Babacan: Herkes teyakkuza geçsin

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, ABD ve Avrupa Merkez bankalarının 'görülmemiş oranlarda' para basmasının kaygı verici olduğunu belirterek, tüm kurumlardan 'teyakkuz halinde' olmalarını istedi.
Hürriyet gazetesinin haberine göre, Babacan, TBMM Genel Kurulu'nda önceki gece bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülürken, ilginç açıklamalarda bulunarak şunları söyledi: ''Gelişmiş ülkelerin kamu açıkları ve borç stoklarıyla ilgili tablo endişe verici boyutlara ulaştı. Bankacılık sektöründeki sıkıntılar sürüyor. Bilançoların düzelmesi on yılları alacak. Türkiye, dünyadan ve Avrupa bölgesinden olumlu bir şekilde ayrışıyor. Sağlam bankacılık sektörü, krizden çıkışta en önemli dayanak noktalarından birini oluşturmaktadır. Türkiye, şu anda geleceğe en güvenle bakan tüketici ve iş dünyasını barındıran ülkedir.''
Babacan, ''Özellikle Amerikan ve Avrupa merkez bankalarının görülmemiş oranlarda para basması ve bunun adeta karşılıksız sayabileceğimiz şekilde yapılması, özellikle Avrupa Merkez Bankası'nın şeffaf olmayan yöntemlerle bunu yapması gerçekten kaygı vericidir'' dediği konuşmasına, şöyle devam etti: ''Tüm kurumlarımızın bu noktada teyakkuz halinde olması gerekir. Son derece yakından izlenmesi gereken bir konu. Ama Türkiye'yi içine kapatan yasakçı bir konuma girmemek gerekir. İlgili bütün kurumlarımız, Merkez Bankamız, Hazinemiz, BDDK'mız bu konular üzerinde çalışıyor. İyi bir koordinasyon halinde. Zamanı geldiğinde de gerekli tedbirleri alıyorlar.''
Böylesine zor bir dönemde olabilecek gelişmelerden Türk ekonomisini ''yüzde 100 korunaklı'' kılmanın mümkün olmayacağını vurgulayan Babacan, şu değerlendirmeyi yaptı: ''Dışardaki gelişmelerden Türkiye ekonomisi az ya da çok etkilenecek. Aksini iddia etmek kendi kendimizi kandırmaktır. Önemli olan bu etkilenmeyi minimumda tutabilmek, bunun olumsuz etkilerinden azami şekilde korunmamızı sağlayabilmektir. Bugüne kadar bunu gerçekleştirdik. Bu kadar şiddetli bir krizde bambaşka bir durumdayız.''
Ali Babacan, TBMM'de sorulara yanıt verirken, Türkiye'de yabancı sermayenin kontrol ettiği bankaların oranının yüzde 15 olduğunu, 49 yabancı bankanın faaliyet gösterdiğini söyledi. Türkiye'de toplam 42 milyar lira kredi kartı borcu bulunduğunu ve takip oranının yüzde 8.93 olduğunu bildiren Babacan, TMSF'nin 30 Eylül itibarıyla çözümleme gelirinin 18.7 milyar dolara ulaştığını söyledi. Babacan, Türkiye'nin 2009 yılında tütün ithalatına 388 milyon 550 bin dolar ödendiğini vurguladı.
Verilerin hem bu yıl, hem gelecek yıl Türkiye'nin en hızlı büyüyecek ekonomi olacağına işaret ettiğini aktaran Ali Babacan, şu noktalara da vurgu yaptı:
Türkiye, son 8 yıldır hem uluslararası doğrudan hem de portföy yatırımları açısından cazibe merkezi haline gelmiştir. Ancak biz, daha kalıcı sermayenin gelmesini tercih ediyoruz.
Temel yaklaşımımız şudur; Türkiye'nin dışa açık bir ekonomi olma durumunu mutlaka korumamız lazım. Türkiye'ye gelen sermayenin uzun süre kalmasını cazip kılmaya da yine bizim kurumlarımızın önem verdiği konudur.