ve “Kurallar ne kadar öngörülebilirse, iş yapmak da o kadar kolay olur” diyor.
JPMorgan Fed'den kaç 'faiz' indirimi bekliyor?
Trump, Stephen Miran'ı Fed Yönetim Kurulu üyeliğine aday gösterdi
ABD'de 'faiz' tartışması bitmiyor: Fed bu kez partizanlıkla suçlandı
Trump, Fed başkanlığı için 4 isim belirledi
Kugler istifa etti: Fed'de Trump'ı memnun eden gelişme!
İki Fed yetkilisi neden sabit faize karşı çıktı?
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.