Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
---|---|---|---|
AKBNK | 69,75 | -0,85 | 362.700.000.000,00 |
ALBRK | 8,64 | 0,70 | 21.600.000.000,00 |
GARAN | 142,20 | 0,21 | 597.240.000.000,00 |
HALKB | 27,44 | 2,62 | 197.150.309.472,48 |
ISCTR | 14,99 | 0,27 | 374.749.550.300,00 |
SKBNK | 6,98 | -2,79 | 17.450.000.000,00 |
TSKB | 13,55 | -0,07 | 37.940.000.000,00 |
VAKBN | 28,02 | 0,72 | 277.844.121.074,46 |
YKBNK | 34,20 | -0,18 | 288.889.153.912,80 |
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.
İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Ulusal 100 endeksi, 15 Ekim 2007'de 58.231 puana ulaşarak tarihî zirvesine ulaşmıştı. Sonrasında ise AK Parti'ye açılan kapatma davası ve küresel krizin etkisiyle büyük bir çöküş yaşayarak Aralık 2008'de 21 bin puana kadar gerilemişti. | |
Birçok uzman borsa için 'artık uzun bir süre ayağa kalkamaz' yorumları yaparken düşüşün 2009'da da süreceğini düşünüyordu. Ancak bunun geçici olduğu, borsanın suni bir krizle karşı karşıya kaldığı, daha doğrusu krizin etkilerinin biraz fazla abartılmasının piyasaları bu noktaya taşıdığını kısa sürede görmüştük. ABD ve Avrupa ekonomileri yakın tarihte görmedikleri ölçüde bir tehditle karşı karşıya idiler. Ancak bu çöküş aslında uzun yılların değil 2002-2007 yılları arasında oluşan anormalliklerin sonucuydu. Bu süre zarfında neler olmadı ki... Petrol başta olmak üzere emtia fiyatları 5-6 kat yükseldi, hisse senedi fiyatları 20-30 kat, ticaret hacimleri 10 kat değerlendi. Aşırı büyüklüklere ulaşan değerlerin etkisiyle konut fiyatları abartılı bir şekilde yükselince kriz de kaçınılmaz oldu. ABD ve güdümündeki bazı Avrupa ekonomileri beklenen çöküşleri Lehman Brothers iflasının ardından yaşadı.
Krizin ABD başkanlık seçimleri sırasında yaşanması ise olayın farklı bir boyutuydu. Sonuçta 'yüzyılın krizi olacak, 1929 bunalımından daha kötü durumlarla karşılaşacağız' denilen, adı kriz tellalına çıkması gereken bazı ödüllü ekonomi profesörlerinin 'daha dibi görmedik, yükselişi biz haber vereceğiz' demelerine rağmen olaylar onların öngördüğünden çok farklı gerçekleşti. Gelişmekte olan borsalar yılın ilk yarısında inanılmaz performanslar göstererek yüzde 75'e varan toparlanmalar yaşadı. Krizin kaynağında olan ABD ve Avrupa borsaları ise yükselişe daha sonra tepki verseler de yıl başından bu yana yüzde 15, dip seviyelerden yüzde 30 değer kazanmış durumdalar. Alınan ekonomik tedbirler yavaş da olsa meyvelerini vermeye başlarken konut fiyatları ve satışları beklentilerden daha iyi duruma geldi. İstihdam ve işsizlik ise olumlu sinyaller vermesine rağmen tehlike sinyalinin geçmediğini gösteriyor. Merkez bankaları büyümeyi ve canlanmayı teşvik için faiz oranlarını düşük seviyelerde tutuyor. Borsalar özellikle bankaların yüksek karlar açıklamaları sebebiyle yükselişi sürdürüyorlar. Borsaların beklentiyi önceden satın alacaklarını 2009 yılına girilirken altını çizerek vurgulamıştık. Gelişmeler yıl başındaki analizlerimizi tam olarak doğruladı. Ancak İMKB endeksinin geldiği 48 bin puana iki yıl önceki değer olarak bakmak ya da endeksin yeni rekor kırmasını beklemek için daha fazla beklentiye sahip olmak gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle kritik kararlar verme zamanı da yaklaştı. Olumlu senaryo; endeks haftalık düzeltmelerle 2010 yılının ilk çeyreğine kadar eski zirve olan 58 bin puanı bir kez daha görecek. ABD ve Avrupa borsalarının yükselişlerine devam etmeleri ve alınacak yeni canlandırma tedbirleri muhtemel yükselişlerde etkili olacaktır. Çin borsasının yeni bir yükseliş dalgasını başlatması ve birbiri ardına gelecek olumlu ekonomik veri sinyalleri de bunu destekleyecektir. Daha karamsar tabloda ise kısa zamanda büyük bir balon oluşan borsa endeksi, haziranda Rus, ağustosta da Çin borsasının yaptığı gibi yüzde 20'leri bulacak bir düzeltmeyle belirgin bir düşüş yaşayacak. Ancak hükümetin alacağı yeni tedbirlerle yeni bir yükseliş için bir fırsat kollayacaktır. Her iki senaryoda da endeksin yükseliş trendini her şeye rağmen sürdüreceği görülüyor. İçinde bulunduğumuz süreçte ekonomilerde henüz aşırı bir ısınma veya anormallik gözlenmiyor. Bankacılık sektörünün biraz abartılı bir şekilde yükselmesiyle endekste her zamankinden fazla bir risk oluştu. 2007 Ekim'deki tarihî zirveye 10 bin puan uzaklıkta olan borsa endeksinin bu zirveye büyük bir düzeltme sonrası mı ulaşacağı; yoksa soluksuz bir şekilde kısa düzeltmelerle mi ulaşacağı bilinmez ama yatırımcılar artık eskisi kadar rahat değil. 2009 yılı ilk yarısına ait şirket bilançoları borsaya ulaştı. Beklentilerden iyi kar getiren şirketler belki önümüzdeki günlerde de ön plana çıkarak endekse göre daha iyi performans gösterebilirler. Geçen hafta endekste önemli bir artış olmamasına rağmen dikkat çektiğimiz otomotiv hisseleri önemli artışlar yaşadı. Ayrıca gayrimenkul yatırım ortaklıkları da benzer artışlarla öne çıktılar. Özet olarak yatırımcıların yeni bir stratejiye ihtiyacı var, bu aşamada ya seçici harekete katılacaklar ya da biraz likite geçerek uygun fırsatları kollayacaklar. İMKB endeksinin iki beklentisi var: Biri uzun zamandır yükselişe katkıda bulunan IMF'yle anlaşma beklentisi, ikincisi ise olumlu ekonomik veri sinyalleriyle yükselişe yeni geçen ABD borsalarındaki yükselişin süreceği beklentileri. Biri sekteye uğrar ya da etkisini yitirirse ikinci senaryo devreye girer. Çin borsasına kar satışı hakim
2004-2007 yılları arasında 6 kat yükselen Çin borsası, tarihî zirvesine Ekim 2007'de 6.000 puanı görerek ulaştı. Bu yükselişte Çin'in müthiş büyüme hızı ve dış ticaret dengesinin sürekli bir şekilde lehine gelişmesinin etkisi vardı. Ekim 2007'de tarihin en önemli halka arzı olan Çin petrol şirketi PetroChina'nın borsaya girmesinin de büyük katkısı olmuştu. Bu halka arz 1 trilyon doları bulmuş, belki de o ana kadar büyük bir balon oluşan Çin borsasını ve yatırımcılarının likidite dengesini bozmuştu. Ardından tüm borsalar Çin ile birlikte bir çöküş yaşadı. Çin borsası 6.000 puandan Aralık 2008'de 1800 puana kadar geriledi. 2009'da bu defa yükselen piyasaların öncüsü durumunda bulunan Çin borsası yine müthiş bir atakla ağustos başında 3.400 puanı aştı.
Ancak yine halka arzların büyük hacimlere ulaşmasının ardından Çin para otoritesinin bankaların verdikleri kredileri sınırlayacağı yönündeki endişelerin etkisiyle 2.750 puana kadar geriledi. Son düşüşlerin ardından yüzde 18'e yakın bir düzeltme yaşandı. Rus borsası da benzer bir düzeltmeyi haziranda yüzde 36'lık bir geri çekilmeyle yapmıştı. 8 ayda yüzde 75'e yakın yükselen bu borsanın pahalı olarak algılanması ve para politikasında sıkılaşmaya gidileceğinin anlaşılması satış baskısının devamına yol açarsa bu endeks 2.500 puana kadar geri gelecektir. Bu noktaya geri gelmesi durumu dünya borsalarında da bir geri çekilme baskısı oluşturabilir. Çin'deki gelişmeler bundan sonra daha fazla takip edilecektir. |
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.