Dünyada hakettiğimiz yere gelmeliyiz

SAMSUN (A.A) - İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Başkanı Hüseyin Erkan, ''Türk sermaye piyasası dünya çapında hak ettiği yere gelmelidir'' dedi. İMKB, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği (TSPAKB) arasında şirketlerin halka açılımını artırmak amacıyla imzalanan protokolle başlatılan ''Halka Arz Seferberliği'' faaliyetleri kapsamında Samsun Ticaret ve Sanayi Odası'nda TOPLANTI DÜZENLENDİ. İMKB Başkanı Erkan toplantıdaki konuşmasında, Türkiye'de şirketlerin büyümesi ve ekonomiye katkılarının artırılması için başlatılan ''Halka Arz Seferberliği''ni oldukça önemsediklerini söyledi. Dünyada gelişmekte olan ülkelerin halka açık olan toplam şirketlerinin piyasa değerlerinin Gayri Safi Milli Hasıla (GSMH) oranlarının yüzde 90, yüzde 100'ler rakamına yaklaştığını ifade eden Erkan, ''Türkiye ölçeğinde bunu karşılaştırırsak 700 milyar dolar civarındaki Türkiye GSMH içinde şu an bizim şirketlerimizin piyasa değeri 250 milyar dolar'' dedi. Bakıldığında Türkiye'nin bu rakamın 3 katına kadar çıkabilme imkanının bulunduğunu ifade eden Erkan, şunları kaydetti: ''3 katına çıktığımızda da çok özel bir şey yapmıyoruz. Sadece gelişmekte olan ülkelerin ortalamalarını yakalıyoruz. Türkiye ekonomisi, 2001 yılından beri geçirmiş olduğu krizden sonra o kadar hızlı büyüdü ki 200 milyar dolarlardan geldik 700 milyar dolarlara. GSMH neredeyse 3 misline çıktı. Piyasa değerlerimiz o kadar artmadı, şirket sayımız o kadar artmadı. Demek ki diğer ülkelerin sermaye piyasaları bu arada gelişmiş, kendi ekonomilerine sermaye piyasaları üzerinden kaynak aktarımı artmış, dünyadaki sermaye fazlasını kendi ülkelerine çekebilmişler ve şirketlerine ve ekonomilerine aktarabilmişler. Biz bu konuda biraz geri kalmışız.'' Türkiye'de şirket yöneticilerinin çok da bilinçsiz olmadığını söyleyen Erkan, ''Nerede ucuz kaynak, nerede kolay kaynak var onu bulmaktalar. Bizim ülkemizin iş adamı çok da yetenekli'' dedi. Yatırımcının istikrar aradığını, en ufak istikrarsızlıkta hemen kaçtığını ifade eden Erkan, şöyle devam etti: ''Yatırımcı bir ülkeye girdiğinde siyasi istikrara, ekonomik istikrara bakar. Bundan sonra sektör ve şirket seçimlerini yaparlar. Türkiye çok şükür bu devrelerden geçti. Türkiye şu anda bir çok ülkeden kendini ayrıştırdı. Kriz dönemi içinde tabii ki Türk ekonomisi de daraldı. Daralmayan ekonomi kalmadı. Piyasamız yüzde 50 düştü. Yüzde 50'nin altında düşen ekonomi, piyasa kalmadı. Biz ortalardaydık. En çok düşen piyasa değildik. Avrupa'da bizden çok daha fazla düşen piyasalar oldu. Demek ki bu dönemde Türkiye hakikaten çok ciddi bir aşama geçirmiş ve güveni kazanmış.'' Yabancı sermayenin Türkiye'ye girdiğini ve uzun süre kaldığını ifade eden Erkan, ''Yabancı sermaye, özellikle halka açık olan hisse senetlerinin yüzde 65'ine sahipler. En iyi dönemde yüzde 72'ye çıktılar, krizin en kötü dönemlerinde yüzde 62,5 yüzde 63'e kadar düştüler. Şu anda yüzde 65'deler'' diye belirtti. -YABANCI SERMAYE TÜRKİYE'YE YERLİ YATIRIMCIDAN DAHA FAZLA GÜVENİYOR- Yaşanan kriz dönemlerinde yabancı sermayenin söylenenlerin aksine Türkiye'den gitmediğini de savunan Erkan, şunları kaydetti: ''Yabancı sermaye Türkiye'ye maalesef yerli yatırımcılarımızdan daha fazla güveniyor. Yabancı sermaye gelip Türkiye'de satın aldığı zaman Türkiye'nin bütün ekonomik verilerine bakarak güvenerek geliyor ve elde tutma süreleri de yerlilerin elde tutma sürelerinin kat kat fazlası. Yabancı yatırımcıların ortalama elde tutma süresi 1 yıl, yerli yatırımcının ortalama elde tutma süresi ise 1 aydan daha kısa. Demek ki yerli yatırımcı çok sık alıp satan spekülatif yatırımcı. Asıl güvenerek giren ve çoğunluğu elde tutan da kurumsal yabancı yatırımcı.'' -HALKA ARZ SEFERBERLİĞİ- Dünyanın Türkiye'ye güvendiğini Türkiye'nin de sermayeye ihtiyacı olduğu dönem içinde imkanları kullanmak amacıyla 4 ayrı kuruluşun bir araya geldiğini hatırlatın Erkan, ''Halka Arz Seferberliği'' adı altında ortak protokol imzalandığını söyledi. Şirketlerin halka arzını artırmayı amaçla başlatılan çalışmalarda ilk toplantının İstanbul'da gerçekleştiğini de hatırlatan Erkan, konuyla ilgili şunları kaydetti: ''Bu ulusal bir hareket. Mümkün olduğunca kısa sürede çok sayıda şirkete ulaşmayı hedefledik. Gerçekten Türkiye'de şirketlerimiz sermaye piyasaları hakkında yeterli bilgiye sahip değil. Biz şirketlerimizi birer milli servet olarak görüyoruz. Çünkü şirketlerimiz Türkiye ekonomisinin büyümesine katkıda bulunuyor, insanların sofrasına ekmek koyuyorlar. Şirket yöneticilerinin de böyle düşünmeleri durumunda inanın paylaşmak daha kolay oluyor. Sürdürülebilirlik önemli olandır. Bu ülkenin girişimcilere ihtiyacı vardır. Türk sermaye piyasası, dünya çapında hak ettiği yere gelmelidir.'' Toplantıya Vali Hüseyin Aksoy, AK Parti Samsun Milletvekilleri Ahmet Yeni ve Fatih Öztürk, SPK temsilcileri, Samsun TSO Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, çeşitli kurum temsilcileri ve iş adamları katıldı.