Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|---|---|---|
AKBNK | 67,95 | 9,60 | 353.340.000.000,00 |
ALBRK | 8,14 | 9,41 | 20.350.000.000,00 |
GARAN | 135,00 | 9,93 | 567.000.000.000,00 |
HALKB | 24,38 | 4,37 | 175.164.888.663,96 |
ICBCT | 16,60 | 6,82 | 14.276.000.000,00 |
ISCTR | 13,35 | 9,88 | 333.749.599.500,00 |
SKBNK | 6,59 | 9,83 | 16.475.000.000,00 |
TSKB | 12,48 | 8,90 | 34.944.000.000,00 |
VAKBN | 26,38 | 7,76 | 261.582.009.776,74 |
YKBNK | 31,70 | 9,99 | 267.771.525.702,80 |
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
Bu lobinin hem içeride hem de dışarıda elemanları var. Onlar fırsat buldukça Türkiye ekonomisinde olumsuz beklenti yaratıp faizleri yükseltmeye çalışıyorlar. Hatta bu yıl başında Türkiye'nin finansman bulamayacağını ileri sürdüler. Dövize spekülatif atak yaparak Merkez Bankası'nı sıkıştırdılar. Doların Ocak 2012'de 2.5 lira olacağını ileri sürdüler. Fakat Merkez onlara teslim olmayıp karşılık verince amaçlarına ulaşamadılar. Dolar 2.5 liraya çıkmadı ama pek çok küçük yatırımcı onlara uyup döviz aldığı için zarar etti. Tabii bu beklentileri olumsuza çevirme propagandası nedeniyle, faizler yıl başında bir ara yüzde 12.5 seviyesine ulaştı. Bu nedenle borçlanan Hazine ve kredi alan vatandaşlar yine mağdur oldu.
Gelelim faiz lobisinin oyununun nasıl bozulduğuna? Faiz lobisi bu yıl Türkiye'nin finansman ihtiyacının çok yüksek olduğunu ve bu parayı bulamayacağını ileri sürdü. Hatta bunu hâlâ ileri sürenler var. Ama bu propagandanın kocaman bir yalan olduğunu kim ortaya çıkardı dersiniz? İnanmayacaksınız ama IMF ortaya çıkardı. IMF'nin sürekli yayınladığı Fiscal Monitor isimli çalışmasının Nisan 2012 sayısında, ülkelerin finansal sürdürülebilirliği açıklandı. Ülkelerin kamu borçları ve bütçe açıkları dikkate alınarak projeksiyon yapılıyor ve brüt finansman ihtiyacı milli gelire oran olarak hesaplanıyor. İşte bu hesaba göre, Türkiye'nin brüt finansman ihtiyacının 2012'de milli gelire oranı yüzde 7.5 olarak bulunuyor. Kısacası Türkiye'nin finansman ihtiyacı faiz lobisinin söylediği gibi yüksek değil. Aksine Türkiye brüt finansman ihtiyacı en düşük ülkeler arasında yer alıyor.
Gelelim diğer ülkelerin brüt finansman ihtiyacına... Önce Türkiye kategorisinde yer alan ülkelerden başlayalım. Brezilya yüzde 18.5, Hindistan yüzde 11.6, Polonya yüzde 10.5, Çin yüzde 9.1, Meksika yüzde 10.8, Macaristan yüzde 19.3 seviyesinde bulunuyor. Zengin ülkelere gelince onların brüt finansman ihtiyacı şu şekilde sıralanıyor: ABD yüzde 25.8, Japonya 59.1, İtalya yüzde 28.7, İrlanda 15.8, İspanya 20.9, Almanya 8.9 düzeyinde dolaşıyor.
IMF'nin ortaya koyduğu bütün bu ülke rakamları karşılaştırıldığında, Türkiye, kamu maliyesinde en az finansman ihtiyacı olan ülkelerden biri olarak ortaya çıkıyor. Ve finansal sürdürülebilirliği en iyi ülkeler arasında yer alıyor. Zaten IMF Başkanı Christine Lagarde de bu nedenle Türkiye'ye sahip çıkarak S&P'yi eleştirdi. S&P'nin Türkiye'nin not görünümünü değiştirmesinin yanlış olduğunu ve düzeltme yapmasını önerdi.
Yine dün Başbakan Erdoğan da grup toplantısında yaptığı konuşmada, "IMF Başkanı ile de görüştük. Türkiye ekonomisi kadar IMF'nin yapısını da birlikte değerlendirme fırsatımız oldu. Türkiye ekonomisindeki başarıyı teyit ettiler. Önümüzde G-20 toplantısı var, bunu da değerlendirme fırsatımız oldu" diyerek IMF Başkanı'nın olumlu değerlendirmesini aktardı.
Gelelim dün açıklanan bütçe rakamlarına... Nisanda bütçe 1.4 milyar lira fazla verdi. Geçen yıl aynı dönemde 1.1 milyar lira fazla vermişti. Bu yılın ilk dört ayında ise bütçe açığı 5 milyar lira oldu. Geçen yılın aynı döneminde 3.9 milyar liraydı. Bütçe açığında bir artış olmasına rağmen faiz dışı fazla geçen yılın ilk dört ayında 13.7 milyar liradan bu yılın ilk dört ayında 16.9 milyar liraya yükseldi.
Peki faiz dışı fazlanın yükselmesi ne anlama geliyor? Türkiye'nin topladığı vergilerin bir kısmını harcamayarak borç stokunu azalttığını gösteriyor. İşte bütün bu rakamlar bize mali disiplinin sürdüğünü anlatıyor. O halde Türkiye ekonomisi için endişelenmeyi gerektirecek bir gelişme yok.
Peki bu olumlu gelişmeden kimler endişeleniyor? Faiz lobisi endişeleniyor. Çünkü IMF Fiscal Monitor bile faiz lobisinin Türkiye'nin finansman ihtiyacı konusunda doğruyu söylemediğini ortaya çıkardı ve oyununu bozdu. Şimdi bakalım ne bahane bulacaklar. Bekleyip göreceğiz.
Süleyman Yaşar/SABAH
Yazıda faiz dışı fazla rakamının, yıllık ödenen faiz ile karşılaştırması yapılmadan;borç stoğunun azaldığı sonucuna nasıl ulaşılmış o enteresan doğrusu. Alınan krediye ödenen faiz (oranı demiyorum) tutarı bir önceki döneme göre artıyorsa ki...
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.