BANKA HİSSELERİ
Hisse Fiyat Değişim(%) Piyasa Değeri
AKBNK 69,30 2,36 360.360.000.000,00
ALBRK 8,47 2,67 21.175.000.000,00
GARAN 139,60 1,68 586.320.000.000,00
HALKB 26,02 0,54 186.947.924.652,84
ICBCT 16,01 -0,06 13.768.600.000,00
ISCTR 14,36 2,35 358.999.569.200,00
SKBNK 6,97 3,11 17.425.000.000,00
TSKB 13,38 3,80 37.464.000.000,00
VAKBN 27,54 0,88 273.084.478.743,42
YKBNK 33,70 4,21 284.665.628.270,80

E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

Ana SayfaPara PiyasaEnflasyonda gizli şifrelerin peşinde----

Enflasyonda gizli şifrelerin peşinde

Enflasyonda gizli şifrelerin peşinde
29 Haziran 2010 - 08:38 www.finansingundemi.com

Merkez Bankası yıl sonu hedefinden yüksek oranlı sapma senaryosu gündemden düşmüştür

Merkez Bankası bu yıl sonunda enflasyonun önceki tahminlerinden daha düşük olacağını ancak yine de yüzde 6,5 düzeyindeki hedefin üzerinde kalacağını belirtmektedir. Önceki yazımda detaylarına girmeye başladığım analiz de ancak dışsal faktörlerde en iyi senaryonun gerçekleşmesi durumunda hedefe yaklaşmanın mümkün olduğunu yansıtıyordu. Dışsal faktörlerde olumlu görünüm altında, Merkez Bankası'nın favori göstergesi olan (I) endeksinden dışlanan kalemlerin (gıda, enerji, altın vb.) yıllık TÜFE'ye katkısının zaman içinde tarihi düşük noktası olan 2 puana doğru gerilemesi, endeksin kendisinin yıllık artışının ise yüzde 4,5'e gerilemesi gerekiyordu. Gıda fiyatlarında dalgalanma Bu temel tespitleri hatırlattıktan sonra, dışsalların etkisini daha derinlemesine analiz etmek amacıyla ve de TÜİK'in enflasyon sepetindeki madde ve grup ağırlıklarını ayrıntılı olarak yayımlamaması nedeniyle, bu sefer de AB İstatistik Kurumu (Eurostat) tarafından yayımlanan Harmonize Tüketici Fiyatları Endeksi (HICP-Harmonised Index of Consumer Prices) Türkiye verilerini kullandım. Hatırlanacağı gibi TÜİK, 2005 yılından itibaren, 2003 yılı Hanehalkı Bütçe Anketi'nden elde edilen tüketim kalıplarını ve ağırlıklarını kullanarak yeni TÜFE endeksi oluşturmuş, Eurostat tarafından kullanılan HICP metodolojisine benzer şekilde, her yıl yapılacak söz konusu anketin sonuçlarına göre, madde ağırlıklarının yenileneceği bir sistem benimsenmişti. Eurostat web sitesi üzerinden ulaşılabilen bu verilerde TÜİK tarafından yayımlanmayan mal ve hizmet gibi ana grupların ve önemli birçok maddenin sepetteki ağırlığı ve fiyat değişimleri izlenebilmektedir. Bu önemli bilgi, izlenen fiyat artışlarının kalıcılık veya geçicilik ayrımının daha iyi yapılmasına yardımcı olmaktadır. Ufak bir örnek verelim. Eurostat verilerinden et fiyatlarının TÜFE içindeki ağırlığının yüzde 4,9 olduğu, nisan sonunda yıllık fiyat artışının yüzde 40,6'ya ulaştığı ve bu artışın yıllık TÜFE'ye katkısının 2 puan olduğu kolayca hesaplanabilirken et fiyat artışının zaman içinde geçmiş yıllar ortalamalarına (2005-09 ortalaması yüzde 9) yakınsadığı durumda, bu katkının yaklaşık 1.6 puanının ortadan kalkacağı görülmektedir. Keza işlenmemiş gıda fiyatları yıllık artışı şubat sonu yüzde 30'a kadar fırlarken mayıs sonunda yüzde 12,4'e inmiştir. Burada bile et fiyatlarının etkisi büyüktür. Meyve ve sebze fiyatlarının yıllık artışının yüzde 1 ve yüzde 0,6'ya inmiş olması bunu yansıtmaktadır. Merkez Bankası'nın da tahmini zor, dalgalanması bol gıda fiyatları için yapabileceği en iyi varsayım, kısa vadede her iki yönde aşırı uçlara gidiş mümkün olsa da zaman içinde genel fiyat seviyesindeki ortalama artışa yakınsayacağı şeklinde olacaktır. Net bir ikinci hedef var mı Öte yandan, Eurostat verilerinden mal-hizmet grubu ayrıntılarını izlemek de mümkündür. Bilindiği gibi bu ayrımları TÜİK açıklamamakta, Merkez Bankası ise enflasyon sonrası yayımladığı notlarda seviye olarak belirtmektedir. Mal grubunun TÜFE'deki ağırlığı yüzde 73, hizmetlerin ise yüzde 27 seviyesindedir. Beklenebileceği gibi, tüm dışsalları içeren mallar grubu fiyat artışı yüzde 10,2 ile hizmetler grubu artışının üzerinde seyretmektedir. Çekirdek enflasyonun önemli bir bileşeni olan hizmet grubu fiyatlarında ise ulaştırma ve yemek hizmetleri dışında ılımlı seyrin sürdüğü izlenmektedir. Bu kategorilerin de düşüş eğilimine geçen gıda ve petrol fiyatlarından gecikmeli olarak olumlu etkilenebileceği düşünüldüğünde, Merkez Bankası'nın çekirdek enflasyon gelişmeleri hakkında daha umutlu bir bekleyiş içinde olması normal görünmektedir. Merkez Bankası, çekirdek enflasyonun yıl sonu hedefi altında ve orta vadeli hedeflerle uyumlu seyretmeye devam edeceğini belirtmektedir. Ancak bankanın kamuoyu ile paylaştığı yüzde 6,5'lik TÜFE hedefi dışında çekirdek enflasyon üzerinde belirlenmiş bir hedef bilinmemektedir. Son iki yazımda yer verdiğim analizlerden çıkarımım, kastedilenin çekirdek enflasyonun bulunduğu seviye değil, eğiliminin gösterdiği seviye olduğudur. Ancak bankanın eğer böyle bir ikinci hedefi varsa bu konuda daha net bir iletişime geçmesi, enflasyon hedeflemesi rejiminin sağlıklı uygulanabilmesi açısından daha doğru olacaktır. Sonuç olarak, para politikası kontrolü dışındaki faktörlerden kaynaklanan enflasyon artışı sonrasında aynı faktörlerde gözlenen ters yönlü hareketle enflasyon görünümü göreli bir iyileşme sergilemiş, Merkez Bankası yıl sonu hedefinden yüksek oranlı sapma senaryosu gündemden düşmüştür. Ancak, dışsal faktörler için en iyi senaryoda bile bu yılın ve takip eden yılların hedeflerine ulaşmak, temel enflasyon eğiliminde yeni aşağı yönlü kırılmalar olmadan kolay görünmemektedir. Bu nedenle, gelecek döneme ilişkin enflasyon beklentilerindeki katılık bu unsurlardaki belirsizlik ve dalgalı seyre karşı bırakılmış bir ihtiyat payı gibi görülmelidir. HALUK BÜRÜMCEKÇİ-REFERANS
ETİKETLER :
YORUMLAR (0)
:) :( ;) :D :O (6) (A) :'( :| :o) 8-) :-* (M)
DM TV YAYINDA! ABONE OL!