| Hisse | Fiyat | Değişim(%) | Piyasa Değeri |
|---|---|---|---|
| AKBNK | 58,30 | -0,68 | 303.160.000.000,00 |
| ALBRK | 7,53 | -2,46 | 18.825.000.000,00 |
| GARAN | 129,20 | -0,23 | 542.640.000.000,00 |
| HALKB | 26,98 | -1,10 | 193.845.311.573,16 |
| ICBCT | 13,36 | -0,67 | 11.489.600.000,00 |
| ISCTR | 12,32 | -0,73 | 307.999.630.400,00 |
| SKBNK | 8,10 | -4,59 | 20.250.000.000,00 |
| TSKB | 11,73 | -2,17 | 32.844.000.000,00 |
| VAKBN | 26,80 | 0,30 | 265.746.696.816,40 |
| YKBNK | 31,96 | -0,19 | 269.967.759.036,64 |
E-posta listemize kayıt olun, en son haberler adresinize gelsin.

İkisi iç, birisi dış sorun ama ilk iki sorunun çözümünde de Avrupa'daki gelişmeler büyük önem taşıyor.
Avrupa, dünyanın en yüksek refah seviyesine sahip kıtası. 2011 yılında ayan beyan ortaya çıktı ki, bu refahın sağlanmasında, hesapsız harcamaların, yapılan borçların payı büyük. Avrupa bir süredir, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana hiç yaşamadığı ekonomik zorlukları ve kaosu yaşıyor.
İlk büyük gürültü, 2010'da Avro Bölgesi'nde yer alan Yunanistan'da koptu. Borçlanmada yıllar önce haddi aşmış olan bu ülke, Avrupa Birliği (AB) ve Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) kurtarma paketine ve sağlayacağı krediye muhtaç oldu. Ve sert tedbirler almak zorunda kaldı. Fakat sorun bir türlü çözülemedi, Avro Bölgesi'ni tehdit etmeye başladı. Ülke, yeni bir pakete daha ihtiyaç duydu ve AB'nin dayattığı yeni kemer sıkma tedbirleri bu sefer hükümeti koltuğundan etti.
Daha sonra Yunanistan'ı, İrlanda takip etti. 2011'de ise bu iki ülkeye Portekiz katıldı. Üç Avro ülkesinin peş peşe borç krizine sürüklenmesi Avrupa'nın 10 yaşına basmış para birimi olan Avro'yu sarstı.
Kaybolan güven sebebiyle, yangın aşırı borçlu diğer ülkelere sıçradı. Avro Bölgesi'nin üçüncü büyük ekonomisi İtalya ile dördüncü büyük ekonomisi İspanya'daki belirtiler, AB'yi telaşlandırdı. Bu iki ülkede artan borçlanma maliyetleri ve derinleşen kriz, Avrupalı liderleri daha köklü tedbir almaya mecbur etti.
Ancak, liderler çözümde birlik oluşturamadı. İngiltere, AB'den ayrı düştü, Avro Bölgesi'nin taleplerine destek vermedi.
Bakalım 2012'de ne olacak? İngiltere dışında kalan 26 üye ülke sorunu Birlik içinde çözebilecek mi, yoksa bölünecek mi? Bu süreçte kamu borç krizinin etkilediği bankaların durumu ne olacak, özel sektör ne yapacak? Büyümeyen ekonomi nasıl istihdam oluşturacak, borç ödeyecek?
Bunları bekleyip göreceğiz. Fakat şimdiden görülen ve kendini hissettiren bir gerçek var: Büyümede ivme kaybı ve küçülme. 2011'in üçüncü çeyreğinde, ekonomi Danimarka'da (yüzde 0,3), Yunanistan'da (yüzde 5,2), Güney Kıbrıs'ta (yüzde 0,6), Portekiz'de (yüzde 1,7), İrlanda'da (yüzde 0,1) ve Slovenya'da (yüzde 0,1) daraldı. Son çeyrekte daha fazla ülkenin küçülme kaydetmesi bekleniyor.
Büyümenin zayıflayıp küçülmenin başladığı Avrupa'da, işsizlik de oldukça yüksek seviyelerde ve uzunca bir süre daha böyle devam etmesi bekleniyor. İşsizlik oranı, eylül itibarıyla AB genelinde yüzde 9,7, Avro Bölgesi'nde yüzde 10,2.
Bahsettiğimiz endişeler, denetim ve danışmanlık şirketi Ernst & Young'ın hazırladığı, son "Avro Bölgesi Kış Tahminleri (EEF)" raporunda da var ve şöyle deniliyor: "2008 yılındaki kadar olmasa da, 2012 yılında bankaların likiditesi ve işsizlik konuları ciddi endişeler yaratıyor olacak."
Avrupa için bir başka tehlike ise ırkçılık ve yabancı düşmanlığı. Giderek ağırlaşan kriz, mevcut ırkçılık damarlarını kabartmış görünüyor.
Avrupa'da bunlar olurken, özellikle gelişmekte olan ülke ekonomileri daha hızlı büyüme kaydederek, gelişmiş ülkelerle arasındaki mesafeyi kapatıyor. Hatırlanacaktır, Çin bu yılın ilk çeyreğinde Japonya'yı geride bırakarak ABD'den sonra dünyanın en büyük ekonomisi olmuştu.
Ayrıca Brezilya'nın da, sağladığı yüksek büyüme sonucu bu sene İngiltere'yi geçmesi ve dünyanın 6. büyük ekonomisi olması bekleniyor.
Büyüyemeyen, işsizliği önleyemeyen Avrupa, borç krizinin yol açtığı ekonomik ve sosyal sorunları çözmekte de zorlanacak. Muhtemel ki, AB ve para birimi Avro, 2011'deki gibi 2012'de de itibar kaybedecek. Tüketim kısılacak ve ihracatının yarıya yakınını AB'ye yapan Türkiye, yeni pazarlara daha fazla odaklanmak, yeni dünyalar keşfetmek durumunda kalacak. Azalan yabancı sermaye girişi, bilhassa özel sektörümüze "kendi yağıyla kavrulmanın", "ayağını yorganına göre uzatmanın" daha elzem olduğunu hatırlatacak. kadir dikbaş- zaman
Lukoil uluslararası varlıklarını satmak için alıcılarla masada
ABD’deki büyük risk: K şeklinde ekonomi
O plan rafa kalktı, tahvil piyasası sarsıldı
Euro Bölgesi üçüncü çeyrekte yüzde 0,2 büyüdü
İnşaat üretimi hızlandı: Endeks yüzde 30 arttı
Türkiye'de büyüme fren mi yapacak? İşte Deutsche Bank'ın öngörüsü
Çin ekonomisindeki yavaşlama işaretleri devam ediyor
Merkez bankaları İstanbul'da toplandı
Avrupalının tercihi değişiyor, ihracatta sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm öne çıkıyor
Finansingundemi.com’da yer alan bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti; aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir. Burada yer alan bilgiler, güvenilir olduğuna inanılan halka açık kaynaklardan elde edilmiş olup bu kaynaklardaki bilgilerin hata ve eksikliğinden ve ticari amaçlı işlemlerde kullanılmasından doğabilecek zararlardan www.finansingundemi.com ve yöneticileri hiçbir şekilde sorumluluk kabul etmemektedir. Burada yer alan görüş ve düşüncelerin www.finansingundemi.com ve yönetimi için hiçbir bağlayıcılığı yoktur. BİST isim ve logosu “koruma marka belgesi” altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BİST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BİST’e ait olup, tekrar yayınlanamaz.