Dolar Euro'dan sonda Yen'i de tuş etti

Avrupa bankalarının 500 milyar dolardan fazla yeni zarar yazacağı endişesi ve Yunanistan ile İspanya'nın kredi notunun indirilmesi sonrası euroya uzun zaman sonra ilk kez fark atan dolar şimdi de Japon Yeni'ne savaş açtı. ABD Merkez Bankası'nın (FED) beklenenden önce faiz artıracağı yönündeki sinyallerle euro karşısında son 3 ayın zirvesine çıkan dolara olan ilgi Japon Yeni'nden çıkış başlattı. Yatırımcının yeniden dolara dönmeye başlaması ile dolar yen karşısında 91.49 seviyesi ile 30 Ekim'den bu yanaki en yüksek seviyesine çıktı, yani 2 ayın zirvesine oturdu. Bu da Asya ve Avrupa piyasalarına moral oldu. Düşük yen sayesinde uluslararası ticaret platformunda rekabet gücünü artıracağı için sevinen Japon ihracatçılar Nikkei 225 endeksinin yüzde 1,9'luk yükselişle son 3 ayın zirvesine çıkmasını sağladı. Japon borsasındaki yükselişin ardından Hong Kong'un Hang Seng endeksi yüzde 0,6, Singapur'un Straits Times endeksi ise yüzde 1,3 artış kaydetti. Euro/dolar dengesinin ardından yen/dolar dengesinde görülen bu trend değişimi ise tam da ihtiyacı olduğu zamanda Japon ekonomisine yarayacak. Japonya Merkez Bankası (BoJ) zaten bir yanda hortlayan deflasyon sorunundan endişe ettiği için gevşek para politikasına devam ediyordu. BoJ Başkanı Masaaki Shirakawa ise artan deflasyon kaygısını ortaya koyarak merkezin sıkı para politikasına geçmesi yönündeki beklentileri iyice zayıflatmıştı. Zayıflayan yen, Japon ihracatçının daha fazla satış yapmasını, dolayısıyla da Japon ekonomisinin güçlenmesine katkıda bulunmasını sağlayacak. Uzmanlara göre BoJ'un para politikasını gevşetmek için yeni sinyaller vereceği yönündeki spekülasyonların artmaya başlaması ile dolar yen karşısında 91.60 seviyelerini bile zorlayabilir. Yenin kan kaybetmeye devam etmesi ise carry trade işlemleri açısından daha fazla cezbedici olur. ABD rakamları moral veremedi, dolar geriledi Öte yandan dün doların euronun ardından yen karşısında izlediği trend değişikliği kadar ABD'den gelen gösterge veriler de dikkat çekti. Verilerin iyi geleceği beklentisi dolara destek atmış, doların yen karşısındaki yükselişine gaz vermişti. Ancak ABD Ticaret Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre yılın üçüncü çeyreğinde ülkenin gayri safi yurtiçi hasılası'ndaki (GSYİH) büyüme beklentilerden düşük geldi. Yüzde 2,7'lik bir büyüme beklenirken ABD ekonomisi yüzde 2,2 genişleme kaydetti. Çekirdek enflasyon ise yine beklentilerin altında gelerek yüzde 1,2'lik artış kaydetti. Bu tablo, Japonya'da başgösteren deflasyonla benzerlik kaydetti. Düşük büyüme ve düşük enflasyon faiz konusunda FED'in elini zorlaştıracak bir faktör olabilir. Açıklanan verilerin ardından iki gündür euro karşısında değer kazanan dolar hafif gerileme kaydetti. Önceki gün 1.4283'e düşen euro/dolar paritesi dün veriler öncesi 1.4270 seviyesine kadar geriledikten sonra yeniden yükselişe geçerek 1.4304 seviyesine kadar yükseldi. İngiltere'den gelen üçüncü çeyrek büyüme rakamı ise Asya'yla yükselişe geçen Avrupa borsalarına moral verdi. Üçüncü çeyrekte İngiltere GSYİH'sındaki büyüme yüzde 0,2 ile yukarı yönlü revize edildi. Küçülme oranı daha önce yüzde 0,3 olarak açıklanmıştı. Bunun üzerine endekslerde yüzde 1'e yakın yükselişler görüldü. Yunanistan'a son darbe Moody's'den Aslında ABD verilerinden önce dolara euro karşısında daha fazla güç veren ise yine Avrupa'nın kendi zayıflığı oldu. S&P ve Fitch'in ardından bir diğer kredi derecelendirme kuruluşu olan Moody's de dün Yunanistan'ın notunu kırınca euro, dolar karşısında daha savunmasız hale geldi. Moody's yaptığı açıklamada Yunanistan'ın notunu A1'den A2'ye düşürdüğünü söyledi ve buna sebep olarak S&P ve Fitch'le benzer bir gerekçe gösterdi, Yunanistan'ın uzun vadeli kredi gücünün ciddi biçimde zarar görmeye başladığına, kamu borcu sorununun yalnızca ekonomik büyüme ile çözüme kavuşturulamayacağına vurgu yaptı. Yunanistan'ın İzlanda'dan sonra Avrupa'da iflas etme riski taşıyan ikinci ülke olup olmayacağı bir süredir tartışılıyor. Ancak genel kanı Avrupa Merkez Bankası'nın (AMB) buna izin vermeyeceği yönünde. Ancak Moody's'in dün not indirimi ile ilgili yaptığı bir açıklama kafaları en fazla kurcalayan soru olan AMB'den borçlanma başlığına dikkat çekti. Moody's, Yunan tahvillerinin AMB'den borç alırken teminat olarak kullanılmasında sorun olmadığı sürece ülkenin likidite ya da finansman sorunu yaşamayacağını belirtti. Ancak 2010 sonu itibariyle AMB'nin sadece krize özel olarak aldığı kararlar sona erecek. Bu da krizde daha düşük notlu tahvilleri teminat göstererek kredi alma seçeneğini ortadan kaldıracak. Çünkü AMB artık teminat talep ederken istediği not seviyesini yeniden eski seviyesine yükseltecek. Referans