Banka hisseleri hala iskontolu

Ekspres Yatırım Genel Müdürü Haldun Alperat, hala Türk bankalarının gelişmekte olan bankalara göre küçük de olsa bir iskontosu olduğunu söyleyerek, "Önümüzdeki 3-5 yılda bu prim olarak değişecek. Yani dünya yerinde dursa Türk bankaları yüzde 30 artı yapacaklardır diye düşünüyorum" dedi. Reuters'a konuşan Alperat, banka karlarında 3. çeyrekten itibaren beklenen yavaşlama ve seçim süreci de dikkate alındığında temkinli olunması gereken bir döneme girildiğine dikkat çekti. Uzun vadeli perspektife ise daha olumlu bir pencereden baktığını söyleyen Alperat, "Dünya göreceği en kötü şeyi gördü ve bundan sonra bir büyüme dönemi olacak" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye değerleme açısından hala ucuz. Eskiden değerleme iskontosu diğer gelişmekte olan ülkelere göre yüzde 30-35 gibi yerlerdeydi, Türkiye aşağıdaydı. Bu, Rusya'nın haricinde en kötü çarpanlardı. Şimdi eskisine göre iskontolar düştü, rüştünü ispatladı ve sonuçta yüzde 20-25 civarında bir iskonto var. Türk pazarının zaten yüzde 35-40'ı bankalardan oluşuyor. Bankalara baktığında onlar da rüştünü ispat etti. Şu anda hala Türk bankalarının gelişmekte olan bankalara göre küçük de olsa iskontosu var. Bu yüzde 15-20'lere indi. Önümüzdeki 3-5 yılda bu prim olarak değişecek. Yani dünya yerinde dursa Türk bankaları yüzde 30 artı yapacaklardır diye düşünüyorum. Çünkü bunu hak ediyorlar. Yüksek karlılık var ve sermaye getirisi (ROE) yüzde 25'ler seviyesinde ki bu dünya ortalamasının üzerinde." Piyasa yerli ağırlıklı hale geldi Global krizle beraber hedge fonların yapısında değişiklik olması, Türkiye'ye yatırım yapan fonların ortadan kalkması ve ayrılan fonların miktarındaki azalma gibi nedenlerde yabancıların işlem hacmindeki payının 30'lardan yüzde 13'lere indiğini ve yerli ağırlıklı bir piyasa haline gelindiğini söyleyen Alperat, İMKB'de bundan sonra beklediği süreci şöyle özetledi: "Yaz ayları aktivitenin azaldığı bir dönem olur bir iki ay yatay bant olur ama burada aşağı doğru hareket ederiz. Klasik ralli zamanı Eylül ayıdır. Ama bizim için 12 Eylül tarihi var ve yatırımcı onu görmek isteyecektir. Piyasanın önündeki birinci merhale bu referandum. Orada referandumun onaylanması halinde bir süre rahatlama gelir. Yani politik riskin fiyatlanması Eylül'de olur."