Arap sermayesi ilk kez bütçede

Ekonomi yönetimi, büyüklüğü 1.5 trilyon dolara ulaşan Körfez sermayesini Türkiye'ye çekmek için kolları sıvadı. Arap sermayesi ilk kez bütçeye girdi. 2011 Programı'nda Arap ülkelerinde oluşan sermaye birikiminden yararlanmak amacıyla mali araçların geliştirileceği vurgusu yapıldı. Buna göre, Körfez ülkelerinde işlem gören finansal araçlar incelenecek ve kira sertifikası gibi uygulanabilir nitelikte olan enstrümanlar yaşama geçirilecek. Maliye Bakanlığı da bu konuda vergisel düzenleme yapacak. Böylece Körfez sermayesinin Türkiye'ye yatırım yapması için yeni bir kapı açılmış olacak. Programa göre, petrol zengini Suudi Arabistan, Katar, Kuveyt, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri ve Umman'ı kapsayan Körfez ülkelerindeki sermaye birikimini Türkiye'ye çekmek için de yoğun bir çalışma yürütülecek. Bu kapsamda, Hazine Müsteşarlığı, Maliye Bakanlığı, Merkez Bankası, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Türkiye Bankalar Birliği birlikte hareket edecek.

YERİNDE İNCELENECEK
Bu ülkelerde işlem gören finansal araçları yerinde inceleyerek, Türkiye'de uygulanabilir nitelikte olanları belirleyecek. Programda, Körfez ülkelerinde oluşan sermaye birikimine dikkat çekilerek, "Körfez ülkelerinde işlem gören finansal araçlar incelenecek. Ülkemizdeki varlık sınıfları açısından uygulanabilir nitelikte olanların düzenlenmesine yönelik çalışma yapılacak. Ayrıca vergisel düzenlemeler kapsamında Maliye Bakanlığı'yla çalışmalar devam edecek" denildi.

İşletme hakları kiraya verilecek
YENİ düzenleme ile bakanlık binaları, KİT arsaları, otoyollar, limanlar, büyük barajlar, hastaneler, lojmanlar, kamu malları üzerindeki imtiyazlar ve işletme hakları kiraya verilebilecek. Özel yasaları gereği Cumhurbaşkanlığı, Meclis, yüksek yargı organları ve MİTe ait arsalar, ormanlar, yapı ve tesisler, kıyılarla kültür ve tabiat varlıkları kapsam dışında tutulacak.

TL'yi koruma kanunu yenilenecek
2011 Yılı Programı'nda, ekonomiye ilişkin takvime bağlanan bazı düzenlemeler de şöyle: Kaçak işçi çalıştıran kamu ihalelerinden men edilecek. Türk Parasını Koruma Kanunu günümüz koşullarına göre yenilenecek. Devlet iç borçlanma senetleri ve likidite senetleri kaydileştirilecek. Hazine taşınmazlarının imarı yapılıp yatırımlara yönlendirilecek. İç denetim alanında merkezi uyumlaştırma birimi kurulacak. BOTAŞ'ın al ya da öde yükümlülüğüne ince ayar yapılacak. Enerjide verimliliği ve tasarrufu artırıcı önlemler alınacak. Elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesi bitirilecek. Üretimde özelleştirme çalışmaları devam edecek. Ulusal Petrol Stok Ajansı kurulacak.

Sukuk-u icara raftan indiriliyor

PROGRAM kapsamında, uzun zamandır rafta bekletilen "Sukuk-u icara (kira sertifikaları)" konusunda somut adım atılması öngörülüyor. İslam'da haram kabul edilen faiz geliri yerine kira gelirini koyan yeni borçlanma enstrümanı sukukicara ile kamu kuruluşları ve varlıkları geri alma taahhüdüyle satılacak. Satılan kuruluşlar kendilerini kiralayacak. Buna dayalı Hazine garantili borçlanma senetleri ihraç edilecek. Alım satım işlemlerindeki KDV yükü konusunda da kolaylıklar getirilecek. Yetkililer, düzenlemenin hayata geçmesi için Maliye'nin alım satım işlemlerinden doğan kârın vergi dışı bırakılmasının zorunlu olduğuna dikkat çekiyor. Bu düzenleme ile faizsiz hizmet veren katılım bankaları da birikimlerini yurtdışında değil Türkiye'de değerlendirmeye başlayacak. Hazine için de iç piyasadan daha rahat borçlanma imkânı doğacak.

Hazal ATEŞ / SABAH