Benzin zamlarına inceleme

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, benzin fiyatlarındaki artışta uluslararası piyasalardaki petrol fiyatlarının ve kurun belirleyici olduğunu ifade etti. Vergi oranının 2009 Aralık ayından bu yana değişmediğini, ancak bayilerin kar hadlerinde artış gözlendiğini kaydeden Babacan, ''Onunla da ilgili kurumlarımıza bakın dedik, çalışıyorlar'' şeklinde konuştu.
Babacan, Fox TV'de katıldığı yayında soruları yanıtladı.
Bakan Babacan seçim süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulunurken, bu seçimde siyasi partilerin, rejim ve farklı ideolojilere odaklanmak yerine daha çok ülke sorunlarına yönelik kampanya yürüttüklerini belirtti ve bunu olumlu bir gelişme olarak gördüklerini söyledi.
Partilerin projeler ortaya koymaya başladığını, ancak bunların büyük ölçüde iç tutarlılıktan yoksun olduğunu dile getiren Babacan, çalışmaların ''kim daha çok para dağıtacak'' mantığıyla yürütüldüğünü söyledi.
Eleştirilerde bulunan Babacan, ''Eskiye göre çok iyi ama kendi içinde baktığımızda yine sorunlar var. Biz arzu ediyoruz ki Türk demokrasisi gerçek bir olgunluğa ulaşsın. Sadece iktidar tarafında değil, muhalefet tarafında da kalite yükselsin. Muhalefet tarafında ne kadar kalite yükselirse, bizim için Türkiye'de siyaset yapmak o kadar kolay olacak. Daha olgun bir zeminde, daha proje bazında, somut adımlar bazında siyaset yapılacaktır'' diye konuştu.

-''TÜRKİYE EN ÇOK İSTİHDAM ÜRETEN ÜLKELERDEN BİRİ''-

Soru üzerine, Türkiye'de mutlak yoksulluk ve göreli yoksulluğun 2002'den bu yana çok ciddi düşüş gösterdiğini belirten Babacan, tabloyu gelişmekte olan Brezilya, Meksika ve Çin ekonomileriyle karşılaştırarak, ülkenin, mücadelede çok iyi noktada olduğunu söyledi.
Bunun en önemli sebeplerinden birinin sosyal destek mekanizmaları olduğunu dile getiren Babacan, yoksul ailelere aylık ödemeler, kömür yardımı, kitap yardımı gibi destek mekanizmalarına işaret etti ve geçen sene sosyal yardımlar için 14 milyar 600 milyon lira ayrıldığını kaydetti.
Türkiye'de satınalma gücünün arttığını, gelir dağılımında adaletsizliğin bir ölçüde giderildiğini kaydeden Babacan, rekabet koşullarının da iyileştirildiğini anlattı.
Bakan Babacan, ülkede işsizliğin 2011'in ilk çeyreğinde yüzde 11,5'e gerilediğini, bir önceki yılın aynı dönemine göre 2,9 puan düşüş kaydedildiğini ifade ederek, bu süreçte 1 milyon 535 bin kişinin iş bulduğunu ve toplam istihdamın 22 milyon 802 bin kişiye ulaştığını anlattı. Babacan, ''Türkiye son 1-1,5 yıllık dönemde, dünyada en çok istihdam üreten, işsizliği en hızlı aşağıya çeken bir kaç ülkeden bir tanesi'' dedi.
Babacan, büyüme hızı ne olursa olsun işsizlik oranının yüzde 10'nun altına çekilmesinin zor olduğunu, yapısal reformlara ihtiyaç duyulduğunu belirterek, özellikle eğitim sisteminde düzenleme yapmak, işgücü piyasasıyla daha uyumlu hale getirmek gerektiğini söyledi.
Bakan Babacan, işgücü piyasasının esnekleştirilmesinin de istihdam yaratmada önem taşıdığına vurgu yaptı.

-''KUR, PİYASA KOŞULLARINDA BELİRLENİYOR''-

Babacan, dolar ve avrodaki yükseliş ile ilgili soruya karşılık da ülkede serbest kur rejimi uygulandığını ifade ederek, kurun, tamamen piyasa koşullarında, arz ve talebin kesiştiği noktada oluştuğunu söyledi. Babacan, ''Döviz inişleri ve çıkışları ekonomik sistemimizdeki en önemli şoku absorbe etme mekanizmalarından bir tanesi. Katı bir şekilde sabit bir kur uygulamaya çalışan ülkelerde neler olduğunu hep beraber görüyoruz'' dedi ve Yunanistan ile Portekiz'in yaşadığı sorunlara işaret etti.

-''(BAYİ KARLARINDAKİ ARTIŞ) KURUMLAR ÇALIŞIYOR''-

Benzin fiyatlarındaki artışın da uluslararası piyasalardaki petrol fiyatı ve kurdaki gelişmelere bağlı şekillendiğini ifade ederek, vergi oranlarında 2009 Aralık'taki düzenlemeden bu yana değişiklik yapılmadığını, yıl sonuna kadar da oranlara dokunmayacaklarını kaydetti.
Bu noktada bayilerin kar hadlerine değinen Babacan, ''Kar hadlerinde zaman içerisinde maalesef son bir yılda kademe kademe yükselme gördük. Onunla da ilgili kurumlarımıza 'bakın edin' dedik, çalışıyorlar'' dedi.

-''(YUNANİSTAN'IN İFLASI) DOMİNO ETKİSİ YARATABİLİR''-

Ali Babacan, Yunanistan'ın borç kriziyle ilgili soruyu yanıtlarken de Yunanistan'ın 300 milyar avronun üzerinde borcu olduğunu ve ödeyip ödemeyeceğiyle ilgili ciddi risk bulunduğunu söyledi.
Almanya ve Fransa'daki bankalarda 120 milyar avro kadar Yunanistan tahvili bulunduğuna dikkati çeken Babacan, şöyle konuştu:
''Yunan hükümeti borçlanmış, senet çıkartmış, bu senetleri de bankalar almışlar portföylerine koymuşlar. Yunanistan'ın bir borç ödeyememe sorunu Almanya'da ve Fransa'da bazı bankaların çok ciddi bunalıma düşmesini beraberinde getirebilir. Fransa ve Alman hükümetlerine ilave maliyetler getirebilir.
Yunanistan'ın iflasına izin verilmesi, bundan sonra durumu zayıf olan başka ülkelerin de iflasının önünü açar. Çünkü şu andaki beklenti, nasıl olsa AB'ye üye olan ülkenin iflasına izin verilmez, şöyle ya da böyle yardım edilir. Ancak Yunanistan'a yardım edilmediğini gördüğü zaman piyasalar, Portekiz, İrlanda gibi başka ülkelerin de benzer duruma düşeceğini birden hesaplayarak, pek çok ülkede bir domino etkisi oluşturabilir. Riskler yüksek.''